Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Başbakan cemaate kızdı dershaneleri kapattı..
İyi güzel..
Demek ki; iki başlılık sona erecek.. Okulda başka dershanelerde başka öğretim olmayacak..
Bir tarafta ezbere yönelik öğretim vardı..
Öteki tarafta test çözmeye..
Test çözme bölümü lağvedildi.. Bu kararı alanların cevap veremedikleri bir soru var..
Soru önemli milyonlarca genci ilgilendiriyor..
Soru şu.. Üniversiteye hangi yöntemle öğrenci seçilecek? Üniversiteler arasında, fakülteler arasında büyük fark var.. Yarış da bu yüzdendi zaten..
Kimin hangi fakülteye gideceği nasıl belirlenecek?
Mesela, Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Fakültesi öğrenci alırken hangi veriye bakacak?
Şöyle bir düşünelim..
Öğrencilerin not ortalamasına bakılsa..
Milyonlarca öğrenciyi not ortalamasıyla ayırmak imkansız.. Notlar hormonlanırsa!.. Peki, liseyi daha önceki yıllarda bitirenler ne yapacak?
Olacak iş değil..
*
Yıl içinde iki veya daha fazla yazılı sınav yapılsa.. Daha önce mezun olanlar da bu sınavlara girse.. O sınavların ortalamasıyla puanlama yapılsa..
Milyonlarca kağıdı kim okuyacak? Kim hangi esasa göre değerlendirme yapacak? Puanlama hangi rakam üzerinden olacak? 100 üzerinden diyelim, yazılı kağıdı okuyarak 98 veya 99 puanın arasındaki fark nasıl saptanacak?
Yazılı sınavla işin içinden çıkmak, milyonlarca öğrenciyi ayrıştırmak, yukarıdan aşağıya doğru puanlayarak sıralamak imkansız..
Peki ne olacak?
YÖK biliyordur herhalde, ÖSYM’nin bir fikri vardır herhalde.. TÜBİTAK üzerinde kafa yormuştur mutlaka..
Dershanelerin kapatılmasını isteyen Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir hazırlığı vardır kuşkusuz..
İktidarın bir planı olmalı..
Yok mu?
Tabii ki yok!..
*
Cumhurbaşkanı yasayı onaylamadan önce; ‘dershaneleri kapatıyorsunuz peki üniversiteye giriş sınavını da kaldırıyor musunuz, değiştiriyor musunuz’ diye sormuş mudur?
Yeni sistemi merak etmiş midir?
*
Dur daha çok var? Zamanı geldiğinde iktidar bir yöntem bulur..
İyi de üniversiteye giriş hayati.. Üniversite seçimi geleceğin seçimi gibi.. Gençler boş yere mi iki yıl hazırlanıyor..
Demokratik ve çağdaş ülkelerde bir sisteme son verilirken yerine yeni bir sistem konulur.. Yeni sisteme geçilmeden önce eğitimciler aylarca tartışır.. Sempozyumlar, çalıştaylar düzenlenir..
İktidar ben yaptım oldu demez, diyemez..
*
Afrika ülkelerinde, muz cumhuriyetlerinde olur.. Bizim gibi hukukun ve adaletin olmadığı ülkelerde olur.. Yapılan budur..
Milyonlarca genci ilgilendiren mesele değil mi bu..
Evet.. Tek bir cümlelik açıklama yok..
Demek ki, iktidar için milyonlarca gencin hiçbir önemi yok..
*
Değiştirilmesi gerekmiyor bugünkü sınav sistemi aynen kalır..
O zaman da dar gelirli ailelerin çocuklarına yazık olur, günah olur..
Varlıklı aileler özel hocalarla, butik çalışma evleriyle çocuklarını hazırlar.. Daha da avantajlı olurlar..
*
Ülkenin çivisi çıktı, çıkarıldı deyince kızıyorlar.. Hadi söyleyin o zaman; üniversiteye giriş sınavı nasıl yapılacak?
Hadi, hadi söyleyin..
Ülkeyi yönetmek sabah akşam nutuk atmak değildir..
İyi pazarlar!..

Haberin Devamı

Adana neden hizmet alamadı?

Haberin Devamı

Başbakan dün Adana’daydı.. Konuşmasının bir bölümünü televizyondan dinledim..
Ey Adanalılar 5 yıldır 4 yıldır yerel yönetimden hizmet aldınız mı? Diye sordu..
AKP’li topluluk bağırdı; hayıııır..
*
Sen belediye başkanını soruşturma bahanesiyle görevden alırsan.. Açılan davadan aklandığı halde, gönderdiğin 84 müfettiş suç bulamadığı halde dört yıldır görevine iade etmezsen..
Adana’yı seçilmiş başkansız bırakırsan..
Tabii ki hizmet alamazlar..
*
Adanalılar; ‘ey iktidar sen milli iradenin tercihini hiçe saydın. Seçtiğimiz başkanı bir kenara attın. Çalıştırmadın. Bizi hizmetten mahrum ettin’ deseler..
Başbakan ne cevap verirdi..