Alıştıra alıştıra yarı başkanlık

9 Nisan 2014

Başbakan Erdoğan cumhur- başkanı seçilirse izleyeceği politika aşağı yukarı belli..
Bir yıllığına da olsa başbakan atamayla geleceği için..
Türkiye..
Yüksek profilli (high profile) cumhurbaşkanı..
Düşük profilli (low profile) başbakan..
Dönemine geçecek..
Başbakan bunun sinyalini pazar günü verdi.. Şöyle demiş..

Yazının Devamı

ÖNÜMÜZDEKİ DÖRT AY NASIL GEÇECEK?

8 Nisan 2014

Merak edilen sadece.. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağı..
Aday olursa, Gül’ün başbakanlık koltuğuna oturup oturmayacağı..
Gül olmazsa kimin başbakan olacağı değil..
Türkiye’nin bu süreci nasıl yaşayacağı da merak ediliyor.. Bir dizi soru var..
Yanıt aramaya çalışalım..
*
Seçim bitti, yumuşama olur mu?

Yazının Devamı

Başbakan'ın 3. yol planı

7 Nisan 2014

Herkesin kabul ettiği gerçek şu ki; 30 Mart seçimleri Başbakan’ın elini bir hayli güçlendirdi..
Cumhurbaşkanlığı kapısını araladı..
Artık kimse ‘aday olur mu, olmaz mı’ sorusunu tartışmıyor..
Hatta aday ‘olursa kazanır mı, kazanamaz mı’ sorusu bile ikinci plana düştü.. Çünkü muhafazakâr tabanda AKP’ye bağlılıktan çok Erdoğan bağımlılığı var..
30 Mart’ta bunu gördük..
Genel seçim havasında geçen yerel seçimde Erdoğan kendisini ortaya koydu, kendisi için oy istedi..
Kendisi ve arkadaşları hakkındaki suçlamalara -ki o iddialar az buz değil- tek başına göğüs gerdi..

Yazının Devamı

Duvara toslama tehlikesi

6 Nisan 2014

Bugün pazar.. Günlük siyasetin, anlık siyasetin dışına çıkalım.. ‘Halkın seçtiği cumhurbaşkanı’ meselesini kişilerden bağımsız tartışalım..
Üç yıl, beş yıl sonrasını düşünerek tartışalım..
2007 yılında Anayasa Mahkemesi 367 şartını getirince iktidar çok sinirlendi.. ‘Madem cumhurbaşkanını Meclis’te seçmemize engel çıkarıyorsunuz biz de halka seçtiririz’ dedi..
Referanduma gidildi, kabul edildi..
İktidarın cumhurbaşkanını halk seçsin hamlesi reaksiyoneldi.. Etraflıca düşünülmemiş, tartışılmamış, üzerinde çalışılmamıştı..
Seçmen hem cumhurbaşkanını seçecek hem de başbakanı seçecek..
Eee ülkeyi kim yönetecek?

Yazının Devamı

GÜL AĞUSTOSTA EVE GİTMEYE NİYETLİ DEĞİL

4 Nisan 2014

Cumhurbaşkanı Gül ile iki gece üst üste dört saate yakın sohbet ettik..
Ağustos ayından sonra köşesine çekilecek gibi durmuyor..
Belli, eve gitmeye niyetli değil..
Bu konuda renk vermiyor ama izlenimim şu..
Beş yıl daha Cumhurbaşkanı kalmak istiyor.. Aday olup bu kez halkın oyuyla o makama gelmek istiyor..
Ya olamazsa?
Başbakan ‘ben olacağım’ derse..

Yazının Devamı

Türkiye böyle yaşayamaz

3 Nisan 2014

Cumhurbaşkanı Gül, Kuveyt ziyaretinde, akşam saat 22.00’de, geziye katılan 9 gazetecinin sorularını yanıtladı. Toplantı daha çok sohbet havasında geçti.

Kuveyt
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Kuveyt’teyim. Cumhurbaşkanı’yla gece 22.00 dolaylarında bir araya geldik. Dokuz gazeteciydik, keyifli sohbet oldu diyebilirim.
Sohbet diyorum çünkü klasik basın toplantısı havasında değildi. Çaylarımızı yudumlarken sadece soru sormadık, zaman zaman kendi görüşlerimizi de ifade ettik.
Konuşulacak o kadar konu vardı ki, ayrılırken bir gece sonra yine buluşmak için sözleştik. Cumhurbaşkanı’nın söylediklerini başlıklar altında topladım.

Yazının Devamı

Erdoğan neden kaybetmedi?

2 Nisan 2014

Aslında Erdoğan neden kazandı şeklinde de sorulabilir ama merak edilen bu değil..
Merak edilen Erdoğan’ın neden kaybetmediği.. Çünkü Gezi olayları üzerine 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu binince..
Bu kez kaybedeceği..
İlk kez bir seçimi kaybedeceği tahmin ediliyordu.. 30 Mart sonun başlangıcı olacak deniliyordu..
Bazıları Erdoğan’ın kaybedeceğine o kadar çok inanmıştı ki, kamuoyu yoklamaları fasa fisoydu..
Manipülasyondu..
Böyle düşünenlere göre; bir ülkede yolsuzluk ve rüşvet iddiası ayyuka çıkmışsa.. Dört bakan rüşvet iddiası nedeniyle gözaltına alınmışsa.. Çocukları tutuklanmışsa.. Ayakkabı kutularından paralar, yatak odalarında kasalar çıkmışsa.. Para trafiğini anlatan telefon kayıtları ortalığa saçılmışsa..

Yazının Devamı

10 AĞUSTOS’TA ÇİFTE SEÇİM Mİ?

1 Nisan 2014

Geçen yazdan beri cumhurbaşkanı seçimiyle milletvekili seçiminin birbirlerine yapıştırılacağını, önümüze çifte sandık koyulacağını savunuyorum..
Gerekçem şuydu..
AKP güçlü kadroları olan parti, tabana yayılan parti ama aynı zamanda Tayyip Erdoğan’la özdeşleşen bir parti..
Başbakan Anayasa’yı değiştiremediğine göre, başkanlık veya yarı başkanlık sisteminin kapısını açamadığına göre, partisini başsız bırakıp Köşk’e çıkmaz..
‘Partili cumhurbaşkanı’ talebiyle soru işaretleri ortadan kalktı.. Anladık ki; partisinin direksiyonunu bırakmak istemiyor..
Bunun yöntemi ne?
Köşk’e çıkarken AKP’yi elinin altında tutabilmesinin tek bir formülü var..

Yazının Devamı