Soruyu geçen hafta The Guardian’da Alexis Petridis sormuştu. Şu ara ‘80’lerin yanar döneri bol, uzun saçlı, bol makyajlı rock müziğinin bugünün dinleyicisine ne ifade ettiğini bilmiyorum. Bu kültürün izinden giden Maneskin ve Yungblud gibi isimler var ama sayıları henüz az. Ancak bu glam rock’ın ya da hair rock’ın geri dönmeyeceği anlamına gelmiyor.
Global müzik makinesinin dişlilerinin dönmesi yeni turnelere bağlı. Turne demek, bilet satmak demek. Biletler dünyanın her ekonomisinde el yakıyor. Mesela 2022’de 265 pound civarında satılan Glastonbury biletlerinin 2023 yılı fiyatı 340 pound. Kolay kolay kimsenin kıyamayacağı bir tutar bu. Konuya dönersem, para tabiri caizse, yaşlılarda var.
Aç parantez “gençlik, masrafını sadece yaşlıların karşılayabileceği bir lükstür”. Kapa parantez.
Ve yaşlılara bilet satmanın yolu nostaljiden geçiyor. Sizin anlayacağınız sıra galiba hafiften hair rock nostaljisine geliyor olabilir. Def Leppard, Mötley Crüe ve Poison’ın 2023’te gerçekleşecek ortak stadyum turnesine bu gözle de bakılabilir.
Glam rock kültürü Britanya’da Bowie’ler, Slade, T-Rex gibi gruplar çıkarırken bu akım ABD’de Mötley Crüe, Bon Jovi, Poison, Kiss ve diğer ekipleri ortaya çıkardı. Amerika’da glam rock’ın etkisi güçlü, yoğun, kitlesel ama görece kısa soluklu oldu. Bugün Britanya gupları yıllar sonra dahi saygıyla anılırken çoğu insan ABD glam kültürünü hair rock (saç rock) diye aşağılıyor.
Açıkçası en başta Amerikalılar için büyük bir mizah konusu bu. Yıllar önce Rolling Stone’u yaparken ABD’deki Rocklahoma Festivali’nden izlenimler yayınlamıştık. 2000’lerin ortasında yayınlanan bu yazı, artık dalga konusu ve demode olan hair rock dönemiyle dalgasını geçiyordu. Açılışta eski hair rock grubunun groupie’sinin köpeği, artık kelleşmiş solistin peruğunu kapıp kaçıyor, sahneye beş dakika kala bütün grup ve roadie’ler peruğun peşinden koşuyordu. Herhalde o dönemin müziğine ve kültürüne 2000’lerin ortasında nasıl bakıldığını bu yazı kadar anlatanına çok az rastlanır.
İşin dalgası bir yana, şuydu buydu ama hair rock eğlenceliydi. Çocuksuydu. Böyle olması çok da anlaşılabilir bir şeydi, çünkü çocuklara hitap ediyordu. Ayrıca hayatla, onunla başa çıkmaya çalışmayarak başa çıkmaya çalışan bir yanı vardı ki en çekici tarafı da buydu. Siyaseten doğruculukla falan gençliğe ulaşamayacağınız yıllardı. Aşırı komik, kitsch, cool olduğunu düşünen ama cool’un zıttı bir şeydi hair rock.
Elbette Amerikan kültürünün bütün aşırılıklarını içeriyordu. Kazanan-kaybeden geriliminde kazanmış gibi duran kaybedenlerin kültürüydü. Bu döneme ait anıları okuduğunuzda aslında bu gruplarda çalan müziyenlerin “loser” olmaktan ne kadar korkarak büyüdüklerini görürsünüz. Mesela Mötley Crüe’yü grup üyelerinin gözünden anlatan “The Dirt: Confessions of the World’s Most Notorious Rock Band” adlı kitapta bu çok nettir. Müzik bir süre sonra artık ikinci plandadır. Aslolan rock star hayatını yaşamaktır. Arzlanmak, beğenilmek, her şeye sahip olmak, yani “kazanan” olmak.
Kazananlara sonra ne mi oldu? Nirvana geldi. Bir günde bütün bir müzik akımı çöpe gitti. ‘90’ların ortasına gelindiğinde kimse abartılı gitar sololarıyla rol yapan adamlar görmek istemiyordu sahnede.
Sadede geleyim. Nostalji çok güçlü bir şey ve çok para ediyor. Bu çerçevede hair rock da geri dönerse şaşırmam. Rock müziğin ana akıma hakimiyet anlamında hip hop kültürünün ve bu kültürün ürettiği müziklerin çok gerisinde kaldığı malum. Ancak bu eninde sonunda değişecektir. Yani ana akıma rock ‘80’lerde glam, ‘90’larda grunge, 2000’lerin başında punk revival ile etki etmişti. 2020’lerin bir yerinde yeni bir rock dalgası beklemek, hem müzik endüstrisinin dinamikleri açısından hem de gençlik kültürünün dönüşümü aşısından bakıldığında çok da yanlış değil.
Elektronik sevenler için haftanın albümü
Elektronik müziğin en yetenekli ikililerinden biri Britanyalı Plaid (Andy Turner, Ed Handley). Warp Records ile birlikteliklerinin 30’uncu yılını yeni bir albüm ve turneyle kutluyorlar. Albümün adı “Feorm Falorx”. Hayali Falorx gezegenindeki Feorm festivalindeki perforansları diyelim. Konsept bu. Temel anlamda zaman, mekân ve müzisyenleri sınırlayan her türlü fiziksel sınır aşıldığında nasıl bir müzik ortaya çıkabilir sorusunun yanıtını aradıklarını anlatıyorlar. Eskiden beri temel meselelerinden biri bu zaten ve bu yüzden müzikleri ilginç.
İlk single “Perpspex”in videosundaki gibi albüm kapağı, görseller her şey yapay zekâ kullanan tekniklerle hazırlanmış. “Plaid” elektronik müziği bir tür klasik müzik estetiğiyle ele alan, dinleyicisini hep yukarı çekmeye ayarlı bir ekip. Melodiler, sesler, ritimler ve vuruşlardan oluşturdukları bu yeni dünya keşfedilmeyi bekler benden söylemesi.
“Feorm Falorx” – Plaid, Warp Records