10 yerli albüm

2022’de yayınlanan ve yıl sonunda hatırlanması gereken çok fazla değerli çalışma olduğunu geçen yılı tararken anladım. Kendime göre seçtiğim 10 tanesini aşağıda bulabilirsiniz.

“7” - Hedonutopia

“Bir köşede durup zaman içinde uyanacak şarkılar yaptık” diye tarif etmiş Fırat Külçek ve Kerim Feyzi, “7” adlı albümlerine koydukları şarkıları. Hedonutopia’nın bu yedi şarkılık zaman kapsülünün ilk single’ı “Öldüm Vay”dı. Orhan Pamuk’un “Benim Adım Kırmızı”sının girişindeki konuşan ölüyü hatırlattı. Ölümden sonraki başlangıçlara ya da orada her ne varsa ona odaklanan bir albüm bu. Karamsarlık ancak bu kadar umut verici ve pozitif olabilir. Albümün açılış şarkısı “Kür”ün ilk sözlerini de sevmemek imkânsız: “İnsan hasta bir ruhtur.” Nokta.

Indie rock’ın Türkiye’deki en önemli, en doğru adreslerinden biri Hedonutopia. 2022’de yayınlanan en değerli işlerden birine imza atıyor.

“İkimiz” - Palmiyeler

Albüm, Kasım 2021 - Şubat 2022 arasında grubun Amerika turnesinin ardından kaydedildi. 2021 Şubat’ından Ekim’ine kadar devam eden bu turnede ekip, Allah-Las’tan Pedrum Siadatian’ın solo projesi “PAINT” ve Mattson 2’dan Jared Mattson ile aynı sahneyi paylaştı. Palmiyeler’in beach rock / saykodelik pop arasında gidip gelen evrensel sound’u ve naif sözleri, zamanın ve mekânın dışında sonsuzlukta bir yerde, uçsuz bucaksız bir ufka doğru yayılan rengârenk bir gün batımı.

“Atlantis” - Güneş

Güneş’in M.O.B etiketiyle yayınlanan çalışması, yıl içinde dinleyiciyle buluşan ve hatırı sayılır bir kitleye ulaşmış single’lar yanında zamanla değerlenecek başka hazineleri de içeriyor. Neredeyse bir haftada tüketilen şip şak kayıtlarla yoluna devam etmeye çalışan mevcut hip hop sahnesinin başdöndürücü hızına ayak uydurmaya çalışmak yerine Güneş, daha kalıcı olabilecek parçalar sunuyor. Aynı sahnede yer alan diğer sanatçılardan en büyük farkı sanırım bu olmalı. Elbette içerik olarak rap’ini R&B üzerinden popa yaklaştırabilmesi de kitlesinin giderek genişlemesinin temel nedenlerinden. Son iki yılın en hızlı gelişen sanatçılarından biri Güneş ve şu an bütün stream platformlarının en çok dinlenenler listelerinde birden fazla şarkıyla yer alması tesadüf değil. 2023’de çok daha aktif olacağını ve düetlerle yeni kitleler arayacağın tahmin ediyorum.

“Ben Senden Vazgeçtim” – Skapova

2021’de bir araya geldiler. Ellerinde başta bir şarkının giriş riff’I dışında pek bir şey yoktu. Kısa sürede notalar, sözler dökülmeye başladı. 2022 itibarıyla gelen albümde 11 şarkı var. YouTube’da kendilerine küçük bir kitle edinerek işe başladılar ve küçük konserlerle sadık bir kitleye ulaşmayı başardılar. Bana sorarsanız bugün Türkçe rock’ın en umut verici ekiplerinden biri Skapova. Duman, mor ve ötesi, Athena dinleyerek büyüdüklerinden müziklerinde bu izleri bulmak şaşırtıcı değil. Ancak özgün bir grunge yorumu var Skapova’nın. Kimseye haksızlık etmeden yeni nesil Duman diyeceğim. “Ben Senden Vazgeçtim”, içindeki 11 şarkıyla Türkçe rock arayan ama aradığını bulamayan dinleyiciye çok iyi gelecek.

“Huzursuzluğun Meyvesi” - Evdeki Saat

Evdeki Saat’i (Eren Alıcı) “Uzunlar V1” şarkısıyla tanıdım. Türkçe sözlü Washed Out dinlemek gibi bir histi ve güzeldi. Zaman içinde single’lar geldi ve sonunda 2022’de albüm. Evdeki Saat’in 2017 tarihli “Bizi Orada Arama” adlı başka bir albümü daha var. Ama o Evdeki Saat ile bugün bahsettiğimiz müzikal girişim arasında hiç benzerlik yok. O dönemki ekip geride kalmış. Eren Alıcı chillwave’e synthe-pop’a yelken açmış ve yeni bir ekiple çalışmaya başlamış. “Uzunlar” ikilemesi bu kırılmanın ilk durağı. Son durak ise “Huzursuzluğun Meyvesi” adlı yedi şarkılık albüm. Bu yıl duyduğum en ilgi çekici şeylerden biri.

“Aşkın bu sarhoşluğu” - Canozan

Canozan’ın Deniz Tekin ve Billur Battal’ın da yer aldığı vokallerin katkısına da yer verdiği yeni albümü Türkçe indie-rock’ın temel özelliklerini temize çekiyor gibi. Uzun zamandır duymadığım gitar solosu uygulamasını (güzel bir uygulamadır, yeni nesil bilmez ama eskiden gitar solosu olurdu şarkılarda) yaşatan ender işlerden.

“Lütfen Kalbimi Sökün” - Kardelen

Büyük kısmı 2022’ye dağılmış single’lardan oluşan “Lütfen Kalbimi Sökün” her şeyden önce bir R&B albümü. Janra çok ön planda ve hem sanatçıyı, hem şarkıların içeriğini, hem de sound’u tek başına tanımlıyor. Hip hop ve pop’la derinden bağlı R&B’nin kendine has bir tür olmaya başladığı Türkiye’de bu alanda olan bitenin son iki yılını özetleyen de bir albüm aslında. Prodüktör olarak Kardelen ile birlikte son dönemin en yetenekli sanatçı / prodüktörlerinden Mert Demir’in imzası var. Demir şu ara Mabel Matiz ile birlikte yaptığı “Antidepresan” ile streaming rekorları kırmakta.

Genç Kardelen’in, imzası sahibi güçlü bir vokal ve kalıcı bir müzisyen olmak için önünde uzun bir yol var. Ancak çok iyi bir başlangıç yaptığı kesin.

“22” – Motive

“22”, bu yıl yayınlanan Motive imzalı iki albümden ilki. Diğer, Jefe ile birlikte kotardıkları “CHORBA” isimli toplam sadece dokuz dakikalık bir dizi video ile taçlanmış konsept albüm. Bunu da ayrıca öneririm. “22”de yedi şarkı var ve toplam uzunluk 19 dakika 20 saniye. Şarkıların boyutuna değil işlevine, niceliğine değil niteliğine bakmak lazım biliyorum ama bu devrimci yanını da belirtmek istedim albümün. Motive 2022’de güzel bir performans ortaya koydu. Rap’ini beat’lerini geliştirdi, trap, drill, old school her şeyi denedi. Bütün bu saydığım tarzlara kendi anlayışını yansıtmayı başardı.

“Paradoks” – Çakal

Yılın en çok konuşulan, en çok tartışılan, beğenilen ve nefret edilen isimlerinden biri Çakal ve Perros Blancos ekibiydi. “Paradoks” basitçe bir rap albümü olarak ele alınmaz. Buna daha çok hip hop kültürünün muhtelif unsurlarının başrolde olduğu bir tür kişisel “rakınrol” albümü denebilir. Çakal’ı gelecekte farklı tarzlara daha fazla ilgi duyacak, meraklı arayan, araştıran bir genç müzik insanı olarak görüyorum. Teoman’la, Fatma Turgut’la düetlere girişmiş olması da bir işarettir. “Paradoks” anlaşılması, beğenilmesi çok kolay olmayan, cesur bir albüm.

“Anadolu Ejderi” -  Gaye Su Akyol

Anadolu Rock’ın çağdaş ozanı ve starı Gaye Su Akyol’un son çalışması yılın en iyi albümlerinden. Akyol, geçmişten geleceğe uzanan bir müzikal geleneğin günümüzdeki belki de en parlak temsilcisi olduğunun bilincinde ve yoluna kararlılıkla devam ediyor. Ancak iş sadece türün içinde dönüp dolaşmaktan ibaret değil elbette. Akyol kişisel “aura”sını da koruyarak ilerlemek zorunda. “Anadolu Ejderi” o yüzden aynı zamanda Akyol’un olaylara ve hayata kişisel bakışını ve hikâyesini de yansıtıyor. Ali Güçlü Şimşek’in Doğu-Batı arasında gidip gelen gitar üslubunun çerçevesini çizdiği, sound’un önemini de vurgulayalım.