Dobra, sözünü esirgemeyen, ‘Etraf ne der’ diye düşünmeyen, istediği gibi yaşayan bir kadın Demet Akalın...
Şarkılarından çok, girdiği polemikler, başkalarına aldığı pahalı hediyeler ve giydiği marka kıyafetlerle gündeme geliyor. Dünyaca ünlü markaların reklam panosu gibi geziyor olması, bir kesim tarafından ‘görgüsüzlük’ olarak tanımlansa da, o hiç aldırış etmiyor. Sevenleri onu öyle kabullenmiş, o da kendinden çok memnun ve rahat...
Akalın, geçenlerde eski eşi yeni sevgilisi Okan Kurt ve kızı Hira ile Kıbrıs’a giderken havaalanında gazetecilerle sohbet etti. Hediye konusundaki bonkörlüğüyle bilinen şarkıcıya, muhabir Ayhan Oral, “Hira’ya karne hediyesi olarak ne aldınız?” diye sorunca, Akalın, insana “Doğru mu duydum acaba?” dedirten bir yanıt patlattı.
Şarkıcı, altı yaşındaki kızı Hira’ya, okula gidip gelmesi için bir minibüs siparişi verdiğini, minibüsün içini, dışını pembe dizayn ettireceğini ve içine yatak koyduracağını anlattı.
Ben de bir anne olarak biliyorum ki, dünyadaki en değerli varlıklar, evlatlarımız. Herkes çocuğuna durumu el verdikçe her şeyin en iyisini almak ister.
Ancak altı yaşındaki bir çocuğa 700 bin TL’lik hediye çok abartı değil mi?
Bırakın minibüsü, miniklere pahalı hediyeler almak bile, gelişimlerine zarar veriyor. Hira bu duruma çok sevinebilir, hatta okuldaki arkadaşlarını toplayıp, servis niyetine onlarla çok eğlenceli bir yolculuk yapabilir. Ancak bu durum ilerleyen yıllar için sakıncalı...Bugün karne hediyesi ya da doğum günü için minibüs alındıysa, Hira 18’ine geldiğinde ne yapacak? Uçak mı alacak? Çocukların ruh sağlığı için daha minik hediyeler almak ve ailece manevi değeri olan şeyler yapmak çok daha anlamlı. Tabii ki para Demet’in, istediği gibi harcayabilir ancak kızı için pahalı hediyelere “Dur” demesi şart!
300 bin dolar’lık ceket
Dünyada da bunun örneklerini görmedik mi? Gördük... Kim Kardashian ve Kanye West çifti de altı yaşındaki kızları North için, açık artırmadan 300 bin dolar’a Michael Jackson’ın ceketini almış ve olay olmuştu. Noel hediyesi bu ceket, sosyal medyada ses getirmiş ve binlerce kişi tarafından eleştiri yağmuruna tutulmuştu. O minibüs ortaya çıktığında Akalın da eleştiri oklarının hedefi olacak...
‘YOK ARTIK’ DEDİRTEN PROFESYONELLİK
Bir arkadaşımın Kanada’da okuyan kızı, uzun süredir model olmak istiyor ama annesinden izin çıkmıyordu. Sonunda ikna etti ve 20 yaşındaki güzel kızımız Kanada’nın ünlü ajanslarından birine başvurdu. Görüşmeye sıfır makyajla çağrıldı, üç gün sonra ‘Ajansımıza kabul edildiniz’ cevabıyla havalara uçtu. İki yıllık sözleşmede, yapması gereken ve istenilen şeyleri duyunca, ağzımdan birden ‘Yok artık’ çıktı. Bu süreçte vücudunun ve yüzünün herhangi bir yerinde hiçbir değişiklik yapamayacak, saçının rengi ve uzunluğu dahil... Bu arada bizim kızın burnu kemikli... Öyle hokka gibi bir burnu yok yani... Bir ay sonra çalışmaya başlayacaklar. Ama belindeki ve poposundaki 1 cm. fazlalığı yok etmesi, bol su içmesi, kardiyo yapması ve koşması şartıyla... Sadece bunlar da değil istenenler... Öyle bir liste yapılmış ki, okurken ‘Vay be’ dedirtiyor.
Neler mi var?
Cast görüşmesine giderken;
Siyah topuklu ayakkabı
Dar pantolon
Siyah tişört
Doğal makyaj
Düzgün, temiz bir saç
Kendine özgü bir tarz
Bir modelin çantasında olması gerekenler;
Portföy ve kartları
Telefon
Siyah bikini
Ten rengi iç çamaşırları
Pudrasız deodorant
Sakız veya naneli şeker
Liste, sosyal medyada yapılması ya da yapılmaması gerekenler, çekimlerde ve rezervasyonlarda uyulacak maddeler diye uzuyor. Profesyonellik bu olsa gerek! Tabii insan sormadan edemiyor bizdeki model ajanslarının durumunu ve şartlarını... Böyle bir sistemden haberleri var mı acaba? Bizde de tam tersi... Model olan genç kızlarımızın, o doğallığı kısa sürede gidiyor. Hemen bıçak altına yatıp, meme, burun ve dudak derken bambaşka biri olup, çıkıyorlar.