Bu ne ilk...
Bir “dur” diyen çıkmazsa, ne de son olacak.
Biraz amiyane kaçacak, lütfen kusuruma bakmayın...
Şu KİK dediğimiz; Kamu İhale Kurumu var ya, İzmir’i KİK’lemekten bir türlü bıkıp usanmadı.
Büyükşehir, Aziz Kocaoğlu ne ihale yaparsa yapsın, ihaleyi kaybeden acil olarak soluğu Ankara’da alıyor, başvuruyor...
KİK dediğimiz; Kamu İhale Kurumu da yapılan ihaleyi hemen fesh ediyor.
Bir değil, iki değil, üç değil...
Son iki yılda sadece benim tespitlerime göre, İzmir’de yapımına karar verilip ihaleye çıkartılan 10’un üzerinde, parasal değer olarak milyonluk Büyükşehir yatırımları, sırf KİK’in verdiği “iptal” kararları yüzünden gerçekleştirilemedi.
Sıralayalım:
İzmir Metrosu; Üçyol-Üçkuyular 2. Aşama tünel inşaatı ile İzmirspor ve Hatay İstasyonları yapımı.
Yine metronun, Ege Üniversitesi Evka-3 istasyonu ve aç-kapa tünel inşaatı. (KİK yüzünden ancak 1.5 yıl sonra tamamlanabildi.)
Adnan Saygun Kültür ve Sanat Merkezi inşaatı yapım ihalesi.
Çiğli Atıksu Çamur Çürütme ve Kurutma Tesisi yapımı.
İZBAN Projesi’nde kataner sistemi tevzii işleri.
İZBAN, haberleşme ve sinyalizasyon ihalesi.
ESHOT’a ait 350 adet kapalı otobüs durağı satın alınması...
Ve şimdi de Balçova Teleferik yapım ihalesi...
Sanki İzmir’i, seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Bey değil de, KİK; Kamu İhale Kurumu yönetimini idare ediyor.
Yerseniz...
Aksi; bekle babam bekle...
“Bekleyen Derviş” gibiyiz.
Üstelik ne zaman “Murada ereceğimizi” bilmeden...
* * *
Apacık ortada...
Hem maksatlı... Hem hesapkar... Hem politik... Hem de ince ayarlı...
Öyle böyle değil...
Büyükşehir 2008’de Aliağa-Menderes arasında 80 kilometrelik hızlı trenin sinyalizasyon ihalesini yapmıştı.
Ankara’dan bir Reno-Mais oto servis istasyonu işleten şirket, “kel alaka” kalkıp itiraz etti; KİK, ihaleyi iptal etti.
Karşıyaka tünel inşaatı 5 Ocak 2009’da bir firmaya “ikmal işi” olarak verildi.
Birileri çıktı, itiraz etti.
KİK’in incelemesi nedense tam üç ay sürdü!
Süre uzayınca mahkemeye gidildi.
Tam 240 gün sonra ilk kazma vurulabildi.
Yani tam sekiz ay sonra!...
Bu hep böyle...
Bu KİK denilen kurum, İzmir’i sürekli dövüyor.
Yapılmak istenen her yatırımın önünü kesiyor...
* * *
Nasıl bir iş bu, anlamış değilim!
Belli ki, birileri kendine iş edinmiş, “topuyla-tüfeğiyle” kendince İzmir’i cezalandırmaya çalışıyor.
Dövüyor, basıyor sopayı...
Kentin gelişmesine, yatırımlarının tamamlanmasına set çekip, fren yaptırıyor.
İyi de İzmir’in sayın milletvekilleri; siz ne yapıyorsunuz, nerelerdesiniz?
İzmir’in uğradığı bu haksızlığı daha ne kadar görmezlikten geleceksiniz?
İzmir’i yatırmışlar masaya, lime lime doğruyorlar!
Yapan belli, yapma nedeni belli, suçlu belli.
Ne hesap soran var ne de sormaya kalkışan!