Hakiki diye yutturulan; mısır şurubundan yapılmış bal...
Yüksek asitli karışık, ısıtılarak asidi düşürülen tağşiş denilen ama “sızma” diye satılan zeytinyağı...
Kuluçkadan çıktıktan 45 gün sonra, kesilecek hale getirilen hormonlanmış tavuk eti.
Tokat gibi vallahi; midemize ne girse, bir daha yememeye tövbe edecek vaziyetteyiz.
Şimdi size bir sorum var:
İki liraya döner-ekmek, yanında fiyata dahil ayran ya da kola olur mu?
Olmaz... Ama satılıyor!..
Hem de, dükkanların camlarına koca koca yazılarla asılan ilanlarla...
Sizler de afiyetle yiyorsunuz!..
Yemeye devam etmek isteyenlere hiç bir sözüm yok.
Ama, “döner ekmek + ayran = İki lira” nın nasıl olduğunu izin verirseniz ben bir anlatayım.
Bundan böyle yer misiniz, yemez misiniz? siz karar verin...
* * *
İki liraya yediğiniz döner-ekmek; asla ne tavuk, ne de et!..
Önce bunu bilin.
Peki ne?
Soya kıyması!..
“Soya kıyması” adıyla satılan bu ürün, yağı alınmış soya küspesidir.
25 kiloluk torbalarda, kilosu birbuçuk liradan satılır. Kullanılırkan ılık suyla ıslatılır.
Bir kilo soya kıyması üç litre su emer. Yani kullanım fiyatı kiloda 50 kuruşa bile gelmez.
Ne yazık ki, gerçek etin kilosunun 18-20 lira olduğu yerde, ekmek arası dönerlerin tümünde bu ürün; soya kıyması kullanılmaktadır.
Sadece döner-ekmek 1.5 liraya satanlar mı?
Hayır..
Market raflarındaki pek çok ambalajlı hazır ürünlerde de et diye soya küspesi kullanılıyor.
Farklı isimlerle: Mix kıyma, soya proteini vs. gibi.
Dikkat edin mutlaka üzerlerinde yazar!...
* * *
Bitmedi...
Bu soya küspesinin; granül veya toz halinde, beyaz, açık kahve, koyu kahve, kırmızı ve yeşil renkleri var. Tadı nötür. Yani tatsız. Ne yazık ki az kıymayla karıştırılıp köfteye olduğu gibi, cevizle karıştırılıp, baklavaya, unla karıştırılıp ekmeğe, keke, yani unlu mamüllerin tümüne giriyor.
Gelelim tezgahta satılan etlere...
Marine kuşbaşı diye bir et satılıyor.
Bakıyorsunuz normal kuşbaşı etten ucuz.
Neden?
Çünkü özel bir kimyasal karışım su, ete emdiriliyor. Ete yüzde 20 su basılıyor, fiyat ucuzlatılıyor!..
Ancak bu tuzlu kimyasal, sizin kalp, şeker, tansiyon ve diğer hastalıklarınıza, yapıyorsanız rejiminize zarar verir mi bilmiyorsunuz.
Kısacası yemeğe tuz atmıyorsunuz, ama başka tuzları bilmeden yiyorsunuz!...
* * *
Bir de peynir altı suyu tozu var.
Adı üstünde; peynir üretiminin artık suları sıcak plakalara püskürtülüyor.
Buharlaşma ile elde edilen toza, bu ad veriliyor.
Nerelerde mi kullanıyor?
Peynirli bisküvi ve tüm ambalajlı kek sektöründe.
İnanmayacaksınız ama bu sektörün birinci sınıf dolgu maddesi ve kilosu 50 kuruş.
Ve diğerleri:
Bezelyenin kurusu öğütülüp fıstık süsü verilerek tatlılara konuyor.
Bir danadan 25-30 kilo sinir çıkıyor. (-) 40 derecede dondurup öğütüyor, sinir unu yapılıyor, sosis ve diğer şarküteri ürünlerinde kullanılıyor. Dikkat edin; yüzde yüz dana deniyor, dana eti denmiyor!...
Tavukların boyun, taşlık, kanat ucu vs gibi ticari değeri olmayan her yeri kemikleriyle öğütülerek “mekanik kıyma” isimli bir ürün haline getiriliyor.
Kullanıldığı yerler ise tavuk sucuk ve salamları!..
Hadi canım mı?
Ne yani; yoksa tavukların göğüs etlerinin kıyma yapıldığını mı sanıyordunuz?
Kısacası, durum vahim beyler...
Ucuz etin yahnisi tabi ki “yavan” olacak...
Ama bu bize yedirilenler, “yavan” değil, resmen öldürücü... Öldürücü...
