12 Haziran öncesi, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin İzmir milletvekili aday listelerinde adını gören hemen hemen herkes şaşırmıştı.
Bu şaşkınlığın nedenini hala çözmüş değilim ama sanırım Aziz Kocaoğlu-Alaattin Yüksel’e yakınlığı, uzun süre bu isimlerle birlikte çalışmasının sonucu CHP’li olabileceği imajının yarattığı bir “şok” idi sanırım.
Çünkü; iktidar partisi ile bunca yıldır hiçbir işlevsel ve örgüt bağı olmamasına karşın, İzmir’den Birinci Bölge dördüncü sıraya oturtulmak, öyle her yiğidin harcı değildi.
Çünkü; herkes şunu çok iyi biliyordu ki, İzmir milletvekili listelerine son şekli bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan vermişti.
Hatta sıralamayı yapanın da Başbakan olduğu söylenmişti.
* * *
İzmir Sanayici ve İşadamları Derneği (İZSİAD) eski Başkanı İlknur Denizli, böyle bir süreçten geçerek son genel seçimlerde İzmir milletvekili oldu.
Bence, iyi de oldu...
İlknur Hanım, AK Parti’nin İzmir’de adeta 2011 yüzü olmakla kalmadı; cemaatler, tarikatlar, dernekler ve milli görüşçülerin dışında laik-demokrat ve modern kesimden insanların da bu partinin içinde yer alabileceğini gösteren bir örnekti.
Çok kişi, özellikle de Denizli’yi yakından tanıyanlar;
“Dayanamaz...
AK Parti bünyesi kabul etmez...
Görürsünüz, bir süre sonra pes eder, ayrılır...
Yürümez, yürütemez” tezleriyle İlknur Hanım’ı, yaptığı tercihten dolayı eleştirdi.
O, söylenenlerin tam tersine inançlıydı.
“Hizmetin partisi olmaz; ülkeme ve İzmir’e hizmet etmek için yola çıktım. Yakamda taşıdığım siyasi partimin rozetiyle onur ve gurur duyuyorum. İzmir halkı beni milletvekili seçti. Ben de kentime hizmet için varım. Görev süremin sonuna kadar da var olacağım” ilkesiyle yoluna devam etti.
* * *
Herkesin “Ne zaman pes edecek?” diye beklediği İlknur Denizli, seçimlerden 8 ay sonra, AK Parti üst yönetimince öyle bir göreve getirildi ki, adeta düşman çatlattı.
İzmir Milletvekili İlknur Denizli, artık AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz’un hem sağ kolu hem de Genel Başkan Yardımcısı’nın yardımcısı...
Böyle bir göreve; “Suyunun suyu” ya da “dıdının dıdısı...” mantığıyla bakmayın.
İktidar partisinde “Genel başkan yardımcılığı” çok önemli bir koltuktur.
Yaptırım gücü ve siyasi erki yüksektir.
Genel Başkan Yardımcısı Kapusuz’un yetki alanı AK Parti’nin Halkla İlişkiler sorumluluğu; tüm Türkiye’de TOBB, odalar, borsalar, esnaf odaları, sivil toplum kurum ve kuruluşları, dernekler ve 70 milyon yurttaşla bire bir kurulacak diyalog ve ilişkidir.
Dolayısıyla tüm bu alanlarda, Kapusuz ile birlikte tüm yetki, ikincil olarak İzmir Milletvekili İlknur Denizli’ye verilmiştir.
Bu bir siyasetçi için, “Talih kuşu”; hem Denizli hem de İzmir için bir şans, büyük bir fırsattır...
