Göztepeliyim...
Hem de sonradan olma değil, anadan doğma Göztepeliyim.
Statlarda o atılan slogan var ya, “Ölümüne Göztepe” diye; tanım yerindeyse, “Pazara kadar değil, mezara kadar” Göztepeliyim.
Ancak;
Pazar günü oynanan KSK derbisinden sonraki yaşananları, bir futbolsever, ondan da önemlisi bir Göztepeli olarak, takımıma ve onun ‘yıkılmaz armadası’ taraftarlarımıza yakıştıramadım.
Nedeni ne olursa olsun; stat yakan taraftar Göztepeli olamaz.
Oturduğu koltukları parçalayan, sahaya atan, tel örgüleri yıkıp güvenlik güçlerine saldıran da Göztepeli olamaz.
“Alayına isyan...” diyorsanız; ben de isyanlardayım.
Ama bu isyanım, takımımın içinde bulunduğu duruma...
Asla ve asla; ne rakibim Karşıyaka’nın elde ettiği 1-0 galibiyetine...
Ne de mağlubiyette hiç bir günahı olmayan stadın yakılmasına, harabeye çevrilmesinedir.
Bize yakışmaz...
Göztepe’ye yakışmaz...
* * *
İsyan derken; başından beri alınan saçma güvenlik tedbirlerine tepkiliyim.
Dünyanın hiçbir yerinde herhangi bir derbi maçta, rakip takımın taraftarı stadyumda 7 saat “esir” gibi tutulamaz.
Bu insanlık suçudur, bu insanların özgürlüklerinin kısıtlanmasıdır, bu insanları çileden çıkartan, isyana sürükleyen bir uygulamadır.
“Ben risk almak istemiyorum, güvenlik zafiyetim var” diyorsanız, Karşıyaka-Göztepe derbisine, rakip takımın taraftarını almazsınız olur biter.
Saat 19.00’da başlayacak maça;
“Ben Göztepeliler’i saat 15.00ten sonra içeri almayacağım...”
“Karşıyaka taraftarı dağılıncaya kadar, saat 22.00’ye kadar Göztepelileri demir kafesin içinde tutacağım” diyemezsiniz...
Bu kentin yöneticileri, taraftar psikolojisinden bu denli anlamayacak kadar mı cahil?
Anında karar almak bu kadar mı zor?
Zaten maç Karşıyaka’nın galibiyetiyle bitmiş.
Mutlu ve memnun olan KSK’liler...
Öfkeli ve yaralı olan Göztepeliler.
Üstelik de topu topu 2500-3000 kişiler.
O zaman çıkışta önceliği Göztepeliler’e verirsiniz, maçın bitiş düdüğünden hemen sonra boşaltırsınız kale arkasını...
KSK’liler zaten galibiyet sarhoşuyla, şarkılar söyleyip kazanmanın keyfini çıkartırken, olaysız şekilde maçı sonlandırırsınız.
Ama hayır!...
“Patlamaya hazır bir bomba”nın fitilini hep birlikte çekmeye o kadar çok meraklıyız ki; ateşe su yerine “benzin” dökmeye bayılıyoruz...
* * *
Biliyorum; bunların hiç biri stadın ateşe verilmesinin mazereti olamaz.
Olmamalıdır da..
Göztepeli kardeşlerim; bizlere yakışan “Alemin Kralı” olmaktır.
Yakarak, yıkarak, parçalayarak bir yerlere varamayız, bu şekilde sadece Göztepemize zarar veririz.
Bizler ne badireler atlattık.
En kötü günümüzde, azalacağımıza çığ gibi büyüdük; binler, on binler, yüz binlerdik, milyonlara ulaştık.
Kimse Göztepe sevdalısı gibi olamaz...
Çünkü biz bir efsaneyiz...
Efsane olarak da kalmalıyız.
