Zaten böyle olacaktı, kesinleşti...
AK Parti İzmir İl Kongresi’ne “tek aday”la gitme kararı aldı.
Genel Merkez, “tek aday”lık için, halen bu görevi yürüten Ömer Cihat Akay’a “yeşil ışık” yaktı, “İzmir’de Akay ile davam” dedi.
İktidar Partisi’nde İzmir İl Kongresi 12 Mayıs’ta yapılacaktı.
Tarih 9 Haziran’a ötelendi.
Nedeni de, Başbakan Tayyip Recep Erdoğan’ın programındaki yoğunluk.
Çünkü Başbakan İzmir Kongresi’ne mutlaka gelmek istiyor.
* * *
Anımsayacaksınız AK Parti İzmir İl Başkanlığı için, koordinatör olarak görevlendirilen Mehmet Erdem geçtiğimiz günlerde, “Kim İl Başkanı olsun” anketi yaptırmıştı.
Sonuçları da Erdem, yanında alıp Ankara’ya gitti.
Parti teşkilatındaki “bekleyiş” önceki gün Erdem’in, Akay’ı telefonla arayarak, “Kongremizi 9 Haziran’da yapacağız, hazırlık yapın” talimatıyla tarih olarak kesinleşti.
Peki ya adaylık?
O da belli oldu: Ömer Cihat Akay...
* * *
İl Başkanı Akay, 9 Haziran Kongresi için çalışmalara başlarken, halen AK Parti İzmir’de görev yapan yönetim kurulu üyelerinin büyük bir bölümünü de listesine taşıyacağı öğrenildi.
Mahmut Badem, Atilla Kaya, Aziz Demir, Fırat Aytekin, Vahide Yılmaz, Gerçek Tekin, Av.Şule Özdin, Habip Sümbül, Ahmet Kurtuluş, Hüseyin Ahmetoğlu ve Refik Uzun, bu isimlerden bir kaçı.
AK Parti Genel Merkezi’nin Akay’ı ikinci kez tercih etmesindeki en önemli faktör, 2011 genel seçimlerinde İzmir’de yakalanan başarı garafiği.
Akay ve yönetimi gerçekten de, AK Parti’yi kuruluşundan buyana ilk kez İzmirli ile kaynaştıran, partiyi “içe kapanıklıktan” kurtarıp, dışa açan yönetim oldu.
Hiç şüphesiz ki, bunda İzmir’den aday gösterilen iki bakan; Binali Yıldırım ve Ertuğrul Günay’ın da katkıları çok büyük.
Ömer Cihat Akay ve yönetimi, göreve geldikten sonra geçen süreçte, bıkıp-usanmadan çalışarak, kentte siyaseten AK Parti’ye karşı olan “ön yargı”yı da önemli ölçüde kırmayı başardı.
İzmir’in dinamikleri, sivil toplum örgütleri, sanayi-ticaret başta olmak üzere diğer meslek odalarıyla kurulan diyalog, mahallelerde başlatılan “bire-bir” ikna yöntemi, Akay ve arkadaşları için hep “artı puan” yazdı.
Gerçekten de, son iki yıllık Akay döneminde, AK Parti’nin İzmir’de son derece “yumuşak” bir yaklaşımla “kırıcı-kavgacı” olmak yerine, “yapıcı-uyarıcı” söylemlerle yaptığı muhalefet tuttu.
Tüm bunları, AK Parti için İzmir’de Akay ile yola devam etmenin “şifreleri” diye düşünüyorum.