Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bilişimdeki gelişme sonucu şimdilerde sanayide kullanılan makineler akıllı makineler oldu. Makinelerin bilgisayarlar tarafından yöneltilen beyinleri var.
Kısaca “Sanayi 4.0” diye adlandırılan, yeni dönemde ise, her biri farklı bilgisayar tarafından yönlendirilen makineler, bir bütün olarak ana bilgisayarların kontrolüne giriyor.
Basit anlatımıyla, daha önce tek tek makineleri yöneten bilgisayarlar, bundan sonra fabrikaları yönetecek. Buna “Akıllı Fabrika Dönemi“, ”Akıllı Üretim Dönemi” (Intelligent-Smart Factories) deniliyor.
Bilişim çağının uzantısı olan bu otomasyon döneminin hedefi, uyum, kaynak verimliliği insana uyumlu çevrenin yaratılması, hem müşterilerin hem de iş-değer sürecinde iş ortaklarının entegrasyonunu sağlamak olarak belirlenmiş..
Sanayi 4.0 kısaltması dördüncü sanayi devriminin adı. Birinci sanayi devrimi su ve buhar gücüne dayalı üretim idi. İkinci sanayi devrimini elektrik enerjisi kullanımı başlattı. Dijital kullanımı, bilişim üçüncü devrim oldu. Şimdilerde başladığı varsayılan dördüncü devrimin, gelecek on yılın sanayisini şekillendireceği söyleniyor.

Dördüncü devrim
Sanayi 4.0 konusundaki çalışmalara Alman sanayiciler öncülük ediyor. Almanya ve ABD başta olmak üzere değişik ülkelerde sanayicilerin, bilişimcilerin oluşturdukları sivil toplum kuruluşları çalışmalara katkı sağlıyor. Kendi çevrelerindeki sanayi kuruluşlarını bu yeni döneme hazırlıyor.
Biz bu gelişmelerin neresindeyiz?
- Biz hem makine ithalatçısıyız, hem makine üreticisiyiz. İthal ettiğimiz makinelerin çoğu akıllı (bilgisayar kontrollü) makine. Ama bunları kullanamıyoruz. İşletmeci makinelerin özelliğinden yararlanamıyor. Yerli ürettiğimiz makinelere akıl (bilgisayar kontrolü) yükleyemiyoruz. Bu nedenle içeride ve dışarıda talebi olan makine üretemiyoruz. Metal maliyeti yüksek, ucuz makineler üretiyoruz.
- En gelişmiş sanayi üretim birimlerinde (fabrikalarda) akıllı makineleri birbiriyle konuşturmaya henüz başlayamadık.

Otomasyonsuz olmuyor
Ar-Ge, teknoloji, yenilikçilik, yüksek katma değer, verimlilik denilen şeyler (eksikliklerimiz) sanayide bilişimin daha fazla ve etkin kullanımını gerektiriyor.
Bu ise; 1) Bunun bir ihtiyaç-Olmazsa olmaz olduğunun anlaşılması, 2) Bunu yapacak elemanların, kadroların, şirketlerin sanayi kesimine hizmet verecek güçte olmasıyla mümkün olabilecek.
Türkiye’de bu işin öncüleri on yıl önce “ENOSAD-Endüstriyel Otomasyon Sanayicileri Derneği” isimli bir sivil toplum kuruluşunun şemsiyesi altında toplandılar. Dernek Başkanı Sedat Sami Ömeroğlu, ”Türkiye’de makinelerin akıllı hale getirilmesini sağlıyoruz. Böylece akıllı siteler akıllı üretime başlıyor. Hem devlette hem üretim sektöründe akıllı fabrikalar yapmamızın, akıllı üretimin gerekliliği konusunda farkındalık yaratmak, bilinç oluşturmak mecburiyetindeyiz“ diyor.
ENOSAD’ın öncülüğünde bu hafta İstanbul’da “Uluslararası İleri Endüstriyel Otomasyon Kongresi” toplanacak. Kongre boyunca bir sergi açılacak. ENOSAD dünyadaki gelişmeleri Türk sanayisine taşımaya çalışıyor.