Katılım bankaları % 6’lık pay alıyor

21 Ekim 2014

Ziraat Bankası katılım bankası kurmak için BDDK’ya başvurdu. Kurulacak katılım bankası için sermayeyi Hazine koyacak.
Sayın Babacan, ağustos başında yaptığı açıklamada, Ziraat Bankası’nın yanı sıra, Vakıfbank ve Halkbank’ta da katılım bankası kurma çalışmalarının sürdüğünü söylemişti.
Hükümetin yönetimine hakim olduğu 3 mevduat bankası var: Ziraat, Halk ve Vakıflar bankaları. Anlaşıldığı kadarıyla, hükümet bunlara ek olarak yönetimine hakim olacağı 3 katılım bankası kurmak istiyor.
Özelleştirme yanlısı olan, devlete ait tüm işletme ve varlıkları satmaya çalışan hükümetin, bankacılık sisteminde özelleştirme yerine devlet hakimiyetini genişletme ve özel sektör kuruluşlarıyla rekabeti güçlendirme arayışında olduğu anlaşılıyor.

Devlet % 30 ağırlığa sahip
Halen banka sisteminde hükümet kontrolündeki kamu bankaları toplam aktiflerin yüzde 27’sine sahip. Mevduatın yüzde 32’sini topluyor. Kredilerin yüzde 27’sini veriyor.

Yazının Devamı

İhracatımız iyi mi gidiyor, kötü mü?

20 Ekim 2014

Hemen her ay ihracatta ‘rekor’dan bahsediyoruz. 2003’ten bu yana ihracat göstergelerine bir bakalım. İhracattaki durum ne? Yapısal bir sorun mu var? Bilelim... Dış ticaret açığı ve cari açık yüzünden başımız derde girmesin...

5 MADDELİK KARNE

Türkiye İhracat Meclisi (TİM) her ay ihracatta ‘Tarihi Rekor’dan söz ediyor... Acaba ihracat gerçekten “patladı” mı?
Bu yazıda 2003 yılından bugüne ihracatımızla ilgili farklı göstergeleri toplu halde bulacaksınız. Bu göstergeler, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ve Merkez Bankası’nın yayınladığı göstergeler. Acaba bu göstergeler, neyi gösteriyor? İhracat iyi mi gidiyor, yoksa kötü mü?

1-İhracatın artış hızı yavaşladı geçen yıl eksilme yaşandı

Yazının Devamı

Çocuk felcinde riskin ilacı ‘aşı’

19 Ekim 2014

Türkiye’de 16 yıldır çocuk felcine rastlanmadı. Fakat şimdilerde sığınmacılar nedeniyle özellikle İstanbul’da çocuk felci riski var.
Sağlık Bakanlığı İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü 13 Ekim’de şu duyuruyu yaptı: “İstanbul’a, çocuk felcinin yaygın görüldüğü ve salgınlar yaşanan ülkelerden çok sayıda insan geldi, geliyor. Daha evvel aşıyla önlenebilir bazı hastalıklara bağlı vakalar görüldü. İstanbul’un 6 ilçesinde (Esenyurt, Sultangazi, Fatih, Küçükçekmece, Sancaktepe, Ümraniye), çocuk felci hastalığına karşı destek aşılama çalışması kapsamında iki turlu poliomopup (süpürme) aşı kampanyası yapıldı. 5 yaş altı 289 bin çocuğa iki turda çocuk felci aşı uygulandı.
İstanbul’un diğer ilçelerdeki Suriye, Irak Afganistan, Pakistan, Nijerya, gibi ülkelerden gelen çocuklar, ağızdan iki damla çocuk felci aşısıyla aşılanıyor. Uygulanan aşılar rutin aşılamada kullanılan aşıdır. 0-59 aylık çocukların aşıları tam olsa dahi bu tür destek aşılamaları yayılımın engellenmesi açısından önem taşıyor.”
İstanbul Halk Sağlığı Müdürlüğü’nün duyurusu böyle.

Çocuk felci nedir?
Uzman hekimlerin anlatımına göre, çocuk felci (Poliomyelit), omurilikteki kasların kasılmasını başlatan sinir

Yazının Devamı

KDV ve ÖTV artışı kapıda

17 Ekim 2014

Bütçe devletin bir yıl içinde parayı nereden bulacağını ve nerelere harcayacağını gösterir.
Bütçe, gelecek bir yıl içinde devletin kimlerin cebinden ne kadar para alacağını, bu paraları kimlerin cebine aktaracağını gösterir. Bu nedenle bütçe başta Ayşe Hanım Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcam olmak üzere her vatandaşı ilgilendirir.
2015 yılı bütçesinin temel büyüklükleri Orta Vadeli Mali Plan ile açıklandı. Buna göre devlet halktan gelecek yıl 452 milyar TL para toplayacak, 21 milyar TL borçlanacak, böylece toplam 472 milyar TL harcama yapacak.
Devletin halktan değişik şekilde toplayacağı ve harcayacağı paranın büyüklüğü milli gelirin (GSYH) dörtte biri büyüklüğünde.
Devlet 2015 yılında harcayacağı paranın yüzde 83’ünü vergi olarak halktan toplayacak, yüzde 13’ünü varlık satarak, özelleştirmeyle ve diğer şekillerde bulacak. Yüzde 4’ü için de borçlanacak.
2015 yılında devletin toplam harcamalarının yüzde 30’u personel harcamalarına gidecek. Toplam harcamalarda sağlık, sosyal yardım ve emeklilik için yapılan harcamaların payı yüzde 20 oranında. Toplam harcamaların yüzde 9’u devletin mal ve hizmet alımına, yüzde 9’u devlet yatırımlarına gidecek. Mahalli idareler de toplam

Yazının Devamı

İşsizlik aslında daha mı yüksek?

16 Ekim 2014

Mevsim etkilerinden arındırılmamış işgücü göstergelerine göre temmuz ayında işsizlik oranı yüzde 9.8 oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücü göstergelerine göre ise işsizlik yüzde 10.4 oranında.
İşsizlik hem önceki aya göre, hem geçen yılın aynı ayına göre yükselmiş görünüyor.
* 75 milyon nüfusumuz var ama 75 milyonun sadece 29 milyon 276 bini çalışmaya hazır nüfus. Bunlara “ işgücü” diyoruz.
* 29 milyon 276 bin çalışmaya hazır nüfusun temmuz ayı itibariyle 26 milyon 140 bininin işi var.
* 2 milyon 887 bini işsiz.
* İşsiz sayısını işgücüne oranlıyoruz. Mevsim etkilerinden arındırılmamış göstergelere göre temmuz ayında işsizlik oranı yüzde 9.8 oldu diyoruz.

Yazının Devamı

Nobel ödülü ve ‘yoğunlaşma’

15 Ekim 2014

Nobel Ekonomi Ödülü, “Piyasa Gücü ve Piyasanın Regülasyonu” konusundaki çalışmaları nedeniyle Fransız ekonomist Jean Tirole’e verildi.
Günümüzde çok sayıda sanayi sektörü veya sektör içindeki bazı kesimler birkaç büyük şirketin ya da tek bir tekelin egemenliği altında.
Özelleştirmeler, şirket satın almaları, şirket birleşmeleri belli üretim konularında güçlü şirketlerin egemenlik veya tekel oluşturmalarına imkân verdi.
Egemenlik sahibi ve tekel durumundaki şirketler ya verimsizlikleri ya da yüksek kâr beklentileri nedeniyle fiyatları yüksek tutarak, tüketiciyi sömürüyorlar.
Egemenlikleri veya tekel durumları nedeniyle yeni, verimli, üretken şirketlerin pazara girmelerine imkân vermiyorlar.
Bütün bunların sonucunda ekonomilerde yozlaşma ortaya çıkıyor. İşte bu noktada kamu otoritelerine, devletlere piyasayı “regüle etme” (düzenleme) sorumluluğu düşüyor. Bu yapılmazsa, ekonomide yozlaşma giderek artacak.
Nobel ödülünün yeni sahibinin çalışma konusunun çerçevesi kabaca böyle.

Yazının Devamı

Üretimde yabancıların oranı % 13.6

14 Ekim 2014

Mali aracı kurumlar ile medya sektörü hariç, Türkiye’de sanayi ve hizmet sektöründeki toplam üretimde yabancıların kontrolündeki üretimin payı 2012 yılında yüzde 13.6 olarak hesaplandı.
Daha açık anlatımla, sanayi ve hizmet sektöründeki toplam üretimin yüzde 13.6’sını yabancıların kontrolündeki girişimler gerçekleştiriyor.
Yabancı kontrolü demek, üretimin her aşamasında, işletmeyle ilgili her türlü kararın yabancı sermayenin temsilcileri tarafından alınması demektir.
Yabancı kontrollü işletmelerde yatırım, üretim, istihdam, ihracat gibi konulardaki kararların tamamını yabancı sermayenin temsilcileri alırlar.
Yabancıların kontrol oranının son yıllarda sabit kaldığı anlaşılıyor. Yabancıların payı genelde yüzde 14’ün biraz üzerinde, biraz altında.

Teknoloji getirmiyorlar

Yazının Devamı

‘Yenilenebilir kaynak’ payı elektrikte % 28.5

13 Ekim 2014

Elektrik üretiminde ‘yenilenebilir kaynağa dayalı üretim’in payı yüzde 28’in üzerine çıktı.
Elektrik üretiminde çevreyi kirleten kömür, gaz, petrol gibi fosil kaynaklardan çok, çevreye zarar vermeyen, su, rüzgar, güneş gibi yenilenebilir kaynakların kullanılmasına çalışılıyor.
Dünya genelinde elektrik üretiminin yüzde 87’si fosil kaynaklı. Elektrik fosil kaynaklı kömürden (% 30), petrolden (% 33) ve doğalgazdan(% 24) üretiliyor. Nükleer santrallardan üretilen elektriğin payı yüzde 5 oranında.
Dünya genelinde yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektriğin toplamdaki payı ise sadece yüzde 8 oranında.
Dünya genelinde toplam elektrik üretiminde yenilenebilir kaynakların payının yüzde 8 olması yenilenebilir kaynaklardan çok az yararlanıldığını gösteriyor.
Dünya genelinde elektrik üretiminde yüzde 8 paya sahip toplam yenilenebilir kaynaklı üretimde hidrolik kaynakların payı yüzde 75.7, rüzgar santrallarının payı yüzde 12.4, biyo kaynakların payı yüzde 7.8 oranında. Güneş enerjisinin payı yüzde 2.7 ve jeotermal kaynakların payı yüzde 1.4 oranında.
Dünya enerji üretimine ait rakamlar gösteriyor ki, yenilenebilir kaynakların kullanımı konusundaki iyi niyete, bol söyleme,

Yazının Devamı