Ulaştırma Bakanı, TBMM Bütçe Komisyonu’nda, mevcut ve yapılacak köprülerin ve tüp geçitlerin yetersiz kaldığını anlattı. Dedi ki, “Avrasya Tüneli’ni yapsak, Üçüncü Köprümüz tamamlansa, ki 2 köprümüz daha var, İstanbul’un trafik sorununu çözmüş olamayız. Çünkü günde 1.5 milyon insan Asya yakasından Avrupa’ya, 1.5 insan Avrupa yakasından Asya’ya geçiyor.” Bakanın anlattıkları doğrudur. İstanbul’a 3 köprü de yetmez, 5 köprü de yetmez. Çünkü, İstanbul’un Nazım Planı yok. Çarpık şehirleşme sonucu insanlar 2 kıta arasında gidip gelmeye mahkûm. Ya insanlar evlerinden çıkmayacak, ya da her 5 senede bir yeni bir köprü ve de bir tüp geçit inşa edilecek.
Bugüne kadar İstanbul’un Nazım Plan’ı yapılsa idi, plan disiplinine uyulsa idi, yeni köprülere, tüp geçitlere ihtiyaç olmazdı.
‘Hayır’ diyen deli miydi?
Bir zamanlar Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) diye bir kuruluş vardı. Kamu yatırımları bu kuruluşta değerlendirilirdi. İlk köprünün yapımı gündeme geldiğinde, proje ciddi olarak değerlendirildi.
Türkiye için önemli bir proje olduğundan yabancı uzmanlar davet edilerek görüşleri alındı. Dünyanın başka ülkelerinde olan biteni bilenlerin katkısı ile anlaşıldı ki, İstanbul için bir Nazım Plan yapılmadan, bu plan uygulamaya konulmadan yapılacak bir köprü, yeni köprüleri doğurur. Avrupa işyeri olur, Asya yatakhane olur. Her sabah insanlar köprüden geçerek öte yakada çalışmaya gider. Akşam köprüden geçerek evlerine yatmaya döner.? Nazım Plan ile yerleşim düzenlemesi yapılsın ki, Avrupa yakasındakiler o yakada, Asya yakasındakiler o yakada kalsınlar. İki yaka arasında gidip gelmesinler.
İşte bunun için Plancılar ‘Köprü’ye hayır’ dediler. (Ben de, karım da o yıllar uzman olarak DPT’de çalışıyorduk. Biz de ‘Köprüye hayır’ diyenlerdeniz.) O yıllar DPT uzmanlarının onaylamadığı projeler yatırım programlarına alınamıyordu. O zamanlar bu tür büyük projelere destek sağlayan (Batılı ülkelerin oluşturduğu, başkanlığını Almanya’nın yaptığı) Türkiye Yardım Konsorsiyumu DPT’nin ‘hayır’ dediği projelere döviz vermiyordu.
Çareler hiç tükenmez
İstanbul için Nazım Plan yapmak zordu. Halbuki el parası ile yapılacak köprü alkış alacaktı. Politikacı için?çare tükenmez. Ankara - Avrupa Otoyolu (TEM) projesi hem DPT tarafından onaylanmış, hem de Yardım Konsorsiyumu’nca finansman programına alınmıştı. Köprü projesi bu otoyol projesinin bağlantısı olarak ihaleye çıkarıldı. DPT Müsteşarı Turgut Özal’ın Japonlarla ilişkisi iyi idi. O yıllarda işsizlikten yakınan Japonlar köprünün finansmanına ve yapımına talip oldu. Yardım Konsorsiyumu’ndaki Avrupalılar işi Japonlara kaptırmamak için, daha önce karşı çıktıkları projeyi sahiplendiler. Böylece Plancı’ların ‘hayır’ dedikleri köprü yapıldı. 1973 yılında işletmeye açıldı. Aradan 40 yıl geçti. İstanbul’un Nazım Planı yok.
Belediye Meclisleri veya Başkan kararı ile her boş arsaya, istenilen yükseklikte bina dikiliyor. Bu binalarda yaşayanların gün boyu nereye, nasıl gideceklerini düşünen yok Sonuç: Günde 1.5 milyon insan, çalışmak ve uyumak için bir o yana, bir bu yana geçmek zorunda. Bu trafiğe 3 köprü de yetmez, 5 köprü de yetmez.
Özay Şendir
F-35 meselesinde kitabın orta yeri...
29 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Ankara’da ‘değerlendirme’ kulisi: Öcalan ile kim görüşecek?
29 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Diploma mı, meslek mi?
29 Kasım 2024
Abdullah Karakuş
Bölgede satranç ve terörle mücadele
29 Kasım 2024
Mehmet Tez
Suudi Arabistan başarabilecek mi?
29 Kasım 2024