Ukrayna savaşı ikinci yılına girerken “Kore modeli” dolaşıma girdi.
Şöyle ki:
Kore Savaşı hâlâ -resmen- “bitmiş değil.”
1953’te savaş bir “ateşkesle” sona erdi.
Çatışma “dondurucuya konulmuş” oldu.
…………………..
Dünkü Financial Times gazetesine göre, Ukrayna için de “Güney ve Kuzey Kore arasındaki ateşkes modeli” önemli bir seçenek olarak mümkün.
ÜÇ SEÇENEK
Dünkü yazım “Atatürk hangi takımı tutardı?” sorusunun cevabına odaklıydı.
Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş kulüplerinin “Atatürk bizim taraftarımızdı” görüşünü savunurlar.
Atatürk’ün kütüphanecisi merhum Nuri Ulusu’nun hatıralarını derleyen oğlu Mustafa Kemal Ulusu’nun kitabına göre ise Atatürk “Takım tutmuyorum. Hepsini seviyorum. Milli Takım’ı tutuyorum” demişti.
Yazıyı “Atatürk’ümüzü paylaşamıyor olmamız doğal” diye noktalamıştım…
…………….
Hürriyet gazetesinin yıllarca simgesi olmuş, BJK Yönetim Kurulu Üyeliği yapmış sevgili Fikret Ercan aracılığıyla, BJK yöneticisi Umut Şenol dostumuz bir açıklama gönderdi.
Tarihi değeri nedeniyle Dr. Necati Karakaya’nın kitabından satırları yansıtıyorum…
Böylece sevgili Zübeyde Annemizi ve efsane kulüp başkanlarımızı da anmış olacağız.
Dünyanın yarısı Katar’daki futbol karşılaşmalarını izliyor. Türkiye’nin de yarısından fazlası…
Bu akşam yarı finallerde önemli maçlar var. Ben de futbol yazıyorum ama bir başka açıdan… “Atatürk Fenerbahçeli miydi?”
……………
Önce…
Ali Koç, Şükrü Saracoğlu Ülker Stadyumu’nun adının “Atatürk Stadyumu” olarak değiştirilebileceğini açıkladı.
Yürekleri ısıtacak, sımsıcak bir vaat…
Bir Galatasaraylı olarak yürekten alkışlıyorum.
Middle East Eye dün şöyle yazmıştı:
F-16’nın üreticisi Lockheed Martin şimdiden Yunanistan’ın 83 adet F-16’sını blok 72 konfigürasyonuna yükselterek onları Avrupa’nın en gelişmiş F-16’ları yapıyor.
Atina, bu modernize edilmiş jetlerden ilk ikisini 12 Eylül’de teslim aldı bile.
Türkiye’nin F-16 istekleri, ABD’de takılı kalırsa, Yunanistan 2020’lerin ikinci yarısına kadar çok daha gelişmiş bir F-16 filosuna, önemli sayıda son teknoloji F-35’lere ve Rafales’lara sahip olacak…
Dün hemen hemen aynı saatlerde Amerika’nın 857 milyar dolarlık mili savunma bütçesi Kongre’de kabul edildi.
Bu bütçede Türkiye için daha önce dayatılan kabulü çok zor şartlar kaldırılmıştı.
Yani…
Fransız Le Monde, yer kürenin az sayıda “referans” gazetelerinden biridir.
Dünkü Le Monde’daki haber analizde “akrobatik diplomat Erdoğan” tanımı yapılıyordu.
Ukrayna’nın Rusya tarafından işgaliyle birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Avrupalı müttefikler ve NATO’nun gözünde grafiğinin yükseldiği” mesajı algılanıyordu bu haber analizde.
Şu satırı aynen yansıtıyorum:
“Yakalanması zor ve tükenmez Recep Tayyip Erdoğan’ın en önemli yeteneklerinden biri, krizleri siyasi başarılara çevirme özelliğidir.”
Yazıda Erdoğan’ın dindar demokrat ABD Başkanı Bush’u, kendisini -İslam dünyasına açılan pencere- olarak gören Obama’yı ve iş adamı Başkan Trump’ı “kendi çizgisine çektiğine” işaret ediliyor.
“Görkemli bir özgüvenle altüst olmuş bir dünyanın kusurlarına dalmayı başarıyor” denilmekte.
TRAPEZ
Bir futbolcunun takımında kalması için Cumhurbaşkanı ricada bulunuyor.
O futbolcu sözleşmesine “Teknik direktör ve sportif direktör konusunda görüşünün ya da görüşleriyle katılımının alınması koşulunu” koydurtuyor.
O futbolcu sözleşmesinde “santraforun transferinde görüşünün -onayının değil- alınması” şartını dayatabiliyor.
O futbolcu takımının en pahalısı ve henüz 23 yaşında. İkinci kez Dünya Kupası’nda forma giymekte.
Kim olduğunu tahmin ettiniz…
Fransız oyuncu Kylian Mbappe…
Şimdiden 5 gol atarak Dünya Kupası’nda açık ara gol krallığına oynuyor.
Gerçekten 23 yaşında bir efsane.
Ateşten ve elektrikten sonra insanlığın üçüncü büyük devrimi “yapay zekâ.”
Hayatımızın -fark etmesek de- bütün boyutlarında yapay zekânın ayak izleri giderek derinleşiyor.
Futbolda da öyle.
Örneğin…
Yapay zekâya göre “Dünya Kupası hangi ülkeye gidecek?” sorusunun cevabı şöyle:
Yüzde 13.88 kazanma ihtimaliyle Belçika birinci sırada görünüyor.
İkinci sırada yüzde 13.51 ihtimalle Brezilya.
Üçüncü sırada yüzde 12.11’le Fransa…
'FIFA UNCOVERED (FIFA Çıplak)’ dizisinden notları, başka kaynaklardan bilgilerle ve kişisel yorumlarımla harmanlayarak dünden devam…
KRAL ÇIPLAK
Aslında bu daha çok bir “Kral Çıplak” yazısı…
Beş dönem üst üste FIFA Başkanlığı’na seçilmiş, bir sürü büyük yolsuzlukların içinden sıyrılabilmiş “çok maharetli” Sepp Blatter’in ekseninde bir dizi…
……………….
Yıl 1998… FIFA Genel Sekreteri Sepp Blatter 1 buçuk milyon dolar rüşvet aldığını belgelediği 24 yıllık Başkan Havelange’ye şantaj yapmıştır…
“Başkanlıktan çekilmek ve yerine Blatter’i aday göstermek” sözünü almıştır.
Havelange ise