Dolar ve euro yükseli-şini sürdürüyor. (... Dün akşamüstü yerinde bir müdahale ile aşağı çekildi.)
ABD’nin estirdiği rüzgârlar en çok Arjantin ve Türkiye’yi etkiledi. Arjantin Pezosu yılbaşından bu yana yüzde 40 değer kaybetti.
Türk Lirası da yüzde 20.
Dünyada petrol fiyatlarının yükselişi bunun “artçı” sarsıntıları.
Gerçi iktidar bu yükselişleri enerji fiyatlarına yansıtmamaya çalışıyor ama bir süre sonra, herhalde, 24 Haziran’ın ertesinde zam daha fazla ertelenemez.
TL’nin değer kaybında Fitch gibi uluslararası “değerlendirme” kuruluşlarının Türkiye ekonomisine olumsuz bildirilerinin de rolü var.
...................
Bu ekonomik göstergelerin 24 Haziran seçimlerini AK Parti aleyhine psikolojik ortam oluşturduğu/oluşturacağı söylenebilir mi?
24 Haziran’ı şu iki “yüzde 10” etkileyecek.
Cumhur- başkanı seçimi için Recep Tayyip Erdoğan’a yüzde 45’ten aşağı oy oranı gösteren kamuoyu araştırma şirketi -biri hariç- yok.
O araştırma şirketi de “yüzde 42” bulmuş.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan henüz kampanyayı başlatmış ve sahaya inmiş değil.
Ama...
Gene de “yüzde 50+1 oya” açık ara en yakın isim.
Araştırmalar yüzde 10’luk bir “kararsızlar” kesimini işaretliyor.
Bütün çalımlar bu yüzde 10’luk dar alanda atılacak.
Galatasaray 21. kez gene şampiyonluk kupasını kaldırdı.
Süper Lig’in en zorlu ve çekişmeli yıllarından birinde “şampiyonluk” özel önemde.
Düşünün ki her şey son haftaya kalmıştı.
Galatasaray deplasmandaydı.
Göztepe’ye yenilseydi 3’üncülüğe düşebilirdi.
Avrupa’ya bile gidemeyecekti.
..................
Ve...
SAHNENİN büyüsü
Şeffaf Oda’da...
Bu haftaki konuklarım
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Murat Karahan ve Kürk Mantolu Madonna’da Maria Puder rolündeki Tuba Ünsal.
İkisi de genç, ikisi de başarılı.
......................
Tuba Ünsal sahne âşığı...
İsrail güçlerinin sivil protestoculara gerçek mermi kullandığı Kudüs’teki elim ve kanlı müdahaleye karşı Türkiye “tavır önceliğini” sürdürüyor.
Dönem başkanı olarak Türkiye İstanbul’da İslam İşbirliği Konferansı’nı acil toplantıya çağırdı.
Toplantı sonrası için bildiri metni üzerinde de ağırlık koydu.
Ayrıca...
Yenikapı’da da “protesto mitingi” düzenledi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra 24 Haziran “Cumhur İttifakı” partilerinin genel başkanları Bahçeli ile Destici de katıldılar.
İstanbul dışından ve yurt dışından da katılımlarla görkemli bir miting...
Mesajın alınmasını temenni ederiz.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, meydanlarda, seçmenden “kampanya giderleri” için “katkı” istiyor.
“5 lira - 10 lira” diyor.
Ardından, “Seçim sonrası bu harcamaların hesabını vereceğim” diye ekliyor.
....................
Bülent Ecevit’i hatırlatan kasketli bir cumhurbaşkanı adayının meydanlarda bu katkı çağrısını “halkın içinden adam” algısı üreten bir strateji olarak da yorumlamıştım.
Fakat...
Beynimin kenarında küçük bir soru işareti de asılı kalmıştı.
“Hazineden büyük seçim katkısı alan, Türkiye’nin iki büyük partisinden biri, adayına acaba yeterince mali destek veremiyor mu?..”
Ramazanın Türkiye ve İslam âlemine hayırlı olmasını dileyerek başlayayım.
Ne yazık ki 700 bin Filistinlinin topraklarından koparıldığı “büyük felaketin” 70’inci yıl dönümüyle mübarek ramazanın ilk günü örtüştü.
Gösterilerde 62 Filistinli İsrail güçleri tarafından vurularak hayatını kaybetti.
3000’den fazla da yaralı var.
Yani...
Ramazan kan ve gözyaşıyla başladı.
***
Dün olayların daha da yükselişe geçeceği, gerilimin tırmanacağı tahmin ediliyordu.
ABD’nin İsrail’deki büyükelçiliğini Kudüs’e taşımak kararının ilk uygulama adımı dün atıldı.
ABD Büyükelçisi artık Kudüs’teki başkonsolosluk binasında görev yapacak.
Önümüzdeki süreçte Tel Aviv’deki diğer büyükelçilik diplomatları da Kudüs’e yerleşecek.
....................
Görkemli tören TV ekranlarında canlı yayındayken, Filistinliler de insan seli olarak akıyor, protesto gösterileri yapıyordu.
Şu satırlar yazılırken İsrail Silahlı Kuvvetleri’nin kullandığı gerçek mermilerle öldürülen Filistinli göstericilerin sayısı 50’yi aşmıştı. 2000’e yakın yaralı vardı.
Dünya kamuoyunda da Trump’ın bu “provokatif” tavrına tepkiler yoğun.
Elbette Yahudilerin iki bini aşkın yıldan sonra kendi vatanının, devletinin olması hakkıdır. Köklerinin olduğu coğrafyaya dönmüşlerdir. Orada