Televizyonda, Hizbullah vahşetine karşı tepkilerini "Bunları yakalayıp diri diri gömeceksin kardeşim. Boyunlarını kırıp, bacaklarından tavana asıp sallandıracaksın abicim" şeklinde gösteren "güzel insanlarımı" seyrederken nasıl tatlı tatlı çaldığını hiçbir zaman anlayamadığım telefon acı acı çaldı...
- Aloo ben Vecdi Sayar...
- Sen de mi abi yaaa?
- Yok lan korkma ben Kahpe Bizans'ı eleştirmiyicem. Sivil Anayasa yapıyoruz da...
- Cüneyt Arkın'dan izin aldınız mı?
- Onu hallettik. İş bi tek senin imzana kaldı... Bütün aydınlar imza verdi...
- E tamam işte benden niye imza istiyorsunuz?
- Hadi hadi uzatma da bas imzayı, seni de aydından saymışlar, pişman ettirme adamları... Kampanyanın adı "anayasamı istiyorum"...
- Eskisine alışmıştık abi. Yenisi ayağımızı vurmasın. Yani ayıptır söylemesi başımıza bir iş gelmesin...
- Bişey olmaaaz korkma... At imzanı...
- Ko ko ko ko korkudan diil abi. Atarım atmasına da, hazır bu kadar adam bir araya gelmişken bir tane de konut yapı kooperatifi kuralım diyorum...
- Niye?..
- İlerde başımız belaya girerse İbrahim abinin bir zamanlar yaptığı gibi yaparız. "Valla ben kooperatif için imza topluyorlar sanmıştım" deriz...
- Olmaz öyle saçma şey. Bu ülkeye sivil anayasa gerekiyor.
- Tamam işte abi. Eski anayasayı da siviller hazırlamıştı ona bakarsan.
- Hangi siviller?..
- Kenan Evren... Adamı general sanıyorduk ama bak ressammış meğer... Sen karpuz resmi yapmaya niyet edip. Hande Ataizi resmi yapan kaç ressam tanıyorsun?
- Oğlum uzatma da at şuraya imzanı işte, bize yeni bir anayasa lazım...
- Eskisini bi kaportacıya verip düzelttirirdik. Vecdi abi ya... Ne gerek var şimdi yenisine... İki taşınma bi yangın abi...
- Çünkü o anayasayı halk tartışmamıştı...
- E daha iyi ya. Bizim ahali anayasa yaparsa yemek yapmayan karısını pompalı tüfekle vuranlar ellerini kollarını sallayarak sokakta gezerler abi. Alkollü araba kullanmak suç olmaktan çıkar, herkes birbirine saldırır. Bir akşam ölürüz bizi kimse tutamaz, sen bile tutamazsın yıldızlar tutamaz abi...
- O kadar uzun boylu diil. Bizim halkımız iyiyi ve kötüyü ayırabilen bir halktır merak etme...
- Süleyman Demirel?.. Televole?.. Kekili?.. Hıncal Uluç?.. Erbakan?.. Reha Muhtar?.. Tülin Şahin?..
- Tamam tamam istemezsen atma... Biz de seni delikanlı sanmıştık...
- Delikanlılık mı? Atarım tabi abi atarım da başka kimler attı?..
- Herkes var işte...
- Emral attı mı?
- O kim yahu?
- Emrah'ın taklidi abi. Büyük Emrah...
- Hayır...
- Bak, herkes atmamış işte...
- Aman bee, kabahat seni arayanda zaten...
- İmza atarım ama bi şartım var. Adım Orhan Pamuk'tan önce yazılacak...
- Hey Allahım, isimler zaten alfabetik... Alfabet... Tamam tamam seninki önce yazılacak Sevgili Gani Müjde...
- O zaman gönder abi... Gönder ki memleket bir vatan evladının demokrasiye nasıl sahip çıktığını görsün...
Kekilli'nin tost - iti
* Benim şarkımı dinleyip intihar edenlerin gömüleceği "Kekilli mezarlığı" hizmete açılacak.
* Reha Muhtar'ın istediği yapılacak. Klibimde intihar çağrıştıran "güvercinlere yem verme" sahnesi kesilecek.
* Bundan sonra içinde ölüm geçen şarkılar yapılmayacak. Ağır yaralanma vakaları tercih edilecek.
* Bu şarkıdan sonra beni kimse tutamaz. Sen bile tutamazsın yıldızlar tutamaz.
Herkese teşekkürler
Başta sinemaları dolduran milyonlar dahil herkese teşekkür ediyorum.
Kahpe Bizans'la ilgili olumlu olumsuz görüşlerini belirten herkesin görüşlerini ve eleştirilerini çok ciddiye alıyorum. Atilla Dorsay, Ayça Atikoğlu, Alin Taşçıyan, Uğur Vardan, Duygu Asena, Tunca Aslan, Tuna Erdem, Mehmet Ali Birand, Ali Kırca, Hulki Cevizoğlu, Sevin Okyay, Ali Hakan, Mehmet Açar, Hıncal Uluç, Kenan Erçetingöz, Çiğdem Kömürcüoğlu, Erkan Aktuğ, Hızır Tüzel, Engin Ardıç, Savaş Kalafat, Burcu Erdener, Barış Bardakçı, Hakan Tiryaki gibi köşe yazarlarına ve uzun mücadelelerden sonra benimle röportaj yapma başarısını gösteren tüm gazeteci arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Yazdıkları her satırdan yararlanacağımdan kimsenin kuşkusu olmasın. Ama tabii bazı maddi hataları düzeltmek kaydıyla...
Engin Ardıç: Filmi beğenmeyen Engin Ardıç yazısının bir yerinde "keşke bu senaryoyu Lemancılar, hatta Fatih Solmaz yazsaydı" demiş... Son jenerikte açıkça görüldüğü gibi senaryo yazarlarından biri Leman dergisi yazarı Fatih Solmaz'dır. Senaryo danışmanı Can Barslan da Leman çizeridir. Senaryonun son ütücüsü Kemal Kenan Ergen ise halen Lemanyak'ta yazmaktadır. Ben de vakti zamanında o derginin kurucuları arasındaydım zaten...
Hıncal Uluç: Eleştirmenlerin berbat filmlere yıldızlar dağıttığını söyleyen Hıncal Abi "Bu filmi eleştirmenler beğendi" demiş. Allah yazdıysa bozsun... En yakın arkadaşım Ali Hakan'ın bile filme etmediği laf kalmadı Hıncal Abi. Yapma Allah aşkına...
Atilla Dorsay: "Eski Türk filmlerinde arkadan uçak geçince gülerdik ama bu filmde geçince gülemedik" demiş. Sevgili Atilla Abi hangi Türk filminde arkadan uçak geçtiğini biz hatırlamadık. Bunun tarafımızdan bulunmuş özgün bir espri olduğunu sanıyorduk... Değilmiş demek ki. Sevgilerimle...
Yazara E-Posta: g.mujde@milliyet.com.tr