Gani Müjde

Gani Müjde

-

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Basında ilk kez Saddam Hüseyin'in yazdığı aşk romanı....


       Biliyorsunuz Saddam Hüseyin aşk romanı yazmaya başlamış.
       Bunu öğrenir öğrenmez daktilo kılığına girerek Saddam Hüseyin'in sarayına sızdım ve yazdığı aşk romanını dünya basınından önce ele geçirdim. İşte romandan sahneler.
       ***
       Bağdat'a füze yağıyordu.
       Monika, Cihat'ın eline yapıştı... (Monika bildiğimiz Monika, Cihat ise Saddam'ın romandaki sahte adı) "Ya Cihat hadi artık tüyelim. Saksafoncu Amerikan emperyalizminin 20 megatonluk bombalarıyla bile bize ulaşamadığı sığınağa gidelim."
       "Sığınak değil Monika. Orası bizim aşk yuvamız. Ben sevdim mi tam severim gülüm."
       "Korkuyorum."
       "Korkma yanında ben varım."
       "Onun için korkuyorum ya Cihat. Yani sana birşey olacak diye."
       Cihat beresini düzeltti. Gözlerini gökyüzünden ayırmadan konuşmasını sürdürdü.
       "Sen hiç ateşböceği gördün mü Monika. Görmediysen gör diye söylüyorum. Bak işte ateş böcekleri de böyle şeyler. Çocukken onları kavanoza doldurur ampul yapardık."
       ***
       Kızın gözlerinden mermi gibi yaşlar akıyordu.
       Pimi çekilmiş bir bomba kadar sinirliydi Monika.
       "Sen benim kardeşlerimi nasıl öldürürsün Cihat."
       Cihat parmaklarını kütürdeterek sinirden sınır dikeni gibi olan Monika'nın saçlarını okşadı.
       "Bunların hepsini senin için yaptım gülüm senin için. Amerikalılar onları bana karşı kullanacaklardı. Belki de benim katilim olacaktı küçük kardeşlerin. Eğer onları öldürmeseydim sen benim gibi yüce bir insandan mahrum kalacaktın Monika..."
       Monika askeri kamuflaj kumaşından yapılma mendiline gözlerini sildi.
       "Seni seviyorum Hazreti Cihat."
       "Elbette seveceksin. Beni kim sevmez."
       ***
       Monika, Cihat'ın güçlü kaslara sahip dizlerine yatmıştı...
       Şöminedeki ateş bombalandığı gece alev alev yanan Tel - Aviv'e benziyordu.
       Cihat belindeki tabancasının emniyetini kapattı.
       Bu delikanlıların sevgilisine güzel cümleler kuracağı anlamına geliyordu Ortadoğu'da.
       "Sevgilim" diye başladı konuşmasına Cihat... "Pembe pancurlu camları kurşun geçirmez bir ev hayal ediyorum. Renk renk çiçekler ve bubi tuzakları ile dolu bahçesinde çocuklarımın özgürce koşacağı bir ev. Sağ kalanları çok severiz. Onları dost ve müttefik ülkelere eğitime göndeririz. Mutlu ve huzurlu bir yaşlılığımız olsun istemez misin?
       Monika havaya dikilen bir Scud füzesi gibi doğruldu. Gözleri ülkesini kaybeden Kuveyt Emiri gibi dolmuştu. Cihat'ın adaleli boynuna sarıldı.
       Korumalar Cihat'ı boğuyor sandıkları için Monika'yı kurşun yağmuruna tuttular.
       Cihat da korumaları kurşun yağmuruna tuttu.
       Tabancasını beline koyarken nisan yağmurlarının ne kadar kısa sürdüğünü düşündü Cihat.
       Burnunu karıştırarak saraya yürüdü. (Devamı Var)

Nazmiye Demirel’in tost - iti

     
  • Süleyman Bey çok üzgün. Güniz Sokak'taki köşkün adı Çankaya Köşkü olarak değiştirilecek.
  • Evin çeşitli yerlerine bando yerleştirilecek... Süleyman Bey'in güne Çankaya'daki gibi başlaması sağlanacak.
  • Evin bahçesine Mesut Yılmaz'ı ve Recai Kutan'ı kokusundan tanıyıp ısıracak köpekler yerleştirilecek.
  • Bahçeye çiçek ekilecek. Bu çiçeklere Yağlı Mesut, Recai menekşe ve Tansu patı isimleri verilecek. Çiçekler asla sulanmayacak...



    Yazara E-Posta: g.mujde@milliyet.com.tr