İslamcı örgüt nasıl çöktü?..

25 Ekim 1999


      15 ARALIK
       Adım Şahbaz. Bugün El Ahmet ve Vahap adlı arkadaşlarımla birlikte Hizbi Huzur örgütünü kurduk hamdolsun. Amacımız devletin ve Siyonistlerin başındakileri temizleyip bize inanlara güven ve moral vermek.
       İlk eylemimiz Tahran'da Necip ve Mohsen, Bağdat'tan El Şefik ve El Habib kardeşlerin isteği üzerine bugün gerçekleştirdik.
       Yarınki gazeteler hep bizden bahsedecek...
      16 ARALIK
       Sabah erken kalktık. El Ahmet gazeteleri getirdiğinde hepimiz şok olduk. Gazeteler ve köşe yazarları söz birliği etmişçesine "terörden medet uman devletin içindeki bazı şer odaklarının bu cinayeti tezgahladığını" yazıyordu. Bizim örgütten bahseden bile yoktu.

Yazının Devamı

7.0 yetmedi mi?

18 Ekim 1999


       Bir hafta önce türban protestoları sırasında "7.4 yetmedi mi?" pankartını açan sevgili kardeşime seslenmek istiyorum bugün...
       20 bin insanın acısı ve cenazesi üzerine politika yapmaya kalkan "o güzel insana" bir çift sorum var.
       Ey mantosu uzun, aklı kısa kardeşim benim.
       7.0 yetmedi mi?
       * * *
       SENİN okuduğun gazeteler yazdı mı bilmiyorum ama Amerika'nın, hani o gavur ve Hıristiyan Amerika Birleşik Devletleri'nin, hani o Siyonistlerle iş birliği yaptığı için her yerde bayrağını yaktığınız ABD'nin Los Angeles şehrinde 7.0 büyüklüğünde bir deprem oldu bacım...

Yazının Devamı

Sibel Can'a hisarbuselik makamlar

11 Ekim 1999


       Kandilli Rasathane Müdürlüğü:
       Türkiye'nin en seksi erkeği seçilen A nokta Mete Işıkara eğer bu görevi yapabiliyorsa, Türkiye'nin en seksi kadını olan Sibel Can niye yapamasın?
       Üstelik Sibel Can depremler konusunda çok tecrübelidir.
       Hayır yani deprem bölgesinde yaşıyor ya onun için bi yerde...

Fenerbahçe Kulübü Başkanlığı
       Bu makama kim gelirse gelsin taraftar bir süre sonra "Ali Şen başkan, Fenerbahçe şampiyon" diye bağırmaya başlıyor. Takımda ahenk bozuluyor, huzur ve goller peş peşe kaçıyor, takım şampiyonluktan oluyor. Fenerbahçe seyircisinin öncelikle bu talebini kesmek gerekir. İşte bunun için "Sibel Can başkan, Fenerbahçe şampiyon" iyi bir formül. Sibel Can Fener'e başkan olsun, Hıncal Uluç bile takım değiştirip Fenerli olmazsa adam değilim.

Yazının Devamı

Yaktın bizi Ecevit...

4 Ekim 1999


       Gazetelerde şu fotoğrafı görüp siz de kahroldunuz tabii...
       Olacak şey değil.
       Koskoca Cumhuriyetimizin Başbakanı Ecevit, 3. sınıf saksofoncu Clinton önünde depremde inşaatları yerle bir olmuş Veli G"çer gibi el pençe divan duruyor.
       Clinton ise Kızılay padişahı Kemal Demir gibi rahaaat.
       Koltuğun kenarına oturmuş "paran kadar konuş abi" diyor sanki...
       * * *

Yazının Devamı

Yağ satanist, bal satanist, ustam öldü ben satanist...

27 Eylül 1999


       KAPI - Tık tık...
       KOMİSER - Giiir...
       HAYDAR - Amirim emriniz üzere bütün siyah giyenleri dopladık amirim. İzin verin şu zopaylan hepsinin içindeki şeytanı çıkartayım amirim.
       KOMİSER - Höst lan olmaz... Mevzuat gereği önce sorgulamamız lazım. Sonra istersen şeytanın bacağını kırarsın... He he he... Al şunları içeri.
       HAYDAR - Şşşt şeytancılar susun lan... Kimo diyom lan satanist göpekler... Siz ikiniz de gelin bakiyim.
       (İçeri siyah çarşaflı iki kadın girer...)

Yazının Devamı

Ayşe tatilde, Işıkara maçta...

20 Eylül 1999


       Mete Işıkara'yı tanımıyordum. İlk depremden sonra bir cümlesi ile halkı dolayısıyla beni de sokağa döktüğünü biliyorum sadece. Park Orman'da arabamın içinde yatarken "Ah ulan A. Mete Işakara ah. Eğer bu gece deprem olmazsa ben yarın gece nerede ve kiminle yatacağımı çok iyi biliyorum" dediğimi hatırlıyorum sadece.
       Bir de artçı şoktan sonra en yetkili ağız olarak yaptığı basın toplantısında depremin şiddeti kaç Hocam diyenlere. "Valla sandalyenin altından şööyle bir vurdu. Epey de sürdü. Değil mi çocuklar?" diye cevap verişinden.
       Sette çalışırken deprem olmuştu ve ben hassas kıçımın sayesinde 5.8'i bilmişken Hoca onca alete rağmen cevap veremiyordu.
       Neyse efendim depremin ertesi günü evinden ayrılan ve bir daha da evine dönmeyen Hoca'yı bazı gazetelerin geri döndürme çabaları sürerken Hoca da bedava biletlerle maça ve sinemaya gitmeye devam ediyor. Ve Hoca'ya her gittiği yerde büyük alaka var. En seksi erkek seçildi bile...
       * * *
      

Yazının Devamı

Hayat devam ediyor

13 Eylül 1999


       * Doğu'da devlet hastanelerinden birinde mecburi hizmetini yapan bir doktorun başından geçer olay.
       Doktorumuz jinekologdur...
       Bir gün içeri çarşaflı bir kadın ve kocası gelir...
       Adam "karımın bir şikayeti var" deyip çıkar dışarı...
       Doktor kadına uzanmasını söyler ve norma muayenesini yapar.
       Muayene bittikten sonra da hastanın SSK'lı olduğunu düşünerek sevk kağıdının olup olmadığını sorar ve "Sevk aldın mı?" der.

Yazının Devamı

Enkaz altından çıkartılan deprem diyalogları

6 Eylül 1999


       Deprem bitti.
       Gidenleri kalbimize, acılarımızı toprağa gömdük artık.
       O 45 saniyeden geriye kulaklarımda yüzlerce diyalog kaldı sadece.
       Bir de geceleri karanlıkta yatamama korkusu...
       İşte aslı astarı olmayan söylentilerle dolu deprem diyalogları...
       * * *

Yazının Devamı