Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un son açıklamaları “feryat”, “çığlık” olarak değerlendirildi. Başbuğ, bir süredir “Bıçak kemiğe dayandı” mesajı veriyor.
Önce, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) de bir sabrı var” dedi. Sonra dozu biraz daha artırdı: “Sabrımız taşarsa...” diye konuştu.
Bu “görürsünüz” anlamı yüklü ifadeler, doğal olarak kuşku yarattı. Ve hak ettiği soruyla karşılaştı:
“Taşarsa ne yaparsınız?”
Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, bu soruyu yönelttiğinde Başbuğ’un yanıtı, “Bildiklerimizi açıklarız” oldu:
“Bizim elimizde de bilgiler var. Bütün olayların ve yapılanların arka planını biliyoruz. Sınır aşılırsa bildiklerimizi halkla paylaşmaya başlayacağız.”
Devlet adamlığı sınırı
“Niye açıklamıyorsunuz?” sorusu üzerine ise Başbuğ, “Birileri gereğini yapar diye susuyoruz, bekliyoruz” dedi. “Niye?” denilince de, “Çünkü ben devlet adamıyım. Devlet adamı gibi davranmam lazım. Devlete ve hukuka saygımız var ama bunun da bir sınırı var” karşılığını verdi.
Kuşkusuz, Başbuğ’un bu açıklamaları da yeni sorular ve yeni yanıtlar gerektiriyor.
Açıkla talebi
Başbuğ, bu sözleri sarf ettikten sonra doğal olarak, “Bildiklerini açıkla, niye saklıyorsun?” sorusuyla karşılaştı. “Bilgilerinizi veya belgelerinizi hangi ölçüye göre saklıyorsunuz, beklediğiniz nedir?” bir başka soru. Keza, “Devlet adamlığının sınırı nedir?” sorusunun da yanıtlanması gerekiyor. “Hangi sınır aşıldığında devlet adamlığı bir kenara bırakılabilir?” sorusu da var.
Özcan’ın yorumu
Genelkurmay Başkanı’nın açıklamalarına ilginç bir yorum Dr. Nihat Ali Özcan’dan geldi. Askeri konulardaki uzmanlığı ve Başbuğ’a yakınlığıyla bilinen Özcan, Genelkurmay Başkanı’nın, politik sonuç doğurabilecek, dengeleri bozabilecek bilgileri açıklamak zorunda kalabileceğini söyledi. Özcan, Başbuğ’un elinde, oturduğu makamdan dolayı farklı bilgiler bulunduğunu da ifade etti.
Özcan, Genelkurmay Başkanı’nın bazı bilgilere sahip olduğunu ifade etmekle kalmadı, “Bunların açıklanması politik sonuçlar yaratır ve dengeleri değiştirebilir” yorumu yaptı.
Anlaşılıyor ki, Dr. Özcan’ın bildikleri de var...
Püskürtme hamlesi
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un son çıkışlarını TSK’yı zor duruma düşüren bir “püskürtme hamlesi” olarak görebiliriz. Başbuğ’un açıklamalarında hangi adresi veya adresleri kastettiği anlaşılmıyor. Ama kuşkusuz Başbuğ biliyor. Yine kuşkusuz bu adres veya adresler, kendilerini biliyorlar ve mesajı aldılar.
Başbuğ, “Devam ederseniz biz de elimizdekileri açıklayacağız” hamlesini yaptı ve beklemeye geçti.
Satranç gibi
TSK’yı sıkıştıranlarla Genelkurmay Başkanı arasında bir satranç oynanıyor gibi. Başbuğ, ne zaman çıkış yapsa, karşılığında bir topar belge hamlesiyle karşılaştı.
Başbuğ’un ileri sürdüğü taş, “Ben de açıklarım” oldu.
Bakalım bu hamle, TSK’ya karşı harekâtı durdurmaya yetecek mi, yoksa, Başbuğ, yeni belgelerle mi karşılaşacak?
Karşılıklı meydan okumalar sürüyor.