Böyle gitmez

20 Aralık 2014

Görev Futbol Federasyonu’na düşüyor... Ne yapıp edecekler, Cuma günleri “haftanın açılış maçını” Fenerbahçe’ye vermeyecekler!..
Pazartesi falan oynasın. Hatta Salı. Mümkünse gece yarısı!..
Tatil arifesi morali bozuluyor futbol seyircisinin. Futbol günleri başlarken zevki kaçıyor. İnanın sonraki günlerde oynanan maçların seyircisi bile azalıyordur.

Kayserili cin gibi... Şehrine senede doksan dakika uğrasa da Fenerbahçe maçının futbolsuz olacağını anladı, muhasebesini yaptı, stadın çoğunu boş bıraktı.
Fenerbahçe seyircisi ise aralarında polis tamponuyla maç izledi iyi mi? Çünkü bu vatandaşlar ta Kayseri’ye gidip maçtan önce birbirlerini yedi.
Ne yapsınlar?.. Sahada heyecan yoksa kendi adrenalinlerini kendileri yaratıyorlar!

Evet, sahada ve tribünde çıta yerlerde Fenerbahçe’de...

Yazının Devamı

Yazık Galatasaray'a!

16 Aralık 2014

Dünyanın en kötü fikri, iflasın eşiğindeki Galatasaray’da “yeni bir cephe” açmaktı; onu da başardılar...
Adnan Polat’ı tahrik ve teşvik ederek “zorla” oyuna soktular!
“Günü kurtarmak için düşman yaratmayı” anlarım.
Lakin Galatasaray’a hizmet etmiş, bugün ayakta durma sebebi stadını hayata geçirmiş ve karşılığında sıra dışı saygısızlıklar görüp sessizce köşesine çekilmiş Adnan Polat için “asla affedilmemesi gerekir” ne demek?
Ne yapmış?
Onu yerin dibine sokmaya çalışarak yüceltmeye çalıştığınız Ünal Aysal’dan daha zararlı işler mi?
Çıktı açıkladı işte:

Yazının Devamı

Bir arpa boyu!

13 Aralık 2014

Biz yazıyoruz ama konu Fenerbahçe olunca okuyan olacak mı acaba?..
Baksanıza son şampiyonun cazibesine!
Cuma akşamı Süper Lig’deki en önemli maça çıkmış. Kadıköy’deki konforlu statta... Ertesi gün de tatil.
Kazansa maç fazlasıyla da olsa liderliğe yükselecek Fenerbahçe.
Kazanması ise en doğal hadise.
Eski Sivasspor’dan eser kalmamış. Üstelik dört önemli adamı da eksik. Gol ve futbol zevki garanti gibi; çünkü asla kapanmayan bir takım misafir.
Yani, Fenerbahçeliyim diyene ziyafet var Şükrü Saracoğlu Stadı’nda.

Yazının Devamı

'Üç büyük' ibret!

9 Aralık 2014

Ağzı olan konuşuyor... Teknik direktör futbolcuya, futbolcu tribüne, yönetici hepimize ayar veriyor.
Oysa “ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”!
Üç Büyükleri anlamak, üç büyüklerden mesaj almak isteyen yaptıklarına bakacak.
Dersler, ibretler, geleceğe ait işaretler hep orada...

BEŞİKTAŞ’I UÇURAN...

Beşiktaş mesela... Neden Barcelona gibi oynuyor?.. Neden herkes onu seviyor, ona saygı duyuyor?
Futbolun içinde olan “talih” unsurunun tamamı Beşiktaş’a karşı değil mi oysa?

Yazının Devamı

Yazık!

7 Aralık 2014

Büyük takımlar da gün gelir kötü oynar... Lakin “fırst class” Fenerbahçe “üçüncü sınıf kıytırık futbolunu” bu kadar istikrarlı bir şekilde sürdükçe, bize de eleştiride tekrar ve istikrar kalıyor ne yazık ki!
Hem de ilkokul üçüncü sınıfın anlayacağı dilde; açık açık:
Sizler; değerli futbolcular ve kıymetli teknik kadro... Üç puan aldınız ama fark etmez. Zaten bu performans hiçbir puanı hak etmez.
Puandan geçtik... Fenerbahçe’nin karizmasını çiziyorsunuz beyler.
Sınıf indiriyorsunuz.
Işığını kısıyorsunuz.

* * *

Evet, Fenerbahçe bu değil. Böyle olamaz ve “asla böyle kalamaz”.

Yazının Devamı

Terim'in hakkı Terim'e!

6 Aralık 2014

Hamza Hamzaoğlu Galatasaray’a transfer oldu, herkes hesabını Fatih Terim’e sordu.
Neden?..
Çünkü Hamzaoğlu “Terim’in kanatları altındaki adam”.
Terim “imparator” ise, almış “prens” yapmış işte... Zamanı gelince tahta geçsin diye!
Hamzaoğlu’nu Galatasaray’a alanlara gelince... Hepsi Terim’in eski yol arkadaşı ve yakın dostu.
Yani, tekmili birden, reyting vaat eden konu...

Acaba “Hocanız Hamzaoğlu olsun” diye Terim mi ikna etmişti Galatasaray yönetimini?

Yazının Devamı

Judocu Aziz Yıldırım!..

2 Aralık 2014

Aziz Yıldırım’ı seven, arkasından giden Fenerbahçeliler “Bir Milyon Üye” projesine sahip çıkmaya hazırdı zaten.
İlçelere kadar uzanan sarı-lacivert kucaklaşma, dayanışma vardı.
Geriye, kulüple değil ama Aziz Yıldırım’la sorunu olanlar kalmıştı.
Çok doğaldı onaltı senedir başkan olan bir insanı sevenler kadar sevmeyenler olması... Düşünsenize bir futbolcunun gelmesi veya gitmesi bile onbinleri kızdırmaya/küstürmeye yeterliydi futbol ikliminde.
Yıldırım’ın kulüp ve takım için sayısız hamlesi, kim bilir kaç kişinin hoşuna gitmemişti bunca yıldır.
Aslında bu “iktidar yıpranması” diye adlandırılır...
Umurunda mıydı peki Aziz Bey’in?

Yazının Devamı

Uskumru ve çiroz!

1 Aralık 2014

Biz size “şampiyon olamazsınız” demiyoruz ki!.. Olursunuz... Kupa, para Avrupa; hepsine kavuşursunuz...
Ama, bırakın “yoktan var etmeyi”, eldeki malzemeyi bile değerlendiremeyen bu oyun tarzıyla, kendinizi de tribünleri de kurutursunuz.
Taze uskumru ile çiroz farkı yani!
Özsuyunu uçuruyorsunuz Fenerbahçe’nin. Lezzetine limon sıkıyorsunuz.
Enerjinizi, potansiyelinizi bile değerlendiremiyorsunuz vesselam.
İşin acıklı tarafı nedir biliyor musunuz?.. Fenerbahçe’nin “uğraşıp yapamaması”.
Evet... Kaytaran yok Fenerbahçe’de. Kötü niyetli olan, koşmayan yok.

Yazının Devamı