Düşünenlerin Düşüncesi

Düşünenlerin Düşüncesi

dusunce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Prof. Dr. Raşit UYSAL
1961 yılında Kuşadası’ nda doğdu. İlk öğrenimini Kuşadası Yeniköy İlkokulu’nda, ortaöğrenimini İzmir Güzelyalı Ortaokulu’nda, liseyi İzmir İnönü Lisesi’nde tamamladı. 1984 yılında Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ürünleri Teknolojisi Bölümü’nden mezun oldu. 1987 yılında Ege Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Süt Teknolojisi A.B.D.’dan yüksek lisans, 1993 yılında aynı A.B.D.’da doktora eğitimini tamamladı. 1993 yılında Yardımcı Doçent, 1996 yılında Doçent, 2003 yılında Profesör unvanını aldı. Halen Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışan Prof. Dr. Harun Uysal evli ve iki çocuk babasıdır.

Gelişmiş ülkeler 5 Haziran 1972’de İsveç’in Stockholm şehrinde çevre konusunu tartışmak üzere buluşuyorlar. Buluşma tarihi, Dünya Çevre Günü olarak ilan ediliyor. 113 ülkenin katıldığı bu toplantıda, insan yaşamlarının iyi bir düzeyde sürdürebilmeleri için gereksinim duydukları doğal kaynakları yenilenebilir biçimde, gelecek kuşakları da düşünerek kullanmaları kararı alınıyor.
Ve bu bağlamda, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) kurularak çevre konusunda uluslararası işbirliğine öncülük etme görevi bu örgüte devrediliyor.
Bu tarihten itibaren her yıl 5 Haziran’da çevre günü çeşitli etkinlikler düzenlenerek kutlanıyor.

Her taraf delik deşik
Bu kutlamaları önemsemekle birlikte...
Soruyorum kutlanacak hangi çevre kaldı?
Hâla petrol, doğalgaz gibi kirli enerjiyle tükettiğimiz mi?
Nükleer santrallerle yıkımına hazırladığımız mı?
HES’lerle biyolojik çeşitliliğini yok ettiğimiz mi?
Maden yasasıyla her tarafını delik deşik ettiğimiz mi?
Ev, apartman, gökdelen yaparak ranta açtığımız mı?
Fütursuzca ilaç kullanıp kirlettiğimiz mi?
Hor kullandığımız mı?
Yıktığımız mı?
Yaktığımız mı?
Yok ettiğimiz mi?
Kıssadan hisse...
Anayasanın 56. maddesi; “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir” der.
Bir de...
İnsanlık yenilenebilir enerji konusunda ülkeler arasında bir rekabet beklerken, bu petrol, doğalgaz, nükleer derken şimdi de kaya gazında oluyor.
Yani arsız ülkeler, ne Çernobil’den, ne Fukuşima’dan ne sellerden ne de küresel ısınma sonucu insanların ölümlerinden etkileniyorlar. Onları ilgilendiren tek şey para ile sağlanan güç. Bu gücün kefene sarılınca bittiğini de biliyorlar ama bilmezlikten geliyorlar.
Bu gidişle de paranın yenmeyeceğini asla anlayamayacaklar.
Bunu anlayanlar da şu anda Taksim’de ve ülkede Taksim’e dönen birçok alanda.
Bu duygularla “Dünya Çevre Gününüzü” kutlarım.