Doç. Dr. Metin Şenbil
1995 yılında ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nden mezun oldu. 1998 yılında aynı bölümde yüksek lisans derecesini aldı. 2003 yılında Kyoto Üniversitesi’nden kentsel ulaşım alanında doktora unvanına hak kazandı. 2008 yılına kadar Hiroşima Üniversitesi’nde çalıştı. Halen Gazi Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.
Yeni anayasa tartışmaları ile dolu gündemimizde yerel yönetimler de önemli bir yer tutmalıdır. Lakin görünen o ki yerel yönetimler, yerellik ve yerelin matematiği üzerine çok az konuşulmakta, yazılıp, çizilmektedir. Oysa yakın çevremizin nerede ise tamamı ile bağlı olduğu birimler yerel yönetimlerdir. Sokakta ilk karşılaştığınız kaldırım, ağaç, yorulduğunuzda gözlerinizin aradığı bank, beklerken oflayıp pofladığınız, günün en zor geçen zaman aralığı ile özdeş toplu taşım aracı, su, kanalizasyon, park, daha aklımıza gelmeyen bir sürü hizmetin üretim yeri hizmet bakımından bize en yakın olan belediyelerdir. Peki, gerçekte öyle midir? Pek de değil aslında.
Mutlat vesayet
Örneğin büyükşehir belediyelerini alalım. Yerel hizmetlerde etkinlik adına çıkarılan büyükşehirler merkezden bağımsız “dükalıklar” halini almış altındaki belediyeler üzerinde etkinlik adına “mutlak vesayet” kurmuşlardır. Büyükşehirler altında, yerelliğin temelinde yer alması gereken demokratiklik, çoğulculuk katılım, vatandaş denetimi gibi kurumlar ise göz ardı edilmiş ya da “kozmetik ürünlerinden” farksızlaştırılmıştır.
Oysa büyükşehir örgütlenmelerinde ilçe esas belediye, üst kademe büyükşehir belediyesi de tamamlayıcı belediye olarak düşünülmelidir. Esas hizmetler yerelde üretilirken, ilçelerin oluşturduğu bütünün ortak ihtiyaçlarının da tamamlayıcı belediye tarafından görülmesi zaten mevcut düzenle aşağı yukarı aynıdır. Mevcut düzenden temel ayrıldığımız nokta ise bütünün ortak ihtiyaçlarının ölçek ve rasyonellik ile ilişkili olması nedeni ile tamamlayıcı belediyenin (yani büyükşehrin), esas belediyelerin gevşek bir koalisyonuna dayalı bir örgütlenme olmasına olan inancımızdır. Aslolan ilçe belediyesi olduğu için ilçe belediyelerinin üst örgütlenmesinin Avrupa Birliği örgütlenmesi gibi bir örgütlenmeye gitmesi mümkün müdür? Bir nevi analoji yaparak Avrupa Birliği örgütlenmesinin çeşitli özelliklerini ikili (metropolitan) belediye sistemine taşıdığımızda karşımıza nasıl bir düzen çıkar? Analoji ile şu noktalar öne çıkmaktadır:
* Demokrasi, katılım ve çoğulculuk temelinde örgütlenmesi, seçilmişlerin vatandaşlarca sıkı takibinin yapılabildiği esas belediye,
* Esas belediyelerin eşit katılım ile bir araya gelerek oluşturduğu Metropolitan Alan Konseyi,
* Esas belediye meclislerinin kendi aralarında yapacakları seçim ile yüzde 10 üyesinin Metropolitan Alan Meclisi’ne seçimi,
* Tamamlayıcı belediyenin iş ve işlemlerini yerine getirmek üzere Metropolitan Alan Komisyonu ve komisyon başkanı,
Aslolan ilçe meclisi
Bu sistemde temel alınması gereken dengelerin ve kontrol mekanizmalarını iyi kurgulanmasıdır. Aslolan ilçe meclisi iken, üst meclis ve seçilmişlerin geri çağırılması her zaman mümkün olabilmelidir. Seçilmiş ilçe belediye başkanlarının meclisleri lağv etmesi mümkün iken, bu belediye başkanının da seçimini gerektirmelidir. Tamamlayıcı belediyenin yapacağı iş ve işlemlerde oybirliği ve oyçokluğu ile çalışacak karar alma süreçleri açıkça tanımlanmalıdır.
Yetkili konsey
Metropolitan alan konseyinin alacağı kararların uygulaması ve konseyce kararlaştırılması gerekli politika alanlarının da belirlenmesi konularında metropolitan alan konseyinin yetkili kılınması uygun bir yaklaşım gibi gözüküyor. Metropolitan alan komisyonunun, planlama, altyapı, ulaşım, afet gibi metropolitan alan bütününü ilgilendiren konularda sürekli çalışma yapması yanında mümkün olan politika alanlarını belirlemesi ve sıkça toplanan konseyin alacağı kararların belirlenmesinde en önemli aktör olması sağlanmalıdır. Metropolitan alan komisyonu, merkezi hükümet nezdinde kurulu ulusal politikalar ile metropolitan alanı birleştirebilmeli, bunu esas belediye uygulamalarına da yansıtabilmelidir.
İl sınırlarına kadar genişlemiş büyükşehir örgütlenmesinin, yukarıda tanımlanan sistem ile işlememesi için bir neden yoktur; dahası gayet iyi bir il yönetim şekli olarak da kullanılabileceği açıktır.
İrtibat telefonumuz: 0212 337 92 23. Mail adresi:dsazak@milliyet.com.tr