Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu
1961 Trabzon doğumlu. Türk meteoroloji ve Afet Yönetimi Profesörü. 1980 İstanbul İnşaat Teknik Lisesi; 1984 İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Mezunu. Atmosfer Bilimleri konusunda 1987’de Master ve 1991’de doktorasını ABD’nin Missouri-Columbia Üniversitesi’nden aldı. Afet ve Acil Durum Yönetimi konusunda ABD’de FEMA, Japonya’da JICA ve İngiltere’nin Bournemouth Üniversitesi’nden çeşitli eğitimler ve sertifikalar aldı. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nde uzun yıllar Fakülte Yönetim Kurulu Üyeliği, Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanlığı ve İTÜ Afet Yönetim Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü yapmıştır.
ABD’de Boston Maratonu’nun bombalanmasıyla bağlantılı olduklarından şüphelen iki kişinin yakalanması için şehirde hayat durmuştu. Bunun için ne sokağa çıkma yasağı, ne de sıkıyönetim uygulandı. Uygulanan, yerinde-sığınak (shelter-in-place) ve kilitlen-yat (lockdown) standart operasyon prosedürleriydi. Farkındaysanız tamamen gönüllü olarak uygulanan bu davranış şekilleri ülkemizde bilinmiyor ve uygulanmıyor.
Halbuki artık her gün nerede patlayacağı belli olmayan bomba, deprem, vb., afetlerle karşı karşıyayız. Bazı duyarlı iş yerleri ve kurumlar kendilerine göre bir acil durum planı yapmaya çalışıyor ama içerik olarak yetersizler. Terör, deprem, yangın, vb. afetlerden korunmak için ülkemizde de en azından aşağıda kısaca açıklanan dört temel davranış şekli öğrenilip gerektiğinde tek tek veya birlikte uygulanabilmeli.
ÇÖK-KAPAN-TUTUN
Bu davranış şekli deprem, uçak kazası, bomba patlaması ve bomba tehdidi, yıldırım ve hortum için uygulanır. Zemin sarsılmaya başladığında veya yüksek sesli bir patlama duyulduğunda herkes bulunduğu yere uygun bir şekilde çök-kapan-tutun hareketini yapmalıdır.
Örneğin, deprem anında tamamen yıkılıp yassı kadayıf şeklini almayan binalarda ölüm ve yaralanmalara daha çok yapısal olmayan tehlikeler neden olmaktadır. Binalarımızın yüzde olarak çok büyük bir kısmının yassı kadayıf olmayacağı için yapısal olmayan risklerden korunmanın evrensel olarak kabul edilen tek davranış şekli “Çök-Kapan-Tutun”dur. Bu gün artık “Çök-Kapan-Tutun” öğretisi, başta deprem, hortum, yıldırım olmak üzere bir çok afetten korunmak için halka tavsiye edilmekte ve yaygın bir şekilde tüm Dünya’da öğretilip tatbikatları yapılmaktadır.
YERİNDE SIĞINAK
Tehlikeli madde ve (kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer) KBRN sızıntı veya serpinti, duman, ateşli silah sesi, keskin nişancı tehlikesi veya şiddetli fırtınalarda uygulanır. Çevrenizde bir tehlikeli madde riski oluştuğunda: Dışarı çıkmanız söylenene kadar banyo, tuvalet gibi küçük mekanların içerisinde kalın ve içeride hava girişini ıslak havlu, koli bantları, vb. ile kesip güvenli bir sığınak oluşturup bekleyebilmelisiniz.
KİLİTLEN-YAT
Çevrede ateşli silah sesi duyulduğunda, şüpheli veya tehlikeli kişi ya da keskin nişancı riskleri ortaya çıktığında uygulanır. Örneğin, yakınlarda bir silah sesi duyulduğunda, “yere yatın” komutu verilir. Bunun ardından herkes düz yere veya zemine yatmalıdır. Bina içindeyseniz binanın ve/veya odanın kapısını içeriden kilitleyiniz. Aksi söylene kadar dışarı çıkmayınız. Eğer açık havada iseniz, emniyetli olarak önceden belirlenmiş olan yere gidilmelidir.
TAHLİYE
Yangın anı, deprem ve patlama sonrası, sel/su baskını öncesi ve anı; kimyasal kazalar, terör/bomba tehdidinde ve heyelan öncesinde bina ve /veya yerleşim birimlerinde içeriye ya da dışarıya doğru uygulanır. Asla kaçışma koşuşma şeklinde değil; eş sistemine dayalı belli düzen ve kurallarına göre yapılmalıdır.
Ülkemizde de yaşanan deprem, terör, vb. afetlerin yüzünden büyük zararlara uğrayıp telafi edilemez kayıplar veriyoruz. Bu nedenle artık bireysel güvenliğimizi ve şimdiye kadar yanlış ve doğru olduğuna inandığımız davranışlarımızı, planlarımızı, prosedürlerimizi sorgulamalı ve olaya daha bütüncül ve bilimsel bakabilmeliyiz. Dünyanın başka yerlerinde yaşanan afetlerden mutlaka dersler çıkartılabilmeli ve en azından dört temel davranış şeklini öğrenip, plan ve tatbikatlarla pekiştirmeliyiz.