Her mantıklı iş, istenilen sonuca ulaşamıyor.
Aliağa Organize Sanayi Bölgesi (ALOSBİ), bana göre bunun iyi örneğidir. Doğru bir yaklaşımla, doğru zamanda kuruldu.
10 milyon metrekarelik arazide, altyapıya milyonlarca lira harcandı.
Gezdiğim, gördüğüm için tanıklık ederim; Türkiye’de örnek bir altyapı galeri sistemi oluşturuldu.
Başlarda herşey iyi gitti.
Üst üste birkaç yatırım gelince, ‘yönetim’ de coştu. Yunanlı, Fransız yatırımcılar geldi, eller ovuşturuldu, helikopterlerle siyasiler ağırlandı!..
Ardından koca arazi, bıçak sırtı sessizliğe büründü.
* * *
Kimine göre teşvik avantajı yüzünden yatırımlar Manisa’ya kaydı. Kimine göre global kriz etkili oldu.
Çoğuna ve bana göre ise OSB yönetiminin altyapı yatırımlarını aşama aşama değil, bir anda ve yüksek maliyetlere yaptırması hataydı. Son model arabalar alındı, çok zengin bir OSB havası yaratıldı.
Sonuçta bugün 250 milyon TL’yi aşan borç ve bankaların hacizleriyle başa çıkılacak güç kalmadı.
HHH
Bankalar ve diğer alacaklılar, yatırım yapan firmaların OSB’ye dair tüm ödemelerine, aidatlarına el koydu. Bölgeye hatırı sayılır meblağlar ödeyerek gelen 30’a yakın sanayici şimdi diken üstünde. Hacizler nedeniyle, elektrik paralarını bile nereye yatıracaklarını şaşırdılar. Her an elektrik dahil, birçok hizmeti alamama ihtimalinden dolayı tedirginler.
Son olarak ALOSBİ’nin yeraltı yatırımlarını yapan, tanınmış işadamı Hamdi Akın’a ait Akfen Holding de taşeron şirketi aracılığı ile bölgeye yaklaşık 20 trilyonluk haciz gönderdi.
* * *
Yönetimin, ‘Bir çözüm bulacağız, arazilerimiz değerli, İngiliz-Hint gayrimenkul şirketi arazileri alacak’ gibi yaklaşımlarıyla da yıllarca vakit yitirilerek bugüne gelindi!
Gerçeklere, sorunlara dikkat çekenler susturulmaya çalışıldı. Bu arada Yönetim de mahkemelik oldu. Mahkeme yakında, 8 Şubat’ta.
* * *
Artık ateş topu, ALOSBİ’nin kurucu ortağı olan Ege Bölgesi Sanayi Odası’nın Başkanı Ender Yorgancılar’ın kucağında.
Kurtuluş için iki yol gözüküyor.
İlki; Sanayi Bakanlığı ya da OSB Genel Müdürlüğü’nün, bankaları, alacaklıları parsel satışına ikna etmesi, Bakanlığın da buraya “Kimya OSB” adı altında özel teşvikler vermesi.
Bir başka büyük beklenti daha var...
ALOSBİ yönetiminin dışında, tamamen EBSO muhataplığı içinde dikkat çekmeden, yeni bir çözüm üzerinde duruluyor.
Bir makro yatırımcı, tabir doğruysa kurtarıcı için kollar sıvandı.
* * *
Yıllarca ALOSBİ yönetiminin oyalamaları; sorun yumağını daha da büyütmekten başka işe yaramadı.
Bakalım bu kez gerçek çözüm, ne zaman gelecek ?