İzmir’le ilgili üzüldüğüm konulardan biri, dünyada fuarcılığın yeni başladığı yıllarda, uluslararası fuarcılığa evsahipliği yapmış, etle tırnakla üretilen ürünleri ilk sergileyen kent olarak bu alanda yıllar içinde yaşanan zaafiyettir. Her fırsatta da elimdeki kalem bu konuyu dile getirir.
Son yıllarda fuarcılıkla ilgili teselliyi ihtisas fuarlarında bulduk. Mermer Fuarı çok başarılı,If Weeding Gelinlik ve abiye fuarı büyüyor, şimdi bunlara yeni bir fuar daha ekleniyor. İzmir Auto Show Otomobil ve Hafif Ticari Araçlar Fuarı...
Sektörde olanlar, ‘Bu fuar eskiden de vardı’ diyecekler ki haklılar.
Auto Show eskiden vardı, 2008’den bu yana ise yapılmıyor. Ancak bu kez çok farklı olacak. Geçmişte satış beklentili büyük otomobil firmalarının yeterli ilgiyi göstermediği fuarı, üç yıl aradan sonra Ege Otomotiv Derneği (EGOD) 25-30 Ekim tarihlerinde düzenleyecek.
EGOD Başkanı Mustafa İduğ isabetli bir yaklaşımla fuarı yeniden canlandırırken, ilk kez otomotiv yan sanayini de bu fuar kapsamına aldı. İstanbul’dan gelecek 20 otomobil firmasının yanı sıra 40’a yakın yan sanayii firması da ürünlerini, çalışmalarını fuarda sergileme fırsatı bulacak.
İş garantisi fırsatı
Fuarın bu konsepte dönüştürülmesi çok doğru.
İzmir ve yanıbaşındaki Manisa, otomotiv yan sanayii alanında yalnızca bölge ve ülkenin değil, dünyanın da sayılı üretim merkezlerinden birisi.
Akü, jant, civata ve çeşitli donanımlar buradaki fabrikalarda üretilirken, Mercedes, BMW, Ford, Crysler, Opel gibi dünya devlerine doğrudan üretim yapıyorlar. Şimdi ilk kez bu güç fuarda sergilenmiş olacak. İduğ, fuarın başarılı olması için deyim yerindeyse olağanüstü çaba harcıyor. Yalnızca katılımcılara değil ziyaretçilere de cazip gelecek etkinlikler düzenleyecekler.
Yedek parça servis elemanlarından, ekspertizlere kadar fuarda görevliler olacak ve ikinci el araç satışı da gerçekleştirilecek.
İduğ, kuracakları masa ile gelenlerin arabalarının özelliklerini anlatacaklarını daha sonra bu özelliklere göre kendilerine bir fiyat çıkarılacağını ve fiyatta anlaşarak araç görüldükten sonra satışın da gerçekleştirileceğini söylüyor.
Fuarın bence önemli yanı, meslek lisesi mezunlarına iş konusunda fırsat yaratması.
Fuara gelen ve bir yıl boyunca işsiz olduğunu belgeleyen lise mezunlar buradaki standa başvuracaklar.
Fuarın ardından üç ay süreyle İşkur’un düzenleyeceği kursları başarıyla tamamlayan gençlerin yarısını EGOD üyeleri istihdam edecekler. Bu yolla fuar bir başka aktif sonuç daha yaratacak.
Ayrıca 1955’ten 1980’e kadar klasik otomobiller de fuara getirilirken, isteyen ziyaretçilere bu otomobillerle çekilen fotoğrafları ücretsiz verilecek. Tiyatro gösterileri, çocuklara hediyeler dağıtılması gibi etkinlikler de var ki, öncelikle fuar düzenlemenin stand açmaktan ibaret olmadığını yansıtıyor.
O nedenle bu fuarın ilgi göreceğine, sürdürülebilir hale geleceğine ve İzmir için büyük kazanç olacağına inancım tam...
Çinliler yatırım yaparsa çalışanlarına ne ücret verecek?
Ünlü oyun yazarı Samuel Beckett’ın “Godot’u beklerken diye bir oyunu vardır ve bizler de takılırız birbirimize “Sen daha çok Godot’u beklersin” diye.
Ne zaman ‘Çinliler İzmir’e yatırım yapacak’ haberleri gelse ben de bu duygu uyanıyor. Son olarak demiryolları ekipmanları üreticisi CSR Grubu’nu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu davet etti, onlar da ‘geleceğiz’ dediler.
İzmir ve diğer kentlerde çok sayıda raylı sistem yapılacağı düşünülürse bu o kadar da zayıf bir ihtimal değil. Ama benim merak ettiğim konu başka; ‘Çinliler burada yatırım yaptıklarında işçi ücretleri ne kadar olacak’ diye düşünmekten insan kendini alamıyor. Özellikle Çin’de ortalama işçi ücretlerinin hala 200 dolar civarında olduğunu düşünürsek.
Tabi, belki biraz daha beklersek, yakında bizde de emeği taşeronlaştırarak törpüleyen sistem Çinlilerin işini hayli kolaylaştırabilir!...