Ülkenin gündemine şu sıralar öncelikle döviz kurlarındaki artışların sanayi kesiminde yarattığı endişe damga vuruyor. İzmir’in gündemi ise baştan sona Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyonla dolu. Operasyon, İzmir’i derinden sarsmaya devam ediyor.
Kimi bu süreçte ortaya konulan iddiaların devamının geleceğini öne sürüyor, kimi de bugüne kadar açıklananların yalnızca “kamuyu zarara uğratma” davası olduğu yönünde iddialı.
Konu yasal boyutta ve elbette bu sürecin saygıyla izlenmesi gerekiyor.
Ama geçmişte de belediye ve şirketleri soruşturulmuş ancak bu soruşturmalar operasyona dönüştürülmemişti. Geçmişteki sorgulamaların yakın tanıklarından biri de eski başkanlardan Burhan Özfatura’dır.
* * *
Özfatura, 203 ayrı soruşturma gerçirdi ve beraaat aldı. Özfatura’ya kendi yaşadıklarıyla bugünkü sorgulamalar arasındaki farkı sordum; “Ben daha çok hukukun etkileniciliği açısından yargılandım. Ama bugüne benzeyen iddialar da oldu, örneğin şimdi İzelman’a ‘Neden ihaleleri sen aldın’ diye soruyorlar o zaman bana da ‘Neden Karşıyaka Katlı Otoparkı’nı sen yaptın, müteahhitlern önünü kestin’ diye dava açmışlardı” dedi ama özellikle başka bir noktaya işaret etti;
“Belediye şirketlerinde her zaman birşey bulabilirsiniz. Diğer belediyelere de baksalar benzer şeyler çıkar. Türkiye’de belediye şirketleri sorunlu işlerin de merkezi haline geldi. Çoğu şirket şeffaf yönetilmiyor.”
* * *
Ve Özfatura bana, basın danışmanı olarak beraber çalıştığımız yılları anımsattı: “Hatırlasana, şirket ihalelerine Meclis’teki dört partinin de temsilcisini koyuyorduk, hatta sen medya temsilcilerini özellikle arayıp ihalelere gelmelerini istiyordun. Meclis’de şirketler komisyonu kurmuştuk. Çünkü bu işlerde kasıt olmazsa bile hata olabilir.”
Son yıllarda büyükşehire bağlı şirketlerde bilanço mizanlarının verilmemesinin de sıkıntı yarattığına dikkat çekiyor eski Başkan ve “Kocaoğlu’na da şirketlerin şeffaf olmaları gerektiğini çok söyledim. Bizim zamanımızda kar eden şirketler astronomik zarar eder hale geldiler, belediye bütçesinden finanse edilerek yaşıyorlar. Şirketlerin yapıları hataya çok meyilli.” diyor.
Özetle Başkan Özfatura aşırı titizlenilmediği sürece, belediye şirketlerinde her zaman yasalara uygunluk anlamında sıkıntı olabileceğinin üzerinde duruyor.
Ancak bu kez bu soruşturmalar geçmişteki gibi, Başkan’a açılan davalar ve avukat takipleriyle işlemiyor.
Belediye çalışanları sabaha karşı evlerinden alınıyor.
Asıl sıkıntı ise adaletin hızlı çalışmamasında, masum olanların da bir süre tutuklu kalmalarında...
Büyük gözaltılarla içeri alınanların çoğunun serbest bırakılması, yedi ay önce tutuklananların da hala suçlarının sabitleşmemesi davaların üzerine soru işareti koydurmaya devam ediyor.