Büyük balığı Alaçatı tuttu

9 Ekim 2011

Hazırlıklarımız bir gün önceden tamamdı. Bizlere işdünyasının ünlü isimlerinin de katıldığı Uluslarası Balıkçılık Turnuvası’nın kuralları anlatıldı. Murat Eğriboz’un başında olduğu organizasyon ekibi kuralları bu yıl daha sıkı tutmuştu, kuralları tek tek açıkladılar; Beş kilonun altında tuttuğunuz balıkları denize atın, sekiz kilo üzerindeki balıklar dikkate alınacaktır. En büyük ve en çok balık tutan olmak üzere iki büyük kategoride yarışacaksınız vs. vs. Açıkçası kaptanımız hariç bizler çok da can kulağıyla dinlemedik.
İçinde yer aldığım ekip işin daha çok keyfinde olan ekipti.
İstemi- John Gürel’in Lady J teknesindeki ekiptendim ve bizim teknemiz böyle bir yarışma için pek favori de değildi, büyük kalıyordu.
Zaten John Hanım aklı İngiltere’den gelen kızında olduğu için ayrılmaya karar verdi, daha yarışın başında fire vermiştik. Biz böyleydik ama geri kalan 63 teknenin çoğu hırslı balıkçılarla doluydu. Özellikle İstanbul’dan yarışa katılanların gözlerinden hırs fışkırıyordu. Her teknenin dört olta atma zorunluluğu varken, onların teknelerinin dört yanı oltalarla doluydu.
Herhalde kurallara uymuşlardır!
Sabah saat 6.30’da çıpalar çekilmeye başlandı. ‘Yavaş

Yazının Devamı

Teğet geçecek ok halka battı

5 Ekim 2011

Eski Yunan’da ekonomi sözcüğünün kelime anlamı, bir evin mal varlığını yönetme sanatıydı.
O dönemde ilgi veya etki alanı bir evden ibaret olan ekonomi, bugün bütün dünyayı ilgilendirirken, sağlıklı kurulamayan ekonomik dengeler, çoğu evlerin yönetimini, şirket ya da ülke yönetimlerinden daha zor hale getirdi.
Eldeki kaynaklar geliştirilemeyip, yenisi eklenemediğinde, varolan kaynaklar ancak genel dengeler içerisinde yer değiştirir hale gelince, bu çarpık sistemlerden en çok dar ve orta gelirli kesim etkileniyor.
* * *
Son küresel kriz, Batılı ekonomiler açısından, yarattıkları büyük tahribatın ağır sorumluluğu altında, bir ‘kibir ve aç gözlülük’ kriziydi. Milyonlarca insan işsizler ordusuna katıldı.
3. yılını tamamlama noktasına gelen küresel krizde, gelinen noktanın derinleşip derinleşemeyeceği hala öngörülemezken biz tahminimizi hemen yaptık.
“Bu kez kriz, Türkiye’yi teğet bile geçmeyecek. “

Yazının Devamı

Sağlıkta sıkıntı dizboyunu aştı

2 Ekim 2011

Yakın arkadaşım bir hastanede başhekim yardımcısı. Bir başka arkadaşımın kritik doğumu için kendisine danıştığımda, açıkçası “Tam Gün Yasası”nın hastaneleri ne kadar vahim noktaya getirdiğini o gün net fark ettim.
Telefonda “Sakın bizim hastaneye gelmesin, güvenebileceğim doktorlar ayrılıyor, burada tam bir karmaşa var” diyordu.
Sağlık Bakanlığı yasayı 26 Ağustos tarihinde uygulamaya başladı. Yasa kamuda çalışan doktorların muayenehane açmalarını ve özel sağlık kuruluşlarında çalışmalarını engelleyor.
Bu yasaya geçiş, Türkiye genelinde sancılar doğrurken, ülkenin en büyük üniversite hastanelerinden ikisine sahip İzmir’de sıkıntı “vatandaşa eziyet” boyutuna ulaştı.
* * *
İki üniversite hastanesinin en üst yetkilileriyle görüştüm. Ege Üniversitesi Başhekimi Prof. Dr. Necil Kütükçüler ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tülay Canda’nın da sözlerinde gizleyemedikleri bir “tedirginlik” vardı.
Her iki hoca da işlerin aksamaması için olağanüstü çaba harcıyor, ancak bu sürecin nasıl gelişeceğinden emin değiller.

Yazının Devamı

İzmir yeni bir fuar yaratıyor

30 Eylül 2011

İzmir’le ilgili üzüldüğüm konulardan biri, dünyada fuarcılığın yeni başladığı yıllarda, uluslararası fuarcılığa evsahipliği yapmış, etle tırnakla üretilen ürünleri ilk sergileyen kent olarak bu alanda yıllar içinde yaşanan zaafiyettir. Her fırsatta da elimdeki kalem bu konuyu dile getirir.
Son yıllarda fuarcılıkla ilgili teselliyi ihtisas fuarlarında bulduk. Mermer Fuarı çok başarılı,If Weeding Gelinlik ve abiye fuarı büyüyor, şimdi bunlara yeni bir fuar daha ekleniyor. İzmir Auto Show Otomobil ve Hafif Ticari Araçlar Fuarı...
Sektörde olanlar, ‘Bu fuar eskiden de vardı’ diyecekler ki haklılar.
Auto Show eskiden vardı, 2008’den bu yana ise yapılmıyor. Ancak bu kez çok farklı olacak. Geçmişte satış beklentili büyük otomobil firmalarının yeterli ilgiyi göstermediği fuarı, üç yıl aradan sonra Ege Otomotiv Derneği (EGOD) 25-30 Ekim tarihlerinde düzenleyecek.
EGOD Başkanı Mustafa İduğ isabetli bir yaklaşımla fuarı yeniden canlandırırken, ilk kez otomotiv yan sanayini de bu fuar kapsamına aldı. İstanbul’dan gelecek 20 otomobil firmasının yanı sıra 40’a yakın yan sanayii firması da ürünlerini, çalışmalarını fuarda sergileme fırsatı bulacak.


Yazının Devamı

En büyük çılgınlık cari açık

28 Eylül 2011

Yazar Elif Şafak’ın kitabıyla hayatıma ilk kez girdi “Araf” kelimesi. Sonra da pek ayrılamaz oldum. Araf yani eşik, yani bir adım atsanız ya da bir adım ötesine geçilse herşeyin değişeceği yer.
Belki de o kadar alıştım ki, şimdi hangi açıdan baksam kendimizi “Araf”ta görüyorum. Ekonomide, iç siyasette, dış politikada bu böyle...
İşin kötüsü bu eşik, gelecek adına umuttan öte belirsizlik taşıyor. Kürt sorununu çözeceğiz derken, neredeyse her gün içimizi dağlayan şehit cenazeleri, karmaşık hale gelen doğu politikası ve dış politika sanırım bu duyguyu kabarttı.
Ekonomide ise küresel durgunluk baskılarının arttığı bir döneme girdik.
Türk ekonomisi, trilyonlarca doların dünyada serseri mayın gibi dolaştığı son yıllarda çarkları sıcak parayla döndürüyordu. Bu döngü, alınan bazı doğru kararlarla yavaşça kırılmaya başlamıştı ki; küresel kriz başını gösterdi ve bu kriz derinleşme eğiliminde. Yaşananlar, dış talepte büyük bir daralmaya işaret ederken, “Alternatif pazarlarlar bulalım, sıkıntıdan kurtulalım” ezberiyle hareket etmek artık yetmiyor. Dış pazar daraldıkça dünya ekonomisi en ucuza doğru kayıyor ve Türkiye aldığı önlemlere rağmen ithalat çığ gibi büyüyor.İhracat yüzde

Yazının Devamı

Kıbrıs’ta petrol var Ege’de yok

25 Eylül 2011

Daha çok ekonomi alanında yazan biri olarak, kabul ediyorum ki bu konunun ekonomiyle doğrudan ilgisi yok.
Ama şimdilik...
Olur da eğer sonuç alınırsa, Türkiye ekonomisine milyar dolarlar akacak!
Bu işin esprisi ama tüm ülkenin gözü, İzmir’den Kıbrıs sularına doğru yol alan Piri Reis araştırma gemimizdeyken doğrusu başka konuyla ilgilenmek içimden gelmedi.
Yıllardır İzmir körfezinde çamur araştırmaları yapan Piri Reis gemisi şimdi, İsrail ile Kıbrıs Rum Kesimi’nin Doğu Akdeniz’de petrol aramasına karşı Türkiye’nin misillemesinin sembolü oluyor.
Kimileri bu sembolu, Piri Reis gemisinin yaşından dolayı oldukça “sembolik” buluyor.
Akademik yaşamının büyük kısmı Piri Reis’le geçmiş, 33 yıl önce onu Almanya’dan Türkiye’ye getiren DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Prof. Hüseyin Avni Benli’yle detayları konuşmakta yarar var diyerek, enstitünün yolunu tuttum. “Bu çalışmalar biraz politik bizler politikadan anlamayız, sonra sorun olmasın” diyen Benli Hoca’yı ikna etmek pek kolay olmadı ama değdi, güzel bilgiler vrerdi.

Yazının Devamı

TÜNELİN HİKAYESİ

23 Eylül 2011

İzmir’e körfez ve metronun ardından gerçekleştirilecek en büyük yatırım olan Konak Tüneli’nin temeli bugün atılıyor.
Kuşkusuz tünel İzmir’in trafiğini büyük ölçüde rahatlatacak.
Bir süre önce biraz tesadüf daha çok da kuşku sayesinde, tünelle ilgili ilk bilgilere ulaşmış, bunu da gazetemizin manşetinde duyurmuştuk.
Açıkçası kuşku genel seçim öncesi ortaya saçılan çılgın projelere yönelikti.
Seçimde iş aş siyaset bir kenara bırakıldı, proje bombardımanıyla başımızı döndürdüler. Körfezin altından tünel geçecek, körfezin iki yakasını birleştirecek tüp geçit yapılacak, Karaburun yarımadasını ikiye bölünecek....
Birbirinden çıldırmış projeler!
Seçim bitti, İzmir normal haline döndü ve eğer bu projeler hayata geçecekse önce Karayolları Bölge Müdürü’nün bilmesi gerekmez miydi ?

Yazının Devamı

Dünyada en az su kullanan Cola fabrikası İzmir’de

21 Eylül 2011



Geçtiğimiz yıllarda Anadolu Endüstri Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan’la konuşmalarımız arasında sözleşmiştik.
İzmir’e geldiğinde Cola fabrikasını gezdirecek, ‘Amiral gemimiz’ dediği fabrikadaki yenilikleri gösterecekti. Olmadı, denk gelmedi.
Kısmet şimdiymiş...
Coca Cola yetkilileri bizleri bu fabrikaya kırdıkları bir dünya rekorunu aktarmak için misafir ettiler. İzmir fabrikası,1 litre içecek üretimi için dünya ortalaması olan 2,43 litrelik seviyeyi, 1.19 litre seviyesine kadar düşürmüş. Öyle ki, sistemin işleyişinden taviz vermeden altı sigma yöntemiyle yakaladıkları bu oran, hem Türkiye’deki hem dünyadaki Coca Cola fabrikalarında örnek olarak gösteriliyor.
* * *

Yazının Devamı