SINAV ÖNCESİ BESLENME ÖNERİLERİ

5 Haziran 2013

Haziran, öğrenciler için sınav ayı. Uzun zamandır çalıştıkları sınavlara girecekler ve belki de geleceklerini belirleyecek en önemli adımı atacaklar. Artık sakin olup, son günleri iyi değerlendirmek ve beslenmeye dikkat etmek gerekiyor


Başarılı performans için doğru beslenme çok önemli. Ayrıca doğru beslenmeyle yoğun stres, mide bulantısı, baş dönmesi, kilo alma ya da verme gibi sağlık sorunlarının önüne geçebilirsiniz. Bu dönemde 3 ana, 2-3 ara öğün şeklinde dengeli beslenme düzeni öneriyorum. Ara öğünlerde hem kan şekerinin ani iniş çıkışlarını hem de çocuğun dikkat dağınıklığını engelleyecek, stresi azaltacak gıdaları seçin.
Stresli sınav temposunda çocukların dikkatlerini rahat toparlamaları için vücudun ihtiyacı olan temel besin maddelerini seçmeleri önem taşıyor. Kan şekerini dengesizleştirecek kalorili, basit şekerli karbonhidratlardan uzak durmak ve su tüketimine önem vermek beslenmenin ilk sırasında alıyor. Hazırlık döneminde fazla miktarda basit şeker içeren gıda alımı, kan şekerinde ani yükselme ve düşme yaratarak dikkat dağınıklığı, konsantrasyon bozukluğu ve uyku halini beraberinde getirebilir.

Kahvaltı ve balık önemli
Kahvaltı yapmak, güne sağlıklı

Yazının Devamı

HAYATA KATKI SAĞLAYIN

2 Haziran 2013

Bugün sağlıklı ve dengeli beslenmeye eşlik eden, hayattan keyif almayı destekleyen iki konudan bahsedeceğim; düzenli egzersiz ve su içmek

Hayattan keyif almanın yollarını pek çok arkadaşıma sordum ve hepsinden farklı cevaplar aldım. Eğlenceli yaşam, huzurlu ve sağlıklı olmak, aileyle vakit geçirmek, seyahat, alışveriş ve kariyer odaklı cümleler duydum. Ancak ortak nokta şuydu, herkes daha iyisini istiyor, bunun için hedefi var.
Danışanlarımla yaptığım sohbetlerdeyse bakış açısı, büyük ihtimalle benden kaynaklı olarak farklıydı: “Biliyorum egzersiz yaparsam daha sağlıklı olurum”, “Kilo verirsem daha keyfili bir hayatım olacak”, “Kendimi değiştirmeyi istiyorum ama olmuyor” ve “Yemek yemeden hayattan keyif alınmaz.”

Günlük koşturma yoruyor
Günlük hayat, pek çoğumuz için sürekli bir yerlere ulaşmaya çalışarak geçiyor. Özellikle çalışan bireylerde düzensiz beslenme, evde ve işte günden güne artan stres, spordan uzak ve hareketsiz yaşam, sağlıksız bir hayat sürmemize neden oluyor. Sağlıklı ve dengeli beslenmenin öneminden sürekli bahsediyoruz ama bu konuda bireyin kendi kendini motive etmesi en önemlisi. Gözlemlerime göre, yapabilmek için ‘anlamak, inanmak ve kabul etmek’

Yazının Devamı

MASA BAŞI ÇALIŞANLARA BESLENME ÖNERiLERi

29 Mayıs 2013

Yoğunluk yüzünden öğünlerini masa başında yemek zorunda kalan çalışanlar; yetersiz beslenme, obezite ve diyet gibi hastalıklara yakalanıyor


“Bugün ne yesek?”, öğle saati yaklaşınca en yakınınızda oturan arkadaşınıza sık sorduğunuz sorulardan biri. Bir de uzun çalışma saatlerini masa başında oturarak geçiriyorsanız, yağlanıp göbekleniyorsunuz. Ofis çalışanlarında en çok görülen sağlık sorunları; obezite, insülin direnci-diyabet, kolesterol yüksekliği, hipertansiyon, kas-iskelet sistemi hastalıkları, bel fıtığı, D vitamini eksikliği, osteoporoz ve yetersiz beslenme.

Mönüyü önceden planlayın
Yiyeceğinizi daha önceden planlarsanız, sağlıklı hareket edersiniz. Örneğin öğle, sebze ağırlıklı beslenirken akşam, et yiyebilirsiniz. Besinleri tanımanız neyi, ne kadar yiyebileceğinizi belirlemeniz için çok önemli.

Yediğinizin farkında olun
Ofis çalışanlarının yaptığı en büyük hatalardan biri, çalışırken yemek yemek. Bu davranış biçimi, maalesef aldığınız kalori yeterli olsa bile sizi tam tatmin etmez. Yemek yemek için zaman ayırın ve oturarak yiyin. Sindirim ve tokluk hissi için yavaş yavaş tüketin ve iyi çiğneyin. Unutmayın ki, dünyayı kurtarmakla görevli gizli

Yazının Devamı

BEDENi VE RUHU ARINDIRMANIN YOLLARI

26 Mayıs 2013

Pazar keyfinizi yaparken elinize bir kağıt ve kalem alın. ‘Kendiniz için neyi daha iyi yapabilirsiniz?’ sorusuna hem beden hem zihin hem de ruh sağlığınız adına cevaplar bulmaya çalışın, arınmaya adım atın

Hayata keyifle bakmak, sevdiklerimizle uzun yılar sağlık, mutluluk ve huzur içinde yaşamak hepimizin hayali. Beden ve ruh sağlığının bir bütün olduğunu yıllardır sıkça söylerim. Beden ve ruhun tam doyup tatmin olması yani iyi beslenmesi çok önemli. Ruh ve beden detoksuyla ilgili farkındalık artıyor ve pek çok araştırmacı bu konuya artık daha fazla değiniyor. Sizler de bu bakış açısıyla hayatınızı gözden geçirmek için durup düşünmediyseniz şimdi tam zamanı.
* Hayatınızda sizi yoran ve üzen bir ilişki ya da arkadaş mı var?
* Önceliklerinizi sıralayın, ilk sırada değilseniz, sıralamayı değiştirin.
* Yeterince düşünüp dinlenme fırsatı bulabiliyor musunuz?
* Her gün kendinizi için küçücük de olsa bir şeyler yapma zamanınız oluyor mu?
* Kendinize verdiğiniz sözleri tutuyor musunuz?

Yazının Devamı

SİZ HANGİSİSİNİZ?

22 Mayıs 2013

Bugün Dünya Obezite Günü... Özel günler benim aklıma hep kutlamaları getiriyor ama bugün üzerinde önemle düşünülmesi gereken bir gün. Türkiye’de iki kişiden biri obez ya da fazla kilolu. Peki ya siz?

Her yerde obezite konusuna dikkat çekiliyor. Bakanlık düzeyinde uyarılar yapılıyor, uzmanlar bilgilendiriyor. Obezite artık Türkiye’nin, hatta dünyanın kâbusu halinde. Buna benzer yazıları sık sık okuduğunuzu, kamu spotlarını sürekli gördüğünüzün farkındayım. Belki de “Tamam biliyoruz” diyorsunuz ama maalesef bilmek yetmiyor, uygulamaya geçmek gerek. Ufak değişiklikler bile uzun dönemde ciddi faydalar yaratıyor.

Türkiye’de durum ürkütücü
Dünyada 1 milyar 600 milyon fazla kilolu var, bu kişilerin dörtte biri obez. Türkiye’de de durum maalesef kötüye gidiyor. Durumun ne kadar ürkütücü olduğunu Sağlık Bakanlığı’nın ‘Türkiye Beden Ağırlığı Algısı Araştırması’yla görebiliyoruz.
81 ilde 15 yaş ve üzeri 6 bin 82 kişiyle yapılan araştırmaya göre, her 10 kişiden beşinin fazla kilolu ya da obez olduğu belirlendi. Yakında siz de bu gruba katılabilirsiniz. Eğer batı tipi beslenme modellerini tercih edip, şeker, tuz, beyaz un aşırı nişastayı bırakmıyor; geleneksek sebze

Yazının Devamı

GENÇ KALMANIN SIRLARI

19 Mayıs 2013

Genç kalmak istiyorsanız yaşam şeklinizi değiştirip, sağlıklı beslenmeniz, bol bol su içmeniz ve egzersiz yapmanız gerekiyor. Yani hayatı dolu dolu hissetmek elinizde!

Geçen gün sahilde bir kafede otururken önümden çok tatlı, orta yaşlı, koşu yapan bir çift geçti. Sonra, “Acaba onlar mı yoksa ben mi daha gencim?” diye düşünmeden edemedim. Hiç kimse yaşlanacağını, daha doğrusu yaş alacağını düşünmüyor. Hayatımız boyunca 20’li ya da 30’lu yaşlarımızda olduğumuz gibi, sürekli hareket eden, oradan oraya koşturan, üreten insanlar olarak kalacağımızı sanıyoruz. Aslında kalabiliriz de...
80 yaşımızda da hâlâ üreterek hayata bir şeyler katabiliriz. Bunun için yapmamız gereken en önemli şey, yaşadığımız anların kıymetini bilip bedenimize ve ruhumuza iyi davranmak, sağlıklı yaş almak. Dünyada yüz binlerce insan 100 yaşını geçti. Ortak özellikleri fazla kilolalarının olmaması, genelde doğdukları coğrafyada yaşamaları, günlük yaşam aktivitelerinin iyi olması ve hayata gülerek bakmaları diyebiliriz.

Kendinizi kayıt altına alın
Büyüme, gelişme, sağlıklı ve üretken olarak uzun yaşama için besinleri yeterli miktarda aldığımızda dengeli beslenmiş oluyoruz. Sebze ve meyvelerin,

Yazının Devamı

‘BÖLGESEL ZAYIFLAMA’ BiR ŞEHiR EFSANESiDiR

15 Mayıs 2013

Yaz yaklaşıyor. Herkesi bir telaş sardı. Kilo vermenin kolay yolları, yeni formüller, hatta sihirli içecekler konuşuluyor. Sezon modası gibi her yıl yeni bir yöntem uydurulmaya çalışılıyor. Ne büyük hata, yıllardır söylüyorum: “Sağlıkta sezon olmaz!”
Maalesef beslenme bilimi, estetik tuzakların kıyısında sürekli dayak yiyor, biz bir avuç gerçek diyetisyen ve uzman, bu sahtecilikle baş etmeye çalışıyoruz.
Dışarıda yemek yerken yan masamda oturanlar veya danışanlarımız ya da yürüyüş yaparken karşılaştığım herkes aynı ruh hali içinde. Hep birlikte kış boyu alınan fazla kiloları eritmek için kolları sıvamış durumdalar. Size bölgesel zayıflamayla ilgili çok önemli bir sır vereceğim: Ne yazık ki böyle bir şey yok. Bölgesel zayıflama bir şehir efsanesidir.
Üzgünüm büyük armut kilo verince küçük armut aynı şekilde büyük elma kilo verinde küçük elma olur; sadece diyet yaparak bunu değiştiremezsiniz. İlaç ve kremlerle bölgesel yağlarınızı sihirli bir şekilde yok edemezsiniz.
Biz yiyeceklere adres veremeyiz, hangi bölgedeki depo yağların yakılacağına genetik şifreniz karar verir. Bu yüzden bölgesel zayıflama tuzaklarına düşmeyin. Sadece kalça eriten diyet veya sadece göbeği yakan

Yazının Devamı

BUGÜN KAHVALTIYI SİZ HAZIRLAYIN

12 Mayıs 2013

Annelerimiz, koruyucu bir güç gibi hep bizim için en iyisini istedi ve yedirdi. Hadi bugün annenize bir kahvaltı sofrası hazırlayın. Sofrada neler mi olsun?

Sabah gözünüzü açıyorsunuz, içeriden kızarmış ekmek ve sıcak hamur kokusu geliyor. Hemen annenizin pazar kahvaltısı için işe koyulduğunu anlıyorsunuz. Yataktan apar topar kalkıp, elinizi yüzünüzü yıkamadan mutfağa yöneliyorsunuz, “Bakalım annem, bu sabah neler döktürmüş?” diyerek. Çünkü biliyorsunuz ki, pazar kahvaltılarının yerini hiçbir şey doldurmuyor. Anne şefkatiyle hazırlanmış bir sofrada, hafta boyunca birbirini göremeyen aile fertlerinin muhabbet edip, eğlenip gülmesi hiçbir şeyle değiştirilemez.

‘Diloş’un en sevdikleri
Ben, ailemin yaşadığı Mersin’e ancak birkaç ayda bir gidebildiğim için bu sofralar benim için daha da özel ve kıymetli. En güzeli de o evde, annemin yanında hep o küçük kızım: “Diloş.” Diloş, el açması hamurdan yapılan ve genelde peynirli veya patatesli olan ‘sıkma’yı çok seviyor. Bu yüzden sıkma, sofranın en kıymetlisi olarak havluya sarılmış beni bekliyor.
Biraz şımarıp tam sofradan bir şey almaya yeltenirken elinizde annenizin eli bitiyor, “Önce elini yüzünü yıka” diye uyarıyor. Muzur

Yazının Devamı