Yeni yılın ilk yazısını, 2022'de 'izlenecek işler listesine' ayırmaya karar verdim. Şüphesiz listeye yıl içinde başka başlıklar da eklenecek. Ancak yenileri olmadan da, önümüzde hayli uzun ve dikkat gerektiren konu başlıkları var. O nedenle en iyisi öne çıkanları aktarmak.
Ekonomide sürprizli gündem beklentisi
2021'i pandemi yorgunluğu yılı olarak tanımlamak mümkün. Sağlık endişesi ve kısıtlamaların yarattığı bıkkınlığın üzerine ekonomik kaygıların eklenmesi, özellikle dar ve orta gelirliler ile bazı meslek grupları açısından katlanılması zorlu bir durum ortaya çıkardı. 2022'nin dolayısıyla en çok konuşulan, tartışılan başlığı öncelikle, geçim derdine bağlı olarak ekonomideki gelişmeler olacak.
Hükümetin memur ve emekli aylıklarında da asgari ücrettekine benzer bir artışa gitmesinin yanı sıra, 3600 ek gösterge gibi, bazı meslek kollarının talep ettiği konulardaki kararları yakın takipte olacak. Elbette, seçime doğru yol alınan bir ortamda, iktidarın toplumsal desteği artırmaya dönük, kimisi sürpriz olabilecek başka bazı adımlar atabileceği beklentisi de mevcut.
Dış politikada 'normalleşme' takibi
2022'de dış politikada bir kaç farklı dosyadaki 'normalleşme' adımlarını ve bunların olası sonuçlarını takip edeceğiz. Ermenistan, Mısır, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile 2021'de başlayan normalleşme adımlarının nasıl bir tempo ve takvimde, ne kadar ilerleyeceği rutin iş planı içinde. Örneğin Ermenistan dosyasında, iki ülkenin özel temsilcilerinin hemen bu ay ilk yüz yüze görüşmeyi gerçekleştirmesi beklenirken, Mısır ile ilişkilerde daha zamana yayılan bir düzelme olabileceği konuşuluyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şubat ayında BAE'ne ziyareti takvimlere not edildi bile. Bunların altına ABD, AB, Suudi Arabistan ve Suriye'yi de ayrı başlıklar olarak eklemek gerek. ABD ile yeni F 16 alımı ve modernizasyonu konusunda planlı görüşmelerin takibinden tutun da, Halkbank davasına, oradan Osman Kavala davasına kadar uzanan farklı kapsam ve çeşitlilikte bir çok konu izleme başlıkları arasında olacak.
Davalar ve sonuçları
Kavala Davası kadar HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın davası ve HDP'nin kapatılması istemiyle açılan dava da, dış politikada Türkiye'ye karşı gösterilecek tavra etkileri olacak konular. Bunun bir örneği '10 büyükelçi krizi'nde görüldü. Şubat ayında yapılacak Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısında Türkiye'ye karşı işletilecek yaptırım sürecinin akıbetini, 17 Ocak'taki Kavala duruşmasının etkileyeceği konusunda genel bir kanaat var. Ankara'da, HDP'nin kapatılması davasına ilişkin olarak da, 'Mahkeme ne karar verir?' kadar 'Mahkeme seçime kadar karar verir mi?' sorusuna da yanıt aranıyor.
Anayasa değişikliğinin akıbeti, seçim barajının yüzde 7'ye inip inmeyeceği, ittifakların geleceği, cumhurbaşkanı adayları gibi konuları eklemeden bile listenin hayli uzun olduğu eminim dikkati çekmiştir.