Plajlarda son durum

İstanbul gece hayatının önde gelenleri bir doğum günü kutlaması vesilesiyle Bomontiada’da Kiva’da bir masa etrafında toplanmış. Masada işletmeciler, müdavimler, DJ’ler var. Durum böyle olunca, söz ister istemez Bodrum-Çeşme gelişmelerine geliyor. Her yazın hararetli tartışması “Bodrum mu, Çeşme mi?” son yıllarda Yalıkavak ve Alaçatı üzerinden yapılıyor. İstanbullular Alaçatı’yı keşfettiğinden beri böyle en azından. Yine de artık durum farklı, Bodrum’a giden mutlaka Çeşme’ye de gidiyor bir hafta sonu. Ama kim nereye giderse gitsin, herkesin aklı diğerinde kalıyor.

Peki bu yaz hangi plajlar öne çıkacak, kimler hangi beach’lerde boy gösterecek? Bodrum’la başlıyoruz. Bodrum, Alaçatı’nın yükselişiyle kan kaybetti. Bunu baştan kabul etmek lazım. Daha sonra Yalıkavak Marina’da yeni açılan sonsuz mekanla Türkbükü de gözden düştü. Ama Bodrum’un farkı, Bodrum’da herkesin yaşadığı ayrı bir Bodrum olması. Ayrıca Amanrüya, Mandarin Oriental, Nikki Beach, Blue Marlin, Zuma, Four Seasons gibi uluslararası markalardan sonra Banyan Tree ve Six Senses markaları da Bodrum’a çıkarma yaptı.

Bodrum klasikleri ve yeniler

İstanbul eğlencesi isteyene Hazine: Bu yaz Bodrum’daki en büyük yenilik, Cihangir’deki Hazine’nin Bodrum’a yazlık çıkartma yapması. Jüpiter Group Yalıkavak’taki X Beach’inin yanı sıra karşımıza Hazine Bodrum’la çıkıyor. Geçen yıl Mikonoslu Interni’nin, daha önce 29’un olduğu yerde. Interni’den hiçbir iz kalmamış, yıkılıp yeniden yapılmış. Hatta Cihangir’deki Hazine ile aynı dekorasyon yapılmış.

Hazine Bodrum’un arka tarafında Bi alt kat diye bir de after hour kulüp açtılar. 6.00’ya kadar açık olacak. Giriş çıkışı ayrı, bağımsız bir mekan. Kışın da Cihangir’e gelecek. Fenix ve Zuma sonrası çıkmak isteyenlere duyurulur!

Not: Nişantaşı’nın iki markası Hardal ve Biber artık hem birer sahil barı, hem de Türkbükü’nde plajları var. Nişantaşı’ndan Türkbükü’ne transfer markaların öncüsü Sess ise bu yaz Berksan’ın Çilek’iyle rekabete hazırlanıyor.

Türkbükü’nde öne çıkan Galen: Yılların Fidele’inin yerine kuruldu. Yeni işletmesiyle, daha genç, daha partili başka bir otel ve plaja dönüştü.

Lüks isteyenlere The Sands Beach Club: Cennet Koyu’ndaki Mandarin Oriental’in en yenisi. Daha önce yerinde Babyloncuların açtığı plaj olmadı, geçen yaz Ibiza’dan Blue Marlin getirildi, yine olmadı. Şimdi ise Fauchon’u da Türkiye’ye getiren Alp Franko, Sands Beach ile karşımıza çıkıyor. Daha önceki işletmelerin hatalarından ders alınırsa bu yazı iyi geçirmeyi başarabilir.

Bohemlere ve bohem görünmeye çalışanlara: Gümüşlük ilk akla gelen oluyor. Gümüşlük’te Off Pera’nın plajında hem müzik hem yemekler başarılı. Diğer seçenek ise Gündoğan’daki Sail Loft ve Bitez’deki Sarnıç (giriş ücreti 100 lira). Artık ikisi de Bodrum klasiklerinden.

Bodrum klasiği Maça Kızı: Ne kadar eleştirilse de rakiplerinden her zaman ayrılmayı başarıyor. Uluslararası marka olabilmeyi başarmış sayılı yerli markadan biri. Değerini bilmek lazım. Fahiş fiyatları konusunda ise yapacak bir şey yok. Beğenmeyen gelmesin diyorlar. (Giriş ücreti yok. En az 250 lira harcamak gerekiyor)

İzmir’den transfer Tren: Çilek Beach’in yerine İzmir’den Tren markası transfer oldu. Bakalım İzmirlilerin Bodrum’a akın etmesini sağlayabilecek mi? (Giriş 150 lira)

Deniz değil, parti isteyenlere Bella Sombra Otel: Plajı olmasa da en iyi akşamüstü partileri Şebnem Ercantürk’ün Türkbükü’ndeki butik otelinde oluyor.

Uluslararası markalar arasında en dayanıklı çıkan Nikki Beach: Geçen hafta beyaz partisiyle gündeme geldi ama nerede Nikki Beach’in Miami ya da St. Tropez’deki şaşaalı günleri?

Alaçatı’da bu sezonun gözdeleri

Eskiden İzmirlilerin sayfiyesiydi Çeşme. Bir de rüzgarı sayesinde sörfçüler biliyordu değerini. Eskiden İstanbullular bir Altınyunus Oteli’ni bilirdi, şimdi Alaçatı’daki taş evlerden beş odalı minik otellere kadar bilmediğimiz yok. Malum, Babylon Alaçatı’nın açılışıyla İstanbullular da Çeşme’yi keşfetti. Babylon, Alaçatı’dan Aya Yorgi’ye taşındı ama İstanbullular Alaçatı’dan vazgeçmedi. Emre Ergani’den Metin Fadıllıoğlu’na İstanbul’un tanınmış işletmecileri de Çeşme’de mekan açtı. Güler Sabancı’dan Erol Tabanca’ya birçok isim Çeşme’ye otel yatırımı yaptı.

İstanbul’dan Çeşme’ye tatile giden çok kişi oldu, tabii bunda bazı İstanbulluların artık bir ayağının Alaçatı’da olması da etkiliydi. Bir ara Alaçatı’da kalabalık nedeniyle sokakta yürümek bile imkansız hale gelmişti. Sonunda o abartılı coşku geçti. Eğlence, Hacı Memiş ve Kemalpaşa’ya kaydıkça daha iyi oldu. Geçen yazın öne çıkanları Momo, Esnaf, Köyün Delisi ve diskosu, Yedi ve Dusk oldu. En popüler plajlar ise Madeo, Before Sunset ve Fly-Inn’di. (Üç plajın da giriş ücreti 50 lira.)

Alaçatı’da en çok ses getiren mekan: Momo’daki ortaklığından ayrılan Ozan Balaban, Zio Beach’in hemen yanında Mikonos etkili bir plaj açtı: Spiaggia Grande. 500 kişilik plajın eğlenceden çok yemekleriyle ön plana çıkması planlanıyor. 8 Temmuz’da Kenan Doğulu konuk olacak. 25-26 Ağustos’ta ise Türkiye’de çok hayranı olan Yunan yıldız Antonis Remos sahneye çıkıyor. Yeni yerlere meraklılar, görmek ve görünmek isteyenler, eğlenmek için şimdi burayı tercih ediyor. Arada değişiklik istenirse Alancha’dan ayrılan Kemal Demirasal’ın seramik tabak çanaklar ürettiği markasına da ismini veren yeni restoranı YEK’e de gidiliyor.

Alaçatı’nın en heyecanla beklenen oteli: Muzaffer Yıldırım ve Haldun Demirhisar’ın The Stay’i. Sadece yetişkinlere özel bol müzikli, eğlenceli, festivalli planlanan otelin yurt dışında da şubeleri açılması planlanıyor.

Çeşme’de en popüler plaj: Hâlâ happy hour’larıyla Before Sunset. Yine her zamanki gibi çok kalabalık, yalnız her yıl olduğu gibi bu yıl da yaş ortalaması daha da gençleşmiş. Yoksa bana mı öyle geliyor?