Rotamızı maç öncesinde şeref tribününe çevirdik, havayı kokladık. Maçtan çok seçimin konuşulduğuna tanık olduk.
Doğal mı, değil mi, onların bileceği iş... Oyu onlar kullanacak, ama seçimin ne olacağını bize soruyorlar.
Bu sorularla son bir aydır haşır - neşiriz, alıştık...
Dilimiz döndüğünce yorumlar yaptık, tabi ki.
Konuşmalardan çıkarttığımız sonuç yarışın burun - buruna geçeceğidir.
* * *
Seçimden çıkıp, biraz maça dönelim. Beşiktaş ligde bugüne kadar toplam dokuz maçı cuma günü oynadı. Dünkü maçla birlikte sekizi İnönü Stadı’nda gerçekleşti.
Kaybettiği toplam puan dünkü skorla birlikte 17...
Bunun adına varın siz cuma sendromu, seyirci baskısı deyin, ya da beceriksizlik deyin, ama koskoca 17 puan kuş misali uçup gitti.
Tribünlerde yer yer boşluklar izledik...
İş günüydü, dedik, pas geçtik.
* * *
İlhan Mansız’ın yeteneğini tartışmak kimsenin haddine düşmez... Ne var ki, eline - koluna, sinirlerine bir türlü hakim olamayan İlhan Mansız, dün de gereksiz bir sarı kart gördü, Malatyaspor maçında takımını yalnız bıraktı.
İkinci yarıda bir fırsat yakaladı Mansız... İşin zoruna kaçtı, tribünlere saç - baş yoldurdu!
* * *
"Beşiktaş, sen bizim herşeyimizsin"...
Bu slogan ilk 45 dakika boyuncu tribünlerden sahaya yansıdı, hiç ara vermedi... İkinci yarı kahır dolu dakikaları da birlikte getirdi. İlk yarıdaki sloganlar yerini "ahlara, vahlara" bıraktı.
Seyirciler son on dakikayı ayakta izlediler, bağırmaktan sesleri kısıldı. "Vur, kır parçala bu maçı kazan" diye gırtlak patlattılar.
Sevgili arkadaşımız Yemen Ekşioğlu oğlu Hakkı ile birlikte maça geldi. Hakkı, siyah - beyaz formasıyla babasını elinden tutup, evinin yolunu tutarken, üzgündü... En çok kızdığı da İlhan Mansız’dı.
* * *
Antalyaspor müthiş bir direniş gösterdi, denize düşen yılana sarılır hesabı bir puanı Kartal’ın pençelerinden kurtarırken, ligde kalma hayaliyle soyunma odalarının yolunu tuttular. Ancak ilk yarıda sayılmayan bir golleri var Antalya’nın... Mustafa geriden çıktı, savunmayı geçti ama yan hakem Aykut Gümülü’nün bayrağına takıldı. Pozisyonun ofsaytla hiç ilgisi yok. "Ne yapalım, hakem kararı" deyip, o da bizim gibi şapka çıkardı.
