Atış serbest!

16 Mart 2002


<#comment>Maçın başlamasına dört saat kala rotayı Ceylan Oteli’ne çevirdik, Dolmabahçe Salonu’nda Türkiye çapında kurulan derneklerin toplantısına biraz takıldık, kulak misafiri olduk, kongrenin nabzını tuttuk.
Dernekler yazılı bir bildirge ile işbaşındaki Serdar Bilgili’ye iki yıl daha şans verilmesi gerektiğini savundular. Kalabalık yemekli toplantıda tanıdık fotoğraflara, eski dostlara rastladık. Sohbet belli, seçimler ne olacak, Bilgili mi, Arat mı, kazanacak? Yaklaşık bir aydır içimiz, dışımız seçim oldu desek yeridir... Bir dostum anlatıyor: "Benim 150 kemik oyum var"... O anlatıyor, biz kibarlık yapıp dinliyoruz... Dilim kemiği yok nasıl olsa, atış serbest!
* * *
Fakslarımız bugünlerde yorgun düştü adeta, hani boş dakikası yok! Mantar gibi türeyen gruplar, yok "Ona destek veriyoruz", yok "Buna veriyoruz", diye faks yağmuruna tutuyorlar. Hangisini yazacağımızı şaşırdık, yerimiz dar! Gruplar dediğimiz anda aklımıza hep KOLTUK geliyor, aslında... O kadar grup var ki, hani koltuk dağıtmaya kalksanız yetiştiremezsiniz!
Beşiktaş’ın geleceğini düşünen yok!
* * *

Yazının Devamı

Dahi Daum!

10 Mart 2002


<#comment>Beşiktaş gibi büyük hedefleri olan bir takımı Daum’un böylesi korkak ve mahkum oynatmaya hakkı yok. Hadi Kocaelispor’u, ardından da Denizlispor’u aynı taktikle yendin... Çekirge misali bir zıplarsın, iki zıplarsın, üçüncüde yere çakılırsınız. Daum da dünkü derbi de yere çakıldı!
Forvette Ahmet Dursun’u yedekte oturtup, İlhan Mansız’ı ilerde tek oynatmak hangi akla, hangi mantığa sığar? İlhan Mansız zaten agresif ve de sinirli... Bir de oyunu bırakıp, yan hakemlerle gereksiz tartışmalarla zaman kaybeden İlhan Mansız’dan ne bekleyebilirsiniz? İlk yarıda sadece bir pozisyon buldu, zorluk derecesine rağmen iyi vurdu, ne var ki direğe takıldı.
Dedik ya taşlarla fazla oynamak, etkili oyuncunu yedekte oturtmak hiç bir takıma artı sağlamaz, tam tersi dün olduğu gibi hüsrana uğrarsınız.
Tamer’i yedeğe çekmek saçmalığın ta kendisi. Daum’un golü yedikten sonra aklı başına geldi, Ahmet Dursun’u 73.dakikada oyuna soktu. Ne var ki atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti Daum! Üstüne üstlük Ahmet Dursun oyuna girdikten sonra Ahmet Yıldırım’ın da kart görmesi Kartal’ın kolunu - kanadını kırdı.
İlk yarıda Ümit Karan ve Arif’in pozisyonlarını kurtaran Myhre’ye göklere

Yazının Devamı

Kupa beyi Beşiktaş

7 Mart 2002


<#comment>Aslında dünkü mücadele kupada erken finaldi... Kazanan büyük bir olasılıkla kupanın sapından tutacak, müzeye taşımanın hazırlığını yapacak. Böylesi bir tablodan iyi futbol beklemek hayalden öteye gitmezdi, gitmedi de...
Tam bir taktik savaşı izledik ilk yarıda...
Daum, Kocaelispor kadrosunu sahaya sürdü, orta sahayı kalabalık tuttu, İlhan Mansız’ı ilerde tek bıraktı. Mansız’a orta alanda Bayram ve Tümer destek verdi. Kontrollü bir futbol oynayan Beşiktaş, bu futbolsuz ilk yarıda tek bir pozisyon yakaladı. Tamer’in asistliğinde gelişen bu pozisyonda Baya’nın nefis şutu üst direkte patladı.
Denizlispor da farklı bir taktikle oynamadı. Adam adama markajdan çok alan savunması yapan Denizlispor, ilk yarıda pozisyon üretmekten çok uzaktı.
Yozgatspor maçının kahramanı Ahmet Dursun’u yedeğe çeken Daum’a kızdık, doğrusu. Çünkü İlhan Mansız tek başına rakip cezaalanında boğuştu, sinirlendi, oyundan düştü, Bayram’dan fazla destek alamadı.
Turu getirecek gol için sabır gösteren, oyun disiplininden kopmayan Beşiktaş, İlhan Mansız’ın golüyle rahatladı, güven tazeledi.

Yazının Devamı

Kupa beyi Beşiktaş

7 Mart 2002




Aslında dünkü mücadele kupada erken finaldi... Kazanan büyük bir olasılıkla kupanın sapından tutacak, müzeye taşımanın hazırlığını yapacak. Böylesi bir tablodan iyi futbol beklemek hayalden öteye gitmezdi, gitmedi de...
Tam bir taktik savaşı izledik ilk yarıda...
Daum, Kocaelispor kadrosunu sahaya sürdü, orta sahayı kalabalık tuttu, İlhan Mansız’ı ilerde tek bıraktı. Mansız’a orta alanda Bayram ve Tümer destek verdi. Kontrollü bir futbol oynayan Beşiktaş, bu futbolsuz ilk yarıda tek bir pozisyon yakaladı. Tamer’in asistliğinde gelişen bu pozisyonda Baya’nın nefis şutu üst direkte patladı.
Denizlispor da farklı bir taktikle oynamadı. Adam adama markajdan çok alan savunması yapan Denizlispor, ilk yarıda pozisyon üretmekten çok uzaktı.

Yazının Devamı

Ronaldo ve golcüler

3 Mart 2002


<#comment>Beşiktaş’ın farklı galibiyetine, güzel gollerine ve futboluna asla diyeceğimiz bir şey yok.
Ahmet Dursun ve İlhan Mansız yeniden buluştular, biri ilk yarıda, diğeri ikinci yarıda patladı, Kartal’ı galibiyete uçurdu. İkisini de ayakta alkışlıyoruz. Ama Beşiktaş adına olumsuzluklara da, bu farklı galibiyete karşın değinmeden geçmek büyük hata olur kanısındayız.
Ronaldo’nun eksikliğini maç süresince hissettik dersek abartmış olmayız. Yozgatspor, iki gol attı, en az üç tane de net pozisyon yakaladı, gole çeviremedi.
Ali Eren, Ahmet Yıldırım ve Erman üçlüsü, riske girdiler, arkalarına sürekli adam kaçırdılar. Sumiala elini - kolunu sallaya sallaya gol attı. Nasıl olsa kalede Myhre var!
Norveçli kaleci yine ileri çıktı, Sumiala üzerinden aşırttı, golü buldu.
Maçın gerçek kahramanı Ahmet Dursun’dur. Ahmet Dursun sadece goller atmadı, çok çalıştı, orta sahaya yardım etti, pozizsyonlar üretti.

Yazının Devamı

Tek başına!

23 Şubat 2002


<#comment>Daum’un işine karışmak haddimize düşmez...Ancak Daum’un kaleci Myhre konusundaki inadını anlamak mümkün değil.
Biz eleştiriyoruz, yönetim eleştiriyor, yardımcısı Roland Koch istifanın eşiğinden döndü, o hâlâ bildiğini okuyor!
Myhre dün kalesinde Allah’tan büyük bir tehlike yaşamadı, Daum’u da kurtardı, kendisini de.
Sadece ilk yarıda bir pozisyon var, hepsi o kadar. Erol Ersoy’un 27. dakikada Ahmet’in Serdar’a yaptığı hareketi penaltıyla değerlendirmemesi ise Beşiktaş adına günün ikinci şansıydı.
* * *
Daum, takımını Kocaelispor karşısına savunma ağırlıklı bir taktikle çıkardı... Savunmayı dörtleyen, orta alanı beşleyen Daum’un İlhan Mansız’ı ilerde tek oynatması, kimine göre doğru, kimine göre yanlış.

Yazının Devamı

Suçlusun Daum

18 Şubat 2002


<#comment>Tempolu, heyecanlı, bol pozisyonlu kaliteli bir maç izledik. Futbol adına güzellikler yansıdı yeşil çime. Ancak bizi çileden çıkaran Daum’un kaledeki seçimi... Ne güzel... Fenerbahçe, Galatasaray’ı yenmiş, sana da liderlik koltuğunu altın tepsi içinde sunmuştu önceki gün. Tribünler umut doluydu, kalemler traşlanmıştı liderlik için. Ama sen, ayağına gelen şansı teptin Daum... Bırak artık şu Myhre inadını... Senin güvendiğin Myhre’nin yediği ilk golü gördükten sonra hala onu kalede tutacak mısın? Tutarsan, bindiğin dalı kesersin Daum! Adamın yediği gol SKANDAL... Tam bir çılgın, ne zaman nasıl gol yiyeceği bilinmiyor. Adam hırsından yerinde duramıyor! Asper’in suçu ne? Sessiz kalmak, kararlara saygılı olmak suç mudur? Myhre takımını yakmakla kalmadı, arkadaşlarını oyundan düşürdü, rakibi ateşledi. Asla Ankaragücü’nü küçümsemiyoruz, bulunduğu yer, oynadığı futbolun yansımasıdır puan cetveline.
Adam markajından çok alan savunması ve kontraatağa dayalı taktikle sahaya çıkan Ankaragücü on kişi kalmasına rağmen sadece hayalini kurabileceği üç puanla ayrıldı dün İnönü Stadı’ndan. On kişi kaldılar, savunmayı elden bırakmadılar, rakibin yüklendiği anda da galibiyete yelken

Yazının Devamı

Başkana yakışmadı

7 Şubat 2002


<#comment>Gözlerime inanamadım... Sporcunun dostu, Belediye Başkanı ve de Türkiye’nin beğenisini kazanan Celal Doğan’ın Şeref Tribibünü’nden inip, takımını sahadan çekmek istemesini üzülerek izledik.
Orta hakemin kararı hatalı olabilir, ama zaten gergin olan havayı daha yükseltmek size hiç yakışmadı sevgili Celal Doğan.
Futbol bu, her şey olabilir...
Ama sizin körükleyici değil, yatışırıcı kimliğiniz olmalı.
Allah’tan Samet Aybaba devreyegirdi, takımının sahada kalmasını sağladı.
* * *

Yazının Devamı