Belma Akçura

Belma Akçura

bakcura@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

HDP’nin seçim öncesi son mitingi olan Diyarbakır’da meydana gelen iki patlamada iki kişi hayatını kaybetti, 100’ü aşkın kişi yaralandı...
Sadece Türkiye’de değil, dünya medyasında da her terör olayının ardından haber editörleri öncelikle şu sorunun yanıtı arar:
Terör haberinin verilmesi, teröristlerin amacına hizmet eden bir şey midir?
Son terör saldırılarına kadar benimsediğimiz uygulama terör olaylarının abartılmaması, hatta can kaybına yol açmadıysa haberin hiç verilmemesi şeklindeydi.
Milliyet haberi birinci sayfadan verirken tam da bu nedenle “Sağduyuya davet” başlığını attı ve haberin içeriğini iki kelimeyle özetledi: Provokasyona gelmeyin!
İsmini vermeyen bir okurumuz haberi niçin ‘gerektiği şekilde’ görmediğimizi sorguladı...
HDP ve bazı internet siteleri de Diyarbakır’da seçime iki gün kala gerçekleşen terör olayını birinci sayfadan görmeyen medyayı hükümet yanlısı olmakla suçladı...
Tarafsız yayıncılığın gereği
Daha önce de yazmıştım yine belirtmek istiyorum: Hiçbir gazeteci, meslek etiği ilkelerini, kendi siyasi duruşuna göre yorumlayamaz. Nerden geldiğini, hangi amaca hizmet ettiğini bilmediğiniz halde bir terör olayına ‘taraf’ olmak gazetecilik değildir. Ama haberi hiç görmemekte gazetecilik değildir. Hangi ayrıntının nasıl, ne ölçüde kamuoyuyla paylaşılması ise editöryal bir tercihtir.
Çünkü artık biliyoruz ki terör, basını da sınava zorlamakta. Haberle ‘şok etkisi’ yaratarak ülkeyi kaosa mı sürüklemek istiyorsunuz yoksa kamuoyuna provokasyona gelmemesi yönünde telkinde mi bulunuyorsunuz? Milliyet terör haberini vermekle kalmamış, kamuoyunu terörün provokasyonuna gelmemesi yönünde de uyarmıştır. Sonuçta sağduyu mesajlarının öne çıktığı Twitter’da #BarışKazanacak etiketinin
en çok konuşulan konular arasına girmesi Milliyet’in birinci sayfada haberi en
doğru biçiminde kullandığının da bir göstergesidir.

Haberin Devamı

ELEKTRİK KESİNTİSİNE OLAĞANÜSTÜ ÖNLEM!

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, seçimden önce bir grup gazeteciyle birlikte bir araya geldiği Kayseri turunda, ‘kedi’ tartışmalarıyla gündeme gelen seçimde elektrik kesintileriyle ilgili görüş bildirince Milliyet haberi “seçim günü yağışlı, kesinti tehlikesi yok” başlığıyla verdi. Haberin spotunda ise şu ifadelere yer veriliyor: “Elektrik kesintisinin damga vurduğu son seçimler sonrası Enerji Bakanlığı bu kez olağanüstü önlem aldı. Bakan Yıldız, ‘Seçim günü yağışlı. Aşırı rüzgâr görünmüyor’”
Milliyet muhabirimiz Mithat Yurdakul’un haberinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Elektrik şu anda da kesilebilir ama seçim güvenliği tehlikeye girmeyecek. Gaziantep, Adana, Mersin’de yerel seçimde 75 km. hızla rüzgar esti. Maraş’a uçak inemedi. Adana’ya inemedi. 2,5 saat sonra Elazığ’a indi. Maraş’a oy vermeye gelen Elazığ’a indi. Bunlar normal, elektrik direği yıkıldı, anormal. Buralarda bile elektrik direkleri yıkıldığı zaman oyları sayılamayan oldu mu? New York’ta metroda elektrik kesiliyor, istismar edilmiyor. Seçim günü yağışlı görünüyor. Aşırı rüzgâr görünmüyor’ diyor.”
‘Olağanüstü önlem göremedim’
Okurumuz Serkan Baykal biraz esprili bir açıklama göndermiş: “Haberin spotunda seçim günü elektrik kesintilerine karşı olağanüstü önlemler alındığını söylüyorsunuz. Ancak haberin içeriğinde ben olağanüstü önlem göremedim Aksine bakan kesilebilir ama bu vatandaşın oyunun sayılmayacağı anlamına da gelmez diyor. Ha kedileri trafolardan uzak tutacağız
dese hakikaten bu olağanüstü önlem sayılabilirdi ama
bunu bile dememiş.”
Okurumuz haklı. Haberin içeriğinde elektrik kesintilerine karşı bakan olağanüstü önlemden bahsetmemiş.