Myanmar’ın Arakan eyaletinde Müslüman azınlık Rohingyalar ile Myanmar Ordusu arasında 1947’den bu yana ağır, travmatik olaylar yaşanıyor. Avrupa Rohingya Konseyi Sözcüsü Dr. Anita Schug, son yaşanan olaylarda Myanmar devleti ve budist Raxine çeteleri tarafından 3 bine yakın Arakanlı Müslüman’ın (Rohingya) öldürüldüğünü açıklayınca söz konusu “katliam” haberi, sosyal medyada geniş yer buldu Ancak konuya dikkat çekmek için konuyla alakası olmayan fotoğraflar paylaşılıyor.
Bilinen yanlışlardan, sosyal medyanın gündemine oturan şüpheli bilgilere, yaygın medyanın gündeme getirdiği iddialardan, şehir efsanelerine kadar birçok alanda doğrulama yaparak okurun süzgeçten geçirilmiş bilgiye ulaşması amacıyla kurulan Teyit.org sitesi Arakan’daki Müslüman katliamından olduğu iddiasıyla paylaşılan onlarca yanlış fotoğrafı tespit etti.
Yollarını gösteriyor
Örneğin Arakan’daki Müslüman katliamı diye yayımlanan fotoğraflar; Çin’deki depremden 2010’da Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde gerçekleşen bir kazaya, 2003’te Endonezya’da Özgür Aceh hareketiyle devlet güçleri arasındaki çatışmadan 2010’da Haiti’deki depreme, 1994 Ruanda Soykırımı’ndan, Hindistan’dan bir karate gösterisine ya da 2008 yılında Nargis Kasırgası’ndan Çin’de olimpiyatlara hazırlanan çocuklara kadar uzanıyor.
Peki bu bilgi kirliliğine karşı ne yapmak gerekiyor?
Londra merkezli Journalism.co.uk’un uluslararası editörü Catalina Albeanu “Gazeteciler için fotoğrafları doğrulama aracı: FotoForensics” başlıklı yazısında sosyal medyada paylaşılan bir fotoğrafın dijital olarak nasıl değiştirildiğini kontrol etmenin yollarını gösteriyor.
FotoForensics dijital görüntüleri analiz eden, değiştirilebilecek alanlarını gösteren bir araç. Maliyeti; JPEG ve PNG formatındaki görüntüler için ücretsiz. Ancak ek özellikler içeren bir Lab sürümüne küçük bir maliyetle erişebiliyorsunuz.
Faydalı kılavuz var
Albeanu’nun makalesinde “FotoForensics’in gazetecilere nasıl faydası var” sorusuna yanıtı ise kısaca şöyle: Bilgileri sosyal medyadan doğrulamak, bugün gazeteciler için önemli bir beceri haline geldi. Çevrimiçi kaynaklı fotoğrafların doğrulanması için birçok faydalı kılavuz bulabilirsiniz. Fotoğrafı paylaşan kişinin yaratıcısı olup olmadığını kontrol etmek ve mümkün olduğunda onlarla iletişime geçmek gibi birçok adım içeriyor. Fotoğrafın değiştirilmiş olup olmadığını belirlemenize yardımcı olabilecek dijital görüntünün analizini sağlıyor.
Belirli bir fotoğrafı kontrol etmek için bir hesaba ihtiyacınız yoktur - dosyanızı cihazınızdan veya bir URL kullanarak yükleyebilirsiniz; meta veriler ve hata düzeyi analizi gibi bilgileri içeren bir rapor alırsınız. Bir gazetecinin sorması gereken ilk soru, ”Bu fotoğraf ya da görüntü nereden geldi?” şeklindedir. Ancak bir görüntünün boyutu ve kalitesi, dosyayı değerlendirme yeteneğini doğrudan etkilemektedir. FotoForensics; Doğrulayıcı El kitabının editörü Craig Silverman dahil olmak üzere doğrulama uzmanları tarafından da öneriliyor. Bu aracı kullanırken doğrulama işleminin yalnızca bir adım olduğunu unutmayın. İşinizi hızlandırmanıza yardımcı olabilir ancak size birkaç saniye içinde tüm cevapları sunmayabilir.
HAFTANIN FOTOĞRAFI
Küresel iklim dünyanın her yerinde zamansız, mevsimi olmayan felaketlere yol açıyor…
Tropik Fırtına “Harvey” Houston yakınlarında.
Bu fotoğrafla doğa bize kendisini korumamız gerektiğini yine hatırlattı.
Kaynak: Imago
Bir övgü bir yergi
Ayşe Tükrükçü… 1990’lı yıllarda pencereleri hayvan mezadına bakan bir genelevde başlıyor hikâyesi… 2014’te sokakta yaşayanlara geceleri çorba ikram eden “Çorbada Tuzun Olsun” adlı projeyle hayata tutunmuş bir kadın o… Hayata Sarıl Derneği’nin kurucularından, Türkiye’nin ilk evsizler lokantasını açıp yine evsizlere yardım edebilmek için. Bu bir dram değildir, bu bir kadının kurtuluşunun hikâyesidir. Dolayısıyla medyanın bu tür haberleri bir kampanyaya çevirerek, destek vererek haberleştirmesi kendisine çıkış yolu bulamayan birçok kadın için de umuttur.
Bir gazeteci ‘dedikodu’ tarzı habercilik yapamaz. Sunucu Vatan Şaşmaz’ı öldürüp intihar eden eski manken Filiz Aker ile ilgili haberlere geniş yer veren medya özellikle Aker’in hayatını çarşaf çarşaf ortaya sererek intihar ve cinayete gerekçeler üretmeye çalışıyor. Hikâyesini tam olarak bilmediğiniz ikili ilişkilerde öldüreni psikopat öleni kurban rolüne sokmak gazetecilik değildir. Ve elbette geride kalanları da düşünerek yazmak gerekir… Üstelik geride kalan henüz dört aylık hamile bir eşse…