Belma Akçura

Belma Akçura

bakcura@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dünyada sosyal medyadaki haberlere güven yüzde 23 oranında. Türkiye’de ise bu oran yüzde 33. Yani dünya ortalamasının üstünde. Buna karşın kullanıcılar kamuya açık platformlarda fikir beyan etmek yerine WhatsApp gibi kapalı platformlara yöneldi.

Türkiye, bugün yeni dönem milletvekillerini ve beş yıllığına görev yapacak cumhurbaşkanını seçmek üzere sandık başında olacak. Seçim sürecinde sosyal medya yalan ve çarpıtılmış haberlerle seçmenin tercihlerini etkilemeye çalıştı. Bu sadece bizde değil, dünyada da ciddi bir sorun olarak algılanıyor. ABD’de başkanlık seçimleri ve Fransa’da cumhurbaşkanı seçimi öncesi, yanıltıcı ve/veya kışkırtıcı haberin kullanılması bunun en iyi örneği.

Haberin Devamı

Ciddi etkileri oluyor

İletişim bilimcilere göre; sanal haber platformları ve sosyal medyada küresel çapta bir artış yaşayan sahte ve yanıltıcı haberlerin pek çok ülkede ciddi etkileri oluyor. Ancak siyaset, ekonomi ve toplumsal olaylarda “tahribat gücü yüksek kitlesel bir silaha dönüşen” sahte habercilikle mücadelede alınan önlemler yetersiz… Oxford Üniversitesi Reuters Enstitüsü’nün 37 ülkede yaptığı son araştırma da yine dezenformasyon ve yanıltıcı haber üzerine. Türkiye, sahte habere maruz kaldığını söyleyen yüzde 49’luk oranla ilk sırada. Rapora göre; Türkiye’yi Avrupa ülkeleri arasında yüzde 44 ile Yunanistan, yüzde 42 ile Macaristan, yüzde 38 ile Romanya takip ediyor. Sahte haber ifadesinin en yaygın olarak kullanıldığı ABD’de de bu oran yüzde 31 düzeyinde görünüyor. En az görüldüğü ülkeler ise Almanya, Danimarka, Hollanda ve İngiltere.

Ortalamanın üzerinde

Araştırmaya göre; dünyada sosyal medyadaki haberlere güven yüzde 23 oranında. Türkiye’de ise bu oran yüzde 33. Yani dünya ortalamasının üstünde. Buna karşın Türkiye aynı zamanda yüzde 65 ile internette siyasi görüş açıklamaktan endişe duyuyor. Türkiye’yi bu alanda yüzde 63 ile Vietnam, yüzde 57 ile Malezya ve yüzde 56 ile de Brezilya takip ediyor. Bu konuda en rahat hissedenler ise Norveç, ABD, İsveç ve Danimarka. Haber tüketicileri yalnızca kendi takip ettikleri haberlere güvenme konusunda dahi sorun yaşıyor. Örneğin Türkiye’de haberlere güvenirim diyenlerin oranı yüzde 38 iken kendi takip ettiği habere güvenenlerin oranı ise yüzde 43. İnternette karşılaştığı bilginin doğru olup olmadığı konusunda endişe duyanların oranı ise yüzde 60.

Haberin Devamı

Endişe etsek de habere inanıyoruz

Kapalı platformlara yönelim

Araştırmadan Türkiye’nin kamuya açık platformlarda fikir beyan etmek yerine WhatsApp gibi kapalı platformlara yöneldiği de anlaşılmakta. Türkiye, Malezya, Brezilya ve İspanya’nın ardından WhatsApp’ı haber almak için kullanan dördüncü ülke. Araştırmaya katılan her üç kişiden biri haberlere erişmek için WhatsApp kullandığını ifade ediyor. Ancak yine her iki kişiden biri mutlaka asılsız bir habere denk geldiğini ifade ediyor. Peki nasıl çözüm üretilebilir sorusuna ise Türkiye’de her 10 kişiden 7’sinin cevabı devletin internetteki yanlış bilgiye karşı bir şey yapması gerektiği yönünde. Araştırma sonucuna göre; hızlı teknolojinin getirdiği olanaklarla dünyadan anında haberdar olsak da vatandaş haberciliği üzerinde yaratılan yalan haberlerle gazetecilik ve haberciliğin erozyona uğradığı bir gerçek. Ancak teyit edilmemiş bilgi ve görseli en hızlı şekilde alma ve bunu yayma imkânının filtrelerden geçmesini beklemek gerekiyor.

Haberin Devamı

BİR ÖVGÜ

Hürriyet Gazetesi Ombudsmanı Faruk Bildirici’nin, gazetecilik meslek etiği, basın tarihi ve gazetecilik deneyimlerini konu alan “Günahlarımızda Yıkandık: Örneklerle gazetecilik meslek etiği” adlı kitabı yayımlandı. Kitap, iletişim fakültelerinde okutulacak bir öneme ve içeriğe sahip. Günümüz gazeteciliğini örnekler ve değişim sürecine ilişkin analizlerle aktaran Bildirici’nin kitabı 45 bölümden oluşuyor. Dış habercilikten, spor gazeteciliği, magazin gazeteciliği, ekonomi gazeteciliği, yargı-polis muhabirliği, sağlık haberciliği, internet gazeteciliği ve foto muhabirliğine kadar gazeteciliğin hemen her alanına ilişkin etik sorunlar ve ilkeler bölümler halinde inceleniyor. Ayrıca kitapta, davet gazeteciliği, köşelerin etik sınırları, özel hayatın korunması, dijital hafıza, gazeteciliğin değişimi, kadın haberlerinde erkek dili, ayrımcılık ve nefret söylemi, şiddetin sıradanlaşması gibi başlıklar da bulunuyor.

Endişe etsek de habere inanıyoruz

Haftanın fotoğrafı

Küçük Prens’in yazarı Antoine de Saint-Exupery’nin savaştayken sevgilisine yazdığı, üzerinde yazarın yaptığı sulu boya bir resmin olduğu aşk mektubu, Paris’te açık artırmayla satıldı. Haftanın fotoğrafı o mektubun üzerindeki resim… Anlamı büyük. Bize dünyayı yeniden hatırlattığı için… Dengelerini kaybeden dünya için… Tilki ne demişti Küçük Prens’e “…En iyi, yüreğiyle görebilir insan. Gözler asıl görülmesi gerekeni göremez.”

Endişe etsek de habere inanıyoruz