Sahne boş. Bomboş. Tek bir saksı var. Saksıda yeşil bir bitki. Adı da var: Kepçe. Yapraklarının biçiminden ötürü. Bir kadın var yerde yatan. Uykusu kaçmış. Bütün dünya horul horul uyurken kendisine çok görülen uyku için yetkili mercilere isyan ederken bir yandan da anlatmaya başlıyor. Adı Dirmit. Aklı da hayal gücü de bir kız çocuğu olarak ona yetmesi beklenen dört duvarın çok ötesinde. Sohbet edecek kimseyi bulamazsa saksıdaki çiçekten, bahçedeki tulumbadan arkadaş yapıyor kendisine, bizi de yavaş yavaş o renkli, o komik, o heyecanlı, o hazin dünyasına buyur ediyor.
Köyden kente göç etmiş bir ailenin evlere sığmayan, gönlünü gezdirmek için türlü yollar, kendisini ifade etmek için yeni tutkular bulan, her defasında ailesinin engeline toslayan ama yine de vazgeçmeyen kızı, Dirmit. Ailesi tabii ki ‘onu korumak istiyor’, bu yüzden ha bire kırıyorlar kanatlarını. Fazla uçmak iyi değil, bir kız için. Hem nereden çıkıyor, cinler mi sokuyor bunları onun aklına? Dirmit yılmıyor. Kitap okumayı yasaklasalar dans ediyor, onu alsalar elinden top oynuyor, gene mi olmadı, şiir yazıyor. Her hüsranda iki damla gözyaşı döküp ayağa kalkıyor. ‘Durur muyum? Durmadım’ diye anlatıyor, bir yol daha, bir yol daha buluyor.
“Dirmit”, Tiyatro Hemhal’in sahnelerde beşinci yılını dolduran, dilden dile yayılarak ünlenen, seyircisi eksilmeyip artan oyunu. Dirmit’i göz kamaştıran bir performansla canlandıran oyuncu Nezaket Erden, Kadir Has Ünversitesi’nde okurken bitirme projesi olarak sahneye uyarlamış, Latife Tekin’in “Sevgili Arsız Ölüm”ünü. Sonradan birlikte Hemhal’i kuracağı, oyunun rejisinde de imzası olan Hakan Emre Ünal ile birlikte. ‘Dirmit’ böyle çıkmış yola, daha kısa bir bitirme projesi olarak ve bir zaman sonra şimdiki hâlini almış. Şimdi de işte altıncı senesine girmekte.
Bu sürede Nezaket Erden’in adı duyuldu, önce Dirmit’i oynayan yetenekli kadın’ olarak. Derken çeşitli sinema ve dizi projelerinde (En son “Uysallar”da) oynadı. 2020’de Tunç Şahin’in “İnsanlar İkiye Ayrılır”, 2021’de Selman Nacar’ın “İki Şafak Arasında” filmleriyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Altın Portakal’ını kazandı. Hemhal’de Hakan Emre Ünal’ın yazıp yönettiği “Tırnak İçinde Hizmetçiler”de oynadı. Hâlâ en çok “Dirmit” ile tanınıp seviliyor, öyle gönülden oynadığı, seyirciyle beraber bir gülüp bir ağladığı bir karakter ki. Geçen hafta KüçükÇiftlik Bahçe Tiyatrosu’nda Dirmit’le büyümüş seyirciler, oyuna kaçıncı kez geldiğini sayanlar gördüm. En çok da kadınlar. Bu ülkede kadınların hikâyelerinin öyle bir ortak yanı var ki. Büyüdükleri aile, ait oldukları sosyal sınıf, aldıkları eğitim, her şey farklı olsa, birbirlerini ‘fazla da uçamasınlar’ diye bir noktada kırılan kanatlarından tanıyorlar. Dirmit ile beraber “Kır gönlünün zincirlerini” diye bağırmak hepsine, hepimize iyi geliyor.
Bahçede tiyatroya devam
Pandemiden sonra açık havaya çıkan tiyatroların bu yeni alanlarda faaliyetlerine devam etmesi, şu yaşadığımız sürecin tek iyi yanı oldu diyebiliriz. KüçükÇiftlik Bahçe Tiyatrosu’nda da Mey/Diageo kurumsal desteğiyle gerçekleştirilen oyunlar devam ediyor. 20 ve 27 Temmuz’da Semaver Kumpanya’nın “Cimri”si var, ağustosta da “Kuşlar”ı oynayacak topluluk. 21 Temmuz’da Gate Production’ın sahnelediği Cesar ödüllü Fransız komedisi “Sır”. Ağustosta Moda Sahnesi’nden “Babamı Kim Öldürdü”, Erdal Beşikçioğlu’nun oynadığı “Bir Delinin Hatıra Defteri”, DasDas oyunları “Deli Bayramı” ve “Ağaçtaki Kız”, Nilperi Şahinkaya’nın tek kişilik performansıyla Germinal Tiyatro yapımı “Doğal Afet”, Tiyatro Sfrpztf’ten Uğur Kanbay’ın yazıp yönetip oynadığı “Eylül”, Müjdat Gezen’in kızı Elif Gezen ile sohbet ettiği “Baba Kız” ve Dostlar Tiyatrosu’nun “Yaşamaya Dair”i var programda.