Eylülle birlikte denizin deniz gibi dağların dağ gibi olduğu kuzey Ege’den ayrılmadan önce bu bölgede kasaba kültürünün en önemli adresi olan Ayvalık’taki Macaron Mahallesi’nden “merhaba” demek gerekir
Ayvalık’ta küçük bir tepenin birçok noktasından başlayarak denize doğru yönelen dar ve uzun caddeler şirin mahalleler oluşturmuştur. Bu mahalleler içerisinde Macaron, insan portreleriyle dikkatleri üzerine çeker. Mahallenin özellikle Barbaros Caddesi üzerinde Berber Murat ve Berber Mehmet’in sevimli dükkanlarından başlayan ve Müjdat Bey’in bakkal dükkanından daha çok kütüphane kokan bakkalı arasında son bulan alanda Anadolu’nun en karakteristik kişilikleriyle tanışabilirsiniz. Bir yaz günü yolunuz mutlaka Macaron Mahallesi’ne düşmelidir. Ülke, şehir veya olası turistik bir yeri kültür ve sanat içerikli tanıtmak yerine siz okur dostlarımı zaman zaman aralarında yaşadığım Macaronlu dostlarımla tanışmaya davet ediyorum.
Bir sabah erkenden Macaron’a gidiniz ve Mor Salkım kahvaltı evinde güler yüzlü Elvan Hanım’ın özenle hazırladığı kahvaltı ile gününüzü en başından aydın kılın. Elbette sunulan kahvaltının tüm çay ve ardından gelecek kahvesi, hemen bitişik dükkanın güler yüzlü, herkese karşı saygılı işletmecisi Ahmet Bey’den gönderilecek. Mahallenin tüm sıcaklığına kahvaltı boyunca alıştıktan sonra hemen üç metre karşı tarafta bulunan bir başka kahvehane olan Cavlı Kahve’ye geçin ve koruk suyu ile karadutu karıştırarak için. Ayvalık’ın en eski kahvehanelerinden olan Cavlı Kahve’de sizi tüm beyefendiliği ile Ahmet Bey karşılamıştır bile... Macaron’un yaşını başını sevgi ve saygı dolu bir hayat ile almış tüm sakinleri bu kahvehanenin müdavimleridirler. Elbette özlem ve hasretle andığımız Arap Yaşar Amca’nın sandalyesinin boş olması burukluğumuzdur. Cavlı Kahve’nin iki metre karşısında her daim güleryüzlü manav Mustafa Abi ile Macaron Mahallesi’nin geçmişe dair hikayelerini dinlemek tarihi belge niteliğindedir.
‘80’lerin mahalle kültürü
Şimdi güne başladığınız Mor Salkım kahvaltı evinden sola doğru yönelin ve Macaron Muhallebicisi’nde bulunan türlü türlü tatlılar ile gününüz iyice tatlansın. Adeta 1980’li yılların mahalle kimliği içerisinde kendinizi bulmuşken geçmişin duygusunu iyice hissetmek için hemen karşınızdaki bakkal Mahmut Abi’nin dükkanına girin. İçerideki dekor ve donanım bakkalın bakkal gibi olduğu yıllara sizleri kolayca götürecektir.
Bakkal Mahmut Abi’nin dükkanının önünde sabit tahta sandalyeler vardır ve bunların müdavimleri ise Cavlı Kahve’dekilere nazaran bir kuşak daha genç arkadaşlardır. Metin Abi, Şenol Abi, mahallenin efendi ve ağır abileridir. Bıçkın olduğu kadar tertemiz bir kalbi olan “Yelken Hakan”ın yeri bizde ayrıdır. Bu arada Macaron’da herkesin bir lakabı vardır; elbette “Kuşçu Süleyman” lakabına en yakışır kişiliktir.
Filozof bakkalımız saygıdeğer Müjdat Bey ile devr-i alem bakkal Mahmut Bey’in mekanları arasında sergilediği kuşlarıyla Süleyman, mahalleye güvercinlerinin renkleri gibi renk katar. Güvercin ve horozlar üzerine bilmek istediğiniz her şeyi Süleyman’dan öğrenebilirsiniz. Sanırım akşam oldu. O halde mahallenin meyhanesi Matiz iki metre karşınızda. Bu arada komşum Boyacı Mustafa ile Caner Abi’nin sevimli takışmalarına şayet şahit olabilirseniz ne mutlu sizlere... Sadece yüz metre uzunluğunda ve üç metre genişliğindeki bu alanda hayat çok hareketlidir. Bu alanda geçirdiğiniz zaman boyunca melek kalpli Adem Abi’yi görmemiş olmanız imkansız. İnsanı insan yapan şey arkasından söylenen sözlerdir; Anadolu’ya özgü sözlerin dolmasına sebep olan tüm kişiliklere Macaron’dan “merhaba”.
