Türkiye barış, tahıl, gaz başta olmak üzere her alanda gücünü gösteriyor. Krizleri çözüyor, arabuluculuğunu artırıyor.
Ama Türkiye’nin barış istemesinden, güçlenmesinden rahatsız olan ülkeler de var.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ile yeni dönemi, bölge gelişmelerini ve Türkiye Yüzyılı’nı konuştum.
Kurtulmuş’un dünyaya yönelik önemli tespitleri var. Kurtulmuş dönemin Türkiye için ‘KOŞMA ZAMANI’ olduğunu belirterek şunları vurguladı:
“Bölge ve dünya büyük bir türbülansın içerisinden geçiyor. Teorik olarak konuştuğumuz her türlü gerilim ve çatışma alanlarının fiili çatışmaya döndüğü bir dönemden geçiyoruz. İşte Karadeniz, Balkanlar, Kafkaslar, Akdeniz, Ortadoğu, Kuzey Afrika, bütün bu gerilim odaklarının, merkezlerinin, çatışma merkezlerinin tam da böyle orta noktasında duran ülke Türkiye’dir. Türkiye’nin bu bölgede, bu coğrafyada güçlü ve büyük bir ülke olarak sadece ayakta durması değil koşarak yoluna devam etmesi lazım. Hedeflerini güncelleyerek, daha da ileriye hedefleri ortaya koyarak yürümesi lazım, aksi takdirde bu coğrafyada Türkiye’ye rahat ve huzur yüzü göstermezler. Bunun için bizim her alanda, saydığımız bütün alanlarda güçlü büyük Türkiye hedefi etrafına yürüyeceğiz, koşacağız. Türkiye’ye artık yürümek de yetmez, koşarak yolumuza devam edeceğiz ve inşallah bu zor, insanın yaşamış olduğu ve çoğu da bizim etrafımızda gerçekleşen bu önemli gelişmeleri barış içerisinde, huzur içerisinde bırakır, insanlığın daha rahat olduğu bir döneme doğru gideriz.”
Güçlü hedeflere ilerleyeceğiz
Türkiye’nin birçok konuda dünyaya öncü olmaya çalışacağını belirten Kurtulmuş, “Türkiye’nin önümüzdeki dönemde büyük görevlerinden, hedeflerinden birisi de, dünyada yeni, adil, hakkaniyetli bir sistemin inşa edilmesi için öncü olmaktır. Yani ‘dünya beşten büyüktür’ dediğimiz şey sadece bir hayal, bir slogandan ibaret, bir mottodan ibaret değildir. Artık yavaş yavaş dünyada farklı ülkelerin de benimsemek noktasına geldikleri, yeni bir küresel siyasal mimarinin şart olduğu ve yeni bir küresel ekonomik finansal mimarinin şart olduğu bir döneme geçiyoruz. Burada sözü olan, teklifi olan, alternatifi olan, neredeyse tek ülke Türkiye’dir. Türkiye bu alanda da yeni adil bir dünyanın kurulabilmesi için mücadele edecek ve öncülük yapacaktır, bunun için de koşması gerekiyor, bunun için dahi büyük bir mücadele vermesi gerekiyor.”
Hedeflerinin ‘YENİDEN GÜÇLÜ, BÜYÜK TÜRKİYE’ olduğunun altını çizen Kurtulmuş, “Bunun alt yapısı 20 yılda hazırlanmıştır, şimdi Türkiye Yüzyılı programı çerçevesinde daha güçlü hedeflere doğru inşallah koşarak ilerleyeceğiz” diyor.
Enerji merkezi ve Türkiye’nin önemi
Kurtulmuş Türkiye’nin enerji merkezi olması ile ilgili de şunları söyledi:
“Türkiye’nin bir enerji merkezi olması, Türkiye’nin dünyanın vazgeçilmez en önemli jeopolitik imkâna sahip ülkelerin başında geldiğinin teyididir. Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte bir şey daha ortaya çıktı ki eğer burada Rusya ve Ukrayna’nın tahılları dünya piyasalarına çıkmazsa, kendini zengin zanneden ülkeler dahi açlıkla karşı karşıya kalabilir. Türkiye burada jeopolitiğin bize vermiş olduğu imkânları sonuna kadar kullanarak insanlık için barışçıl ve insani diplomasiyi inşa etmeye başlamıştır. Birçok ülkenin Türkiye’nin bu pozisyonunu imrenerek izlediklerini görüyoruz. Türkiye çok başarılı bir dış politika örgüsü içerisindedir. Türkiye’nin stratejik önemi, Türkiye’nin bir enerji merkezi haline gelmesinden daha önemlidir. İnşallah tabii ki Türkiye’nin enerji merkezi haline gelmesi, bu anlamda Türkiye’ye ekonomik bakımdan büyük bir rahatlama sağlayacaktır. Eşzamanlı olarak Türkiye, dünyanın, herkesin gözünün içine baktığı bir ülke olmaya devam edecektir.”