İstifa, çok alışık olduğumuz bir durum değil!
Hele ki başarısız olunduğunda. Ama ÖSYM’de işler öyle bir noktaya geldi ki istifa adeta zorunluluk halini aldı.
ÖSYM Başkanı Ömer Demir de tıpkı Ali Demir gibi, kurumu yönetirken yaptıkları zamanlama hataları gibi, istifada da çok geç kaldı.
Kurumun itibarını korumak için istifalarını keşke kendilerinden istenildiğinde değil de özgür iradeleriyle zamanında vermiş olsalardı.
Peki, her fırsatta adaylara yönelik terör estiren, hatasız bir sınav yapamayan ÖSYM’nin itibarı bu istifayla kurtulur mu?
Bunu, yeni başkan ve zaman gösterecek!
Başkan Demir’in istifa ederken bile hâlâ kendini ve kurumu savunuyor olması tipik bir bürokrat refleksi. Yoksa ÖSYM’nin savunulacak bir tarafının kalmadığını en iyi kendisi ve arkadaşları biliyor.
Sadece Başkan’ın istifası ÖSYM’nin toparlanması için yeterli olacak mı? Ona, elbette yeni gelecek başkan karar verecek.
Ankara’dan gelen duyumlar tek istifanın yetmeyeceği yönünde.
İstifa mı, azil mi?
ÖSYM’nin üzerinde yoğun iş yükü olduğu kesin ama bu, şimdi söylenecek bir söz değil.
Demir, keşke daha önce, “Bu kurum, bu kadar yükü kaldıramıyor, böyle giderse, büyük hatalar yapabiliriz, bir an önce düzenlemeler yapılsın” diyebilirdi.
ÖSYM, ülkemizdeki belki de en özerk ve en katı kurumlardan biri.
Aldıkları kararları yargı bile değiştiremiyor.
9.45 mağdurlarının durumlarının yeniden değerlendirilmesinde olduğu gibi, en üst makamlardan gelen direktiflere bile kulak tıkadılar.
ÖSYM başkanlarının içerisine düştükleri bu durum, ben yaptım oldu diyen herkese ders olmalı.
Gerçekleştir-diğiniz acımasız uygulamalar, gün geliyor, bumerang gibi sizi de alıp götürebiliyor.
ÖSYM, o kadar çok öğrencinin hakkının yenilmesine neden oldu ki onların ahı yerde kalmadı...
Yeni ve saygın bir ÖSYM, hepimizin ortak dileği.
Yeni başkan?
ÖSYM başkanları, YÖK’ün belirlediği üç aday arasından müşterek kararnameyle atanıyor.
İşte ilgili yasa maddesi:
“Başkan, devlet üniversitelerinde görev yapan profesör unvanına sahip öğretim üyelerinden, Yükseköğretim Kurulu’nun önereceği üç aday arasından müşterek kararnameyle dört yıllığına atanır. Süresi dolan başkan, bir defaya mahsus olmak üzere yeniden atanabilir. Başkan ve devlet üniversitelerinde görevli öğretim üyeleri arasından atanan başkan yardımcılarının yaş haddi, öğretim üyelerinde olduğu gibidir. Görev süresi biten başkan, yeni başkan atanıncaya kadar görevine devam eder.”
En çok merak edilen soru, yine, YÖK üyeleri arasından biri mi atanacak yoksa dışarıdan hiç yıpranmamış bir isim mi gelecek?
ÖSYM bürokrasinin oyuncağı olmayacak donanıma sahip birisi ortak arzumuz!..
Anket?
Demir’in istifasına kamuoyu nasıl bakıyor? www.edutr.com tarafından dün yapılan anketin sonucu:
Demir’in istifasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Onurlu bir davranış: yüzde 22; Geç alınmış bir karar: yüzde 32; Hiç gereği yoktu: yüzde 5; Çoktan istifa etmeliydi: yüzde 41.
Özetin özeti: Bir zamanların en güvenilir kurumu olan ÖSYM’nin itibar arayışında herkes yanında olmalı. Çünkü çocuklarımızın ve ülkemizin geleceği onlara emanet!