Türkiye'de yatırımcılara altın fırsatlar
Sadece coğrafi açıdan değil, tarihsel, sosyal, kültürel ve ekonomik avantajlarıyla da yatırımcılara önemli fırsatlar sunan Türkiye, bölge ticaretini daha da hareketlendirecek, turizmi canlandıracak birçok ulaşım ve altyapı yatırımına kapı aralıyor.
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Türkiye'de 2002'den itibaren odaklanılan "yeni ulaşım ve iletişim çağı" stratejisi, yenilenme ve dönüşüm süreciyle devam ediyor.
Bu dönüşüm, ulaşım ve haberleşme alanlarında, bütünsel kalkınma odaklı mobilite, dijitalleşme ve lojistik dinamikleriyle şekillenen, yeni, etkin ve dünyayı bu coğrafyaya entegre etme hedefli projelerle yürütülüyor.
Türkiye'nin bütünsel kalkınması için ulaşım ve iletişim alanında çok büyük ve önemli projeler 2003'ten bu yana yapılan 910,3 milyar lira yatırımla hayata geçirildi.
Ülkeyi daha ileriye taşımayı hedefleyen ulaşım ve haberleşme sektörü projeleri, başta ekonomi olmak üzere her alandaki gelişmenin ana lokomotifleri olarak 2071 yılına uzanan yolculukta en önemli dinamikler olarak görülüyor.
Halihazırdaki ihtiyaçlar, beklentiler ve bunların itici gücü olan hedeflere öncelik verilerek gerçekleştirilen ulaştırma yatırımları, yeni dönüşüm sürecinde açığa çıkmamış ihtiyaçlara yönelik yapılacak.
Uluslararası bağlantılar güçlendirilecek
Sürdürülebilir ulaşım ve iletişim yapısının oluşturulması amacıyla yatırımlara kamu-özel iş birliği (KÖİ) modelleriyle alternatif finansman sağlanması, ulaşım yatırımlarının lojistik koridor oluşturma yaklaşımıyla önceliklendirilmesi ve uluslararası bağlantıların güçlendirilmesi planlanıyor.
Demir yolu yük ve yolcu taşımacılığını artırarak, çok modlu ve dengeli ulaşımın desteklenmesi amaçlanıyor.
Uluslararası tehditlere karşı Türkiye'nin siber güvenliğinin sağlanması ile fiber iletişim altyapısı ve geniş bant iletişiminin yurt genelinde yaygınlaştırılması öngörülüyor.
Tüm bu süreçler, yerli ve yabancı yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor.
Yatırımların daha hızlı tamamlanarak vatandaşların hizmetine sunulabilmesi amacıyla özel sektörün dinamizmi harekete geçirildi. Böylece toplam 214,7 milyar liralık KÖİ projesi başlatıldı ve bunlardan yüzde 86'sı tamamlandı. Yapımı devam eden KÖİ projeleriyle 30,3 milyar liralık daha yatırım ülkeye kazandırılacak.
Asya ve Avrupa arasında köprü görevi gören Türkiye'nin, coğrafi konumunun sağladığı fırsatların ekonomik ve ticari avantaja dönüşebilmesi için multimodal taşımacılığın sağlanması amacıyla demir yolları limanlara, havaalanlarına bağlanıyor.
"Ekonomik kazanımlar" Pekin'den Avrupa'ya ulaşıyor
Coğrafi konumun sağladığı avantajların ekonomik ve ticari kazanımlara dönüşebilmesi için başta bilinen adıyla "Orta Koridor", Pekin'den başlıyor, Hazar Denizi'ni geçip, Türkiye'ye geliyor ve buradan da Avrupa'ya ulaşıyor.
Gelecek yıllarda "Kuzey Hat" olarak belirtilen Çin-Rusya (Sibirya) üzerinden Avrupa'ya gerçekleşen yıllık 5 bin blok trenin yüzde 30’unun geçişinin, Türkiye'ye kaydırılması için çalışmalar sürüyor.
Orta Koridor ve Bakü-Tiflis-Kars güzergahından yılda 1500 blok trenin işletilmesi ve Çin-Türkiye hattındaki 12 günlük seyir süresinin 10 güne düşürülmesi hedefleniyor. Bu adımlar da yatırımcıların planlarına yön vermesine katkı sağlayacak.
Yerli ve milli imkanlarla 5G çalışmaları
Türkiye'nin coğrafi kısıtlarını aşarak mobil haberleşme altyapısını yaygınlaştırmak için artan yatırımlar kapsamında evrensel hizmet projeleriyle 2 bin 575 yerleşim yerine 4,5G hizmeti götürüldü. Ayrıca bu projelerin yüzde 40'ında yerli baz istasyon ULAK kullanıldı.
14 Ar-Ge firmasının ve 3 mobil işletmecinin yer aldığı projede 5G altyapısında ihtiyaç duyulan anteninden çekirdek şebekesine kadar tüm ürünlerin, yerli ve milli imkanlarla geliştirilmesine çalışılıyor.
Ro-Ro hatlarıyla ülke ticareti geliştiriliyor
Deniz yolu kombine taşımacılığında büyük önem taşıyan ülkeler arası ilişkiler kapsamında bugüne kadar, Azerbaycan, Türkmenistan, Gürcistan, Ukrayna, Özbekistan, Belarus, Kazakistan ve Moldova ile anlaşma imzalandı. Slovenya, İran, Irak, Kırgızistan, Litvanya ve Pakistan içinse süreç devam ediyor.
Denizcilikte ülkeler arası ilişkilerin önem arz ettiği konulardan biri olan Ro-Ro hatları kurularak ülke ticaretinin geliştirilmesi için çalışmalar yürütüldü. Bu da söz konusu alana yatırım yapacaklar için fırsatlar sunuyor.
Türkiye havacılıkla dünya transit merkezi olacak
Havacılığa yapılan yatırımlar ve bu alandaki düzenlemeler sayesinde Türkiye, dünya ortalamasının üzerinde büyüme performansı gösterdi.
Türkiye, dünya ve Avrupa havalimanları toplam yolcu sayısı sıralamasında 2018 ve 2019 yıllarında dünyada 10'uncu sırada yer aldı. Avrupa ülkeleri arasında ise 2019'da 5'inci sıraya yerleşti.
Havacılık alanında dünyanın transit merkezi olmaya çok müsait olan Türkiye'nin, diğer ülkelerle ilişkilerini güçlendirmek amacıyla 173 ülkeyle Hava Ulaştırma Anlaşması yapıldı.
Lojistik merkezler birbirine kesintisiz bağlanıyor
Avrupa-Asya ve Afrika kıtaları arasında doğal köprü konumundaki Türkiye'den geçen uluslararası kara yolu koridorlarının uzunluğu yaklaşık 13 bin kilometreyi buluyor.
Bu koridorlar için artan transit taşımacılıkla fiziki ve geometrik standartların ve trafik güvenliği seviyesinin yükseltilmesi için çalışmalar artarak devam ediyor.
Bu kapsamda önemli lojistik merkezlere, demir yollarına, havalimanlarına ve sınır kapılarına hızlı ve güvenli ulaşımı sağlayacak 20 bin 715 kilometre uzunluğundaki "Lojistik Karayolu Ağı"nda bölünmüş yol imalatları hızla sürüyor.
Kesintisiz trafik akım koşullarının oluşturulmasıyla lojistik merkezler birbirine kesintisiz bağlanıyor. Bu da Türkiye'ye yatırım yapmak isteyenlere kolaylık sağlıyor.
Kıtalar arasında mal ve hizmetlerin güvenli ve kesintisiz ulaşımını temin etmek, küresel rekabet endeksinde Türkiye'nin konumunu daha üst sıralara taşıyabilmek için otoyol uzunluğunu artırmaya yönelik çalışmalar devam ediyor. Bu projeler yatırımcıların da ilgisini çekiyor.
Kara yolu taşımacılığında 24 ülkeyle serbestleşme gerçekleştirildi
Avrupa, Asya ve Afrika'yı kapsayan geniş bir coğrafyada, 70'ten fazla ülkeyle uluslararası taşıma anlaşması, 59 ülkeyle ikili kara yolu taşımacılığı anlaşması, 24 ülkeyle de serbestleştirme gerçekleştirildi.
Güvenlik açısından kritik önem arz eden konulardan biri de tehlikeli madde taşımacılığı olarak görülüyor. Buna ilişkin uluslararası sözleşmelere taraf olma süreci tamamlandı.
Atılan bu adımlar, ulaştırma ve altyapı alanlarında Türkiye'ye yatırım yapmak isteyenlere mesaj olması bakımından da önem taşıyor.