Lacivert-beyazlı temsilcimiz, kazanması durumunda normal sezonu ilk 4 içinde bitirmek için dev bir adım atacağı maçta Panathinaikos’a farklı yenildi, Calathes’in mükemmel performansına çare bulamayan Efes’in 3. çeyrekte yakaladığı 16-2’lik seri de galibiyete yetmedi
Anadolu Efes, 21. maçında 8. yenilgisini Panathinaikos deplasmanında, 88-75’lik skorla tattı.
Panathinaikos iç sahada yine etkili bir performans sergilerken, onları durdurmanın yolunun öncelikle coşturmamak olduğu bilinirken, maça çok yumuşak başlayan ve kritik anlarda da sertlik koyamayan bir Efes izledik. Böyle durumlarda Ergin Ataman’ın genellikle Doğuş Balbay kozunu oynadığını görürdük ama rakip guard Calathes’in harika işler yaptığı, ilk çeyreği 9 sayıyla tamamlayıp kıvılcımı yaptığı, temsilcimizin farkı 2’ye indirdiği son çeyrekte kenardan gelip kısa sürede 7 sayı daha üretip, asistleriyle fark yarattığı maçta coach onu hiç düşünmedi, 2. periyotta sadece 2 dakika süre verdi.
Özellikle Micic’in dağınık oyunu bu deplasmanda canımızı çok yaktı. Hücumdaki tercihleri kadar savunmada çok kolay geçilmesi, özellikle Beaubois ve Larkin ile yan yana olduğu anlarda daha fazla hissedildi.
Panathinaikos’ta eski Efesli Thomas’ın da intikam maçı oynarcasına Calathes’e verdiği destek, 3. çeyrek başında ev sahibinin 57-38 ile farkı 19’a çıkarmasının ana nedeniydi. O seriye Efes’in 16-2 ile yanıt vererek maça tutunması ise başta Moerman olmak üzere uzunları devreye sokmanın getirisiydi. Ancak fark 2 sayıya indikten sonra yine yüzünü dışarıya dönen ve Panathinaikos’tan 88 sayı yiyen Efes’in kazanması, bu görüntüde çok da mümkün değildi.