Önce teşekkürler Anadolu Efes, bizlere yaşattığın büyük heyecan için, Real Madrid’e elenerek Final-Four’u göremesen de, rakibine tüm maçlarda gücünü gösterdiğin için...
Ama bir basketbolsever olarak da teessüflerin en büyüğünü gönderiyoruz sana, sahada her türlü pisliği yapan İspanyollar’ı Abdi İpekçi’den zaferle yolladığın için...
Ivkovic’in bu seride neler yaptığını anlamak gerçekten çok kolay değildi. İlk 3 maçtan mesaj alınmış, sahaya savunmacı bir beşle çıkılmış, kontrol ele geçirilmiş, ilk çeyrek rakibin üç sayı çizgisinin gerisinden bulduğu 4 üçlüğe rağmen önde bitirilmişti.
Rakibin Efes savunmasını aşmak için çift guarda döndüğü anlarda, Ivkovic’in 4 kısalı sisteme geçişi, ribauntlarda konuk takımın etkinliğini artırsa da, neyse ki bunda fazla ısrar edilmedi, ilk maçın yıldızlarından Saric girdiği anda yeniden boyalı alan hakimiyetini ele alan ve Saric-Lasme ikilisiyle potasını kapatan Efes, soyunma odasına da üstün gitmeyi bildi.
Sadece 33 sayı yemişti Efes devre boyunca ve yine savunma ile kazanacağı bir gündeydi.
Ancak ikinci yarı entresan seçimlerle başladı. İlk yarıda Lasme-Saric ikilisiyle rakibi boyalı alana yaklaştırmayan ve sadece 6 kez iki sayılık basket şansı tanıyan Efes, bu ikiliyi bir daha hiç yanyana kullanmadı. Daha da kötüsü, rakibin baskı tuzağına düşerek sahada 4 kısayla kalmaya başladı, kağıt üzerinde Real’e karşı en önemli kozunu bitirerek, Reyes’i devreye sokmayı başardı, Real de boyalı alan isabet oranını yüzde 50’ye çıkararak üstünlüğü ele aldı! Son çeyreğin başında daha da büyük bir hata geldi Ivkovic’ten. Ön alanda çok kolay geçtiler Heurtel sahadayken, arkada da Bjelica-Krstic ikilisini yanyana kullandı! Tabii ki bu beşe karşı Real de hemen 9 sayı öne fırladı. Öndeyken ve savunmanın çok gerekli olduğu anlarda Doğuş’u hiç düşünmeyen Efes teknik ekibinin, Real arayı açmışken ve şiddetle skora ihtiyacı verken maçı savunmacılarla bitirme seçimi de manidardı! Aslında asıl sıkıntı, Efes’te oyunun iki yönünü de oynayan isim sayısının az olması. Ayakta kalmasını sağlayan tek şey savunmaydı, ama Ivkovic bir kez daha atarak kazanmanın yollarını aradı.
Genel olarak baktığımızda başarılı bir sezon geçirdi Efes, en azından gençleri çok olan kadrosuyla gelecek için ümit verdi. Tıpkı geçtiğimiz sezonun Fenerbahçe Ülker’i gibi bir iki takviyeyle gelecek sezon çok önemli işler yapabileceğini gösterdi.
Yine rakibimiz
Real Madrid, 3-1’lik seriyle Final-Four’a yükselirken, ev sahipliği yapacağı organizasyonun ilk maçında Fenerbahçe Ülker’in rakibi oldu. 15 Mayıs’ta oynanacak Fenerbahçe Ülker-Real Madrid yarı finalini kazanan ekip, 17 Mayıs’ta Avrupa Şampiyonluğu için sahaya çıkacak. Diğer yarı final mücadelesinde ise CSKA Moskova, Olympiakos ile karşı karşıya gelecek.