05.04.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:
Diyarbakır-Beşiktaş maçını onun anlatımıyla tribünden izlemiş kadar olduk. Hatta sanki sahadaydık. Onun sayesinde günümüz şenlendi; ertesi günü işe gelmenin ve ne yazacağımızı düşünmenin stresini üzerimizden attık... Kendisinin orijinal cümlelerini aynen aktarıyoruz; Ali Güneş bir kafa vuruşu ileriye doğru iade etti topu ama top yine kafalarla sürekli rakip yarı alana atılan ayak tenisine döndü neredeyse. Oraya doğru top havalandırıldığı sırada ilk yarının tam ortasında bir ofsayt kararı belirleniyor. Çok ince ve zarif bir ofsayttı. Yardımcı hakem, benim ilk anda göz hafızamda kaldığına göre çok güzel ve çok başarılı yakaladı bunu. Beşiktaş şimdi endirekt serbest vuruşla topu oyuna tekrar iade edecek. O kanattan çok gidip gelen Gürsel ama son zamanlarda bize bir hayli kilo almış gibi de görünüyor. O eski süretli çıkışları yok. Ahmet Dursun sağ kasığını, baldırının üst tarafını tutuyor. Üst adalesi dediğimiz önündeki o büyük geniş adalenin kasığa bağlandığı yerde eli, bir acı çekiyor orada. Çerçeveyi buluyor Beşiktaş ama fileleri bulamıyor, o çizgiyi bir türlü geçemedi. Topu omuz, kafa, göğüs yaptı, indirdi, vurdu biraz da rakibinden şöyle bir sıyırtarak giden bir top diyelim buna oyun alanını terk ediyor. Ofsaytta olduğundan pası verecek arkadaşının, kendi takım arkadaşlarının, rakip oyuncuların ve hakemlerin haberi vardı bir tek Ahmed Hassanın haberi yoktu. Onun için ellerini açıp "Niye bana atmadınız?" diye herkese serzenişte bulunuyor; ama kimse dikkate bile almadı onu, dinlemediler zaten. Sağ ayağını sadece yürümek için kullanıyor Tümer; ama sol ayağıyla resim bile yapabilir, o kadar yetenekli. Ümit Aktan... Spor basınımızın vazgeçilmezlerinden... Kendine has üslubuyla ayrı bir yeri olan, güzel futbol enstantanelerini garip sekilde yorumlayarak bizlere keyifli dakikalar yaşatan spor spikerimizi uzun zamandır TVde göremiyoruz (2002 Dünya Kupasıyla ilgili haberler için Japonya yerine Ayvalıkın Cunda Adasından seslenince bize, televizyona veda etmek zorunda kalmıştı kendileri). Ancak bir radyo kanalında maç anlatmaya devam ediyor. İyi de yapıyor... Bir futbol takımı, bir düşünüşü, bir kültürü ifade eder. Euro 2000de Gallerin teknik direktörü Bobby Gould, idmanlar için lüks bir otelde kalmak yerine, oyuncularını Proscoed Açık Hapishanesine götürerek, ülkeleri için oynamanın ne kadar güzel bir şey olduğunu göstereceğini iddia etti. Ne yazık ki, hiç işe yaramadı... Gould, Galler İtalyaya 4-0 yenildikten sonra istifa etti. Haberiniz var mı? Fenerbahçenin saha içi görüntüsü, akıllı adamı 46 numaralı otobüse bindirip tımarhaneye gönderir.(Ziya Şengül - Star) O kadar da değil ! Takım elinden gelen her şeyi yapıyor ama girmiyo girmiyo girmiyo ya, bu bizi mahvediyor. (Galatasaray Basketbol Şube Sorumlusu Derya Taşdelenler) Zamanla olur! Trabzonspor 18 yıldır şampiyon olamıyor, o yüzden diğerleri gibi kirlenmedi, temiz kaldı.(Adnan Menderes Aybaba - Telegol, Star) Şanslı takım... Reyting aletlerinin tümü bugünkü gibi yarın da açık olacak biliyorum. Artık bu amcalar burda ne yapıyorlar, neye koşuşturuyorlar, aa yuvarlak bir şeye top atıyorlar demicek reyting aleti kıroları (İsmet Badem) Dileğimiz o! Kutsal ittifak olmaz da, birlik olabilir, beraberlik olabilir. Bugün 3 takım da berabere kaldı. İşte bu beraberliktir.(Ali Şen) Made in Ali Şen! Pikniğe gitmeye niyetliyseniz; yağış varsa, gezinizi iptal edeceksiniz. Ama şampiyonluğa gitmeye niyetiniz varsa, her türlü doğa koşulu size vız gelmelidir.(Ali Sami Alkış - Star) Haklısın! Beşiktaşın şampiyonluklara abone olan kadrosunun liberosuydu, şimdi yine Beşiktaşta Rızanın yardımcılarından biri... Gökhan Keskin anlatıyor: Kupa maçında Bursasporla karşılaştık. Hakem Serdar Çakman sürekli aleyhimize karar veriyordu. Bursaspor skoru 2-0 yaptı. Biz yılmadık ve 1 gol attık. Ancak bariz ofsayttan, hakemin "devam" kararıyla Bursaspor da 3. golünü attı. Golden sonra Feyyaz topu santraya dikti. Metin de topun üstüne bastı, beklemeye başladı. Hakem Çakman başlama düdüğünü çaldı, Metin santrayı yapmadı. Hakem bağırdı: "Başlasana Metin..." Metin oralı bile olmadı. Çakman düdüğünü bir kez daha çaldı, Metin yine santrayı yapmadı. Çakman bu kez yüksek sesle bağırdı: "Başlasana Metin..."Metin bu kez kıpırdadı... Gerisinde duran Serdar Çakmana baktı.... Eliyle Bursaspor yarı alanını gösterdi ve gerekli hatırlatmayı yaptı: "Hocam kendi yarı sahana geç de başlama vuruşunu öyle yapayım..." Geçmiş zaman olur ki...