04.11.2024 - 08:14 | Son Güncellenme:
Süper Lig'de Fenerbahçe'ye evinde 3-2 mağlup olan Trabzonspor'da spor yazarları karşılaşmayı köşelerinde değerlendirdi.
CEMAL ERSEN: TRABZONSPOR'UN GÜCÜ NEREDE? (MİLLİYET)
Son zamanlarda izlediğimiz en ilginç maç oldu. Futbolu ve mücadelesi dışında hakem kararları, VAR müdahaleleri ile öne çıkan bir doksan dakikaya tanıklık ettik.
Trabzonspor adına var oluş savaşı idi. Rakibin kimliğinden çok ligin bu aşamasından sonra yarışa ne denli karakter koyacağı önemliydi. Son saniyede teslim oldu.
Geriye düştükten sonra Video Asistan Hakemi odasının uyarısıyla gelen iki penaltı kararı ve golüne kimsenin sözü olamaz. Genç hakem bu pozisyonlarda kararsız kaldı, Riva’nın uyarılarıyla doğruyu buldu.
Ve en kritik nokta. Maçın 84. dakikasında Fenerbahçe’nin penaltı itirazının VAR incelemesinden dönmesi. Sonrası uzatma dakikalarında Fenerbahçe’nin gelen galibiyet golü.
Bakın genç hakemleri savunuyor ve destekliyoruz. Ama bu kadar önemli bir maçın skorunu VAR odasının tespitleri belirliyor, son saniyeler bir maçın kaderine etki ediyorsa, MHK’nin hakemler üzerinden gelecek riskleri de üstlenmesi gerekir.
Oyun mu? Trabzonspor baskı yaparak ve gol isteği ile başladı. O bölümde girdiği üç pozisyonun birini sonuçlandıramadı. Nwakaeme ve Visca’nın girişimleri ciddi idi.
Bir futbol gerçeği var; atamazsan yersin. Fenerbahçe rakibin gücünü test etmeye başladı. Bu pozisyonlarda kaleci Uğurcan tek başına direnmeye çalıştı. Lakin Fred’in ilk yarıya damga vuran golü, bekleyin geliyorum dedi.
İkinci yarıda ise harika bir düello vardı. Kazanan son saniyelere kadar yarışı bırakmayan Fenerbahçe oldu.Skora dair söyleyeceklerim; Trabzonspor bu futbol gösterisinin başrol oyuncusu olamadı. Oysa daha fazlasını yapma gücü vardı.
Direnemedi, önlem alamadı ve makus talihini kabul etti.
Trabzonspor bu sezon garip bir ikilem yaşıyor. Başkan Ertuğrul Doğan geçmiş dönemlere atıfta bulunarak borçsuz bir kulüp için çalıştığını söylüyor. Taraftar ise sahada başarılı sonuçlar bekliyor. Sürece bakarsak başkanın hedefi, geleceğe dönük dertsiz bir kulüp yapısı. Ancak isabetsiz transferin ve saha sonuçlarının izaha ihtiyacı var. Soru; kim sorumlu, kim mutlu? Tek suçlu sınırsız talepleri karşılanan Abdullah Avcı mı?
AKSAL YAVUZ: DERBİYE, GECEYE ACEMİ HAKEM DAMGASI
En sonda yazacağımızı en başta yazalım; Okay’ın kafa golüne faul(!) gerekçesiyle ‘hayır’ diyerek iptal eden acemi Oğuzhan Çakır, İrfancan’ın Eren Elmalı’ya yaptığı harekete ‘devam’ demesi harika gecenin futbol adına uzun yıllar unutulmayacak, nesilden nesle anlatılacak yılın en komik fıkrasıydı desek yeridir!
İşin ilginç yanı ne olur ne olmaz düşüncesiyle top filelerle kucaklaşmadan evvel düdüğünü de çalmış maçın seyrini değiştiren orta hakem. Öyle ya, ya VAR devreye girseydi, Trabzonspor’un leyine vermediği net penaltılarında devreye girdiği gibi…
Ayrıca, sarı kartı olan Amrabat’ın, Cihan Çanak ile girdiği mücadeleden ötürü ikinci sarıyı görüp oyundan atılması gerekirken sahada kalması; şaka gibi! Ve aynı Amrabat, Trabzonspor’u yıkan, Fenerbahçe’ye üç puanı getiren golü attı. Anlayacağınız maçın genç hakemi bir çuval inciri berbat etti Papara Park’ta!
O pozisyonlar İstanbul takımlarından birinin aleyhine verilseydi neler mi olurdu? Yer yerinden oynardı! Mevzu Trabzonspor olunca birkaç saat ya da bir iki gün konuşulur, olur biter!
Açık konuşmak gerekirse; Trabzonspor sezonun en iyi oyununu oynayarak başladı. Öyle ki ilk on beş dakikada girilen pozisyonları değerlendirebilmiş olsalardı kalan dakikalara çok şey sığabilirdi, kısaca skor çok farklı olabilirdi. Trabzonsporlu oyuncuların kaleyi bulamadığı, kaleyi bulan şutlarda da Livakovic’in devleştiği anlar çoktu. Hele Osayi’nin kendi kalesine yolladığı topu inanılmaz çıkardı Hırvat kaleci.
Ya bordo-mavililerin yediği gollere ne demeli? İlk golü çıkarken kaptırdıkları toptan yediler. Tamam, Vişça topu kaptırdı, Denswil, çevre kontrolünü yapıp bir adım geri kalsa pozisyon ofsayt olacaktı. Öte yandan Eren Elmalı, Fred’in gölgesiyle koşmamış olsa. Ne yazık ki benzer hataları Eren yapmaktan bıkmıyor!
İkinci gol öncesi Eren’e yapılan faul tamam da, yerde yatmayıp topa, İrfan’a müdahale yapmış olsa o pozisyon da gol olmayacak. Hem Trabzonspor defansının o dakikada yaptığı zincirleme hata akıl alır gibi değil!
Banza’nın eline değdiği topta da VAR’ın devreye girmesi gerekirdi. Eğer Banza’ya arkadan bir faul yapılmamışsa; pozisyon tartışılır.
Mourinho, karşılaşmanın son bölümlerinde risk alarak yapmış olduğu değişiklerinin karşılığını aldı. Güneş, geç de olsa yaptığı değişikliklerden aynı veremi alamadı. Ozan daha önce alınmalıydı, o da ayrı. Kadro kalitesi ve kadro genişliği böyle bir şey.
Özetle, tüm bunlara rağmen Trabzonspor kaybetmeyi hak etmedi. Hakemin acemiliğine Trabzonspor defans oyuncularının sakarlığı eklenince…
Unutmadan; böyle bir derbiye, geceye damgasını vuran acemi hakem kadar, o hakemi Trabzonspor-Fenerbahçe maçına atayanlar da aynı hataya, günaha ortaklardır!