4.HAFTA
2011 yılı Mayıs ayında büyük bir sürpriz yaşanmış ve Monaco küme düşmüştü. Lyon karşısında sahasında kazansa küme kalmayı başaracak Monaco çok fazla iddiası olmayan rakibine 2-0 kaybetmişti. Büyük takımlar ne yapıp eder kazanılmayacak yerlerde kazanırlar ve kümede kalmayı başarırlar klişesi bu kez tutmamıştı. Genelde boş tribünler önünde oynayan, kral II.Albert’in katkılarıyla ayak duran takım yaklaşık 7 yıl önce bu zamanlar Avrupa’nın en büyüğü olmak için mücadele vermişti. Mourinho’nun görev yaptığı Porto’ya finalde kaybeden Monaco rüya gibi bir sezon yaşamıştı ancak aradan geçen 7 yılda işler değişmişti ve artık kırmızı-beyazlılar Ligue 1’de yoktu. Ligue 2’de ilk sezonun ortalarına kadar da kötü giden hatta küme düşme hattına gerileyen takım, 2011 Aralık ayında Rus milyarder Dmitriy Rybolovlev’in başkanlığındaki bir yatırım grubuna satıldı. Potasyum üzerine çalışmalar yapan şirketi sayesinde 2012 yılı Forbes dergisine göre en zenginler listesinde 119.sırada yer alan Rybolovlev’in ilk hedefi takımı Ligue 1’e geri döndürmekti.
İlk sezon devreyi küme düşme hattında bitiren takımı toparlayan Rybolovley, 2012-13 sezonu öncesi Ocampos, Carrasso, Raggi, Poulsen gibi oyuncuların transferi ve teknik direktörlüğe getirilen Claudo Ranieri önderliğinde takımı hedefe ulaştırdı. Ligue 1’e yükselmenin şerefine Rybolovlev sıra dışı işler yapmaya başladı. Kimsenin tahmin bile edemeyeceği transferi yapıp Radamel Falcao’yu alan Rybolovlev ayrıca Porto’nun orta saha yıldızları Moutinho ve James Rodrigues, eski kaptan Abidal, Real Madrid’den tecrübeli savunmacı R.Carvalho, tecrübeli Fransız milli Toulalan gibi flaş isimlerin yanında Fabinho, Isımat-Mirin, Arjantinli milli kaleci Romero ve son olarak Kondogbia transfer etti. Ranieri geçen sezondan kalan oyuncuların yanına 1.sınıf yeni transferleri başarıyla ekledi. Geçen sezon devre arasında Toulouse’dan gelen Riviere’nin de büyük katkısı ile 4.hafta sonunda Monaco zirveye yerleşti. Riviere 5 golle gol krallığı listesinde ilk sıraya yükselirken Monaco, 2003-2004 sezonundan sonra ilk kez 4.haftada 3 galibiyete ulaştı.
2013-14 sezonunda transfere yaklaşık 170 milyon euro harcayan Monaco, Ligue 1’de en son 1999-2000 yılında şampiyonluk yaşamıştı. Basamakları yavaş yavaş çıkan Rybolovlev’in Monaco’su bakalım sezon sonunda ipi göğüsleyebilecek mi? İlk 3 haftanın en iyi takımı Marsilya karşısında oynanan futbol sorunun cevabı olmasa da sonuç ışık verdi. Hem de 45.000 taraftarın izlediği Velodrom stadında geriden gelerek kazanılan zaferle Ranieri artık şampiyonluk planları yapmaya başladı.
Guingamp karşısında nerdeyse tek kaleye oynayan PSG uzatmalarda attığı 2 golle kazanmayı başardı. Genç oyuncu Rabiot ile kilidi açan Paris Saint Germain’de Zlatan İbrahimovic bu sezon ilk golünü attı. PSG böylece 8 puanla 4.sıraya yükseldi. Milli oyuncumuz Mevlüt Erdinç’i transfer eden St.Etienne özellikle Hamouma’nın etkili oyunu ile kazanıp zirve ortağı oldu. Toulouse hala galibiyet alamazken son sıraya demirledi. Lyon ise tel tel döküldüğü Evian deplasmanında Berigaud’u durduramadı ve 2.yenilgisini aldı.
HAFTANIN KARMASI
(4-3-3)
G.Ochoa (Ajaccio)
--
R.Danze (Rennes)
T.Silva (PSG)
M.Basa (Lille)
L.Kurzawa (Monaco)
--
T.Motta (PSG)
R.Mavuba (Lille)
V.Eysseric (Nice)
--
K.Berigaud (Evian)
V.Aboubakar (Lorient)
C.Keseru (Bastia)
HAFTANIN TAKIMI
Bastia
Erken kırmızı kart gören ve yaklaşık 55 dakikayı 10 kişi oynayan Bastia sahasında Toulouse karşısında önemli bir üç puan aldı. Rumen hücum oyuncusu Claudiu Keseru’nun etkili oyunu ile sonuca giden Bastia takımında galibiyet golünü ise Zaragoza’dan transfer edilen Romaric attı. Fenerbahçe’den Milos Krasic’i de kiralayan Bastia böylece sahasında 2’de 2 yapmış oldu.
HAFTANIN YILDIZI
Adrien Rabiot (PSG)
Milyon dolarlık kadroya, Dünya’nın sayılı hücum elemanlarına sahip olmasına rağmen PSG 3 haftada 1 galibiyet almış ve 4 gol atabilmişti. Laurent Blanc 0-0 devam eden Guingamp maçında sürpriz bir kararla 64.dakikada genç bir adamı sahaya sürdü. O genç adam maçın 90+2.dakikasında galibiyet golünü atan isim oldu. 1995 doğumlu 18 yaşındaki Adrien Rabiot, PSG’de ilk resmi golünü atarken belki de teknik direktörü Blanc’ı kurtaran isim oldu. Hem de son dakikada.
HAFTANIN GOLÜ
Jordan Ferri (Lyon)
Lyon’un 1992 doğumlu orta saha oyuncusu Jordan Ferri, Evian deplasmanında Ligue 1 kariyerinin ilk golünü attı. Ferri yaklaşık 35 metreden harika bir vuruşla takımın tek golünü atmayı başardı. Oldukça kötü bir performans sergileyen Lyon bu harika gole rağmen Evian deplasmanında puan almayı başaramadı.
HAFTANIN ŞİFRESİ
16
Ligue 1’de bu sezon 16 gol ceza sahası dışından kaydedildi. Toplamda atılan gollerin %20’si ceza sahası dışından atılırken bu hafta Ferri, Obraniak, Tiene, Elysseric ve Keseru’nun vuruşları görülmeye değerdi.