Fenerbahçe’nin taraftarların büyük umutlar besledikleri Ersun Yanal ile anlaşması, sarı- lacivertli camiada büyük bir heyecan uyandırdı. Nitekim Fenerbahçeli taraftarlar, Ersun Yanal’ın doğum gününe denk gelen bu ilk randevuya büyük bir şevkle koştular. İlk yarıdaki futbol ve skorla umutlanan sarı- lacivertli taraftarlar, doksan dakikanın sonunda yine hüzün yaşamaktan kurtulamadılar.
Gerçekten de Erzurumspor karşısında iki ayrı Fenerbahçe izledik. İlk yarıda, Ersun Yanal takımı hüviyetinde bir Fenerbahçe vardı sahada. Sarı- lacivertli futbolcularda coşku, iştah ve özgüven çok net bir şekilde kendisini gösteriyordu. Rakibine önde basan Fenerbahçe’de kanatlar da tam bir işlerlik kazanmıştı. Üstelik bu sefer sadece Hasan Ali’nin olduğu sol kanattan değil, Isla ile sağ kanattan da etkili geliyordu Fenerbahçe. Nitekim Isla, önünde oynayan Ayew ile birlikte ilk yarının en iyi oyuncularından biriydi. Zaten Fenerbahçe’nin ilk golü de, Isla’nın ortasına Ayew’in vurduğu kafa ile geldi.
Defansın önünde tek oynayan Mehmet Topal da güzel futboluyla onlara eşlik etti. Diğer taraftan sarı- lacivertlilerin hücumdaki başrol oyuncusu Valbuena idi. Fransız futbolcu her ne kadar dizilişte solda gözükse de serbest oynadı. Fenerbahçe’nin Skrtel ile bulduğu ikinci gol de onun kullandığı kornerden geldi.
Lakin ikinci yarıda her şey tamamen değişti. İkinci yarıya iki değişiklikle başlayan Erzurumspor, devrenin başında golü buldu. Bu yarıda rakibine önde basan ve topa daha çok sahip olan taraf konuk Erzurumspor’du. 90+2’de buldukları golle de Kadıköy’den bir puanla ayrılmayı başardılar.
Fenerbahçe’nin ikinci yarıdaki olumsuz halinin nedenleri arasında fiziksel düşüş ve kalite sorununu sayabiliriz. Fenerbahçeli futbolcular, Ersun Yanal’ın istediği tempolu futbolu oynayacak fiziki güce sahip değiller. Nitekim ikinci yarıda bu fiziki düşüş net bir biçimde kendisini gösterdi.
Diğer taraftan Fenerbahçe kadrosunda ciddi bir kalite sorunu var. Ersun Yanal’ın bu kadro ile kafasındaki futbolu oynatması neredeyse imkansız. Slimani bitik durumda. Kaçırdığı üç net gol pozisyonunda da çok kötü vuruşlar yaptı. Keza Eljif de yakaladığı net fırsatları kötü vuruşlarla harcadı.
Öte yandan Ersun Yanal, yaptığı değişikliklerden hiçbir fayda sağlayamadı. Hatta bu değişiklikler takımı olumsuz etkiledi. Benzia inanılmaz kötüydü. Barış, hiçbir varlık gösteremedi. Reyes de oyunda kaldığı kısa süre içerisinde zarardan başka bir şey vermedi.
Erzurumspor’da ise oyuna sonradan dahil olan futbolcular hem oyunu değiştirdiler hem de iki gole imza attılar.
Sonuç olarak, Comolli’nin kurduğu kalite yoksunu bu kadro ile Ersun Yanal’ın planlarındaki hücuma dayalı tempolu futbol oynanamaz. Devre arasında bu takıma birkaç takviye şart. Fenerbahçe ancak yapılacak takviyeler ve iyi geçirilecek bir devre arasından sonra ligin ikinci yarısında atağa geçebilir. Elbette devre arasında istenilen tarzda oyuncu bulmak zor. Tabii bir de işin ekonomik boyutu var. Kısacası, Fenerbahçe’de de gözler şimdiden devre arasına çevrilmiş durumda.