Alanyaspor karşısında iki yarıda iki ayrı Galatasaray izledik. Sarı- kırmızılılar ilk yarıda, rakibin de sıkı savunma anlayışı nedeniyle çok etkili olamadılar. Galatasaray’da bu devrede öne çıkan oyuncular Fernando, Emre Akbaba ve Onyekuru idi. Nitekim Cim Bom’u ilk yarıda 1-0 öne geçiren gol de Fernando’dan geldi.
Bununla birlikte Eren Derdiyok, Belhanda ve Rodrigues’in yokluğunda Feghouli’nin yerine ilk on birde şans bulan Sinan Gümüş beklentileri karşılayamadılar.
Gelgelelim ikinci yarının hemen başında Sinan Gümüş’le gelen ikinci gol sonrasında her şey değişti. Galatasaraylı futbolcular bu golle rahatlarlarken, Alanyasporlu futbolcular oyundan düştüler. Sarı- kırmızılı oyuncular bunun da etkisiyle, ilk yarıda bulamadıkları geniş alanları buldular ve bunları çok iyi değerlendirdiler. Pozisyona girdikçe iştahı artan, iştahlandıkça da gol bulan Galatasaray, rakibini 6-0 gibi farklı bir skorla mağlup etmeyi başardı.
Maça orta sahada, Fernando’nun önünde solda başlayan Emre Akbaba, ikinci yarıda rakibin de dağılmasıyla sol kenarda daha fazla boş alan buldu. Öte yandan ilk yarının etkisiz isimleri de ikinci yarıda göz doldurdular.
Kısacası Galatasaray, ikinci yarıda şampiyon gibi oynadı. Üstelik Rodrigues ve yeni transfer Ndiaye de tribündeydiler. Bir de bunların üzerine santrafor ve belki bir de stoper transfer edilecek. Elbette o zaman takım dizilişi ve kadro da farklı olacaktır. Ndiaye’nin gelmesi Fernando’yu daha rahatlatacaktır. Ndiaye’nin ilk on bire monte edilmesi halinde Emre Akbaba da daha ileride değerlendirilebilir.
Transferlerin tamamlanmasından sonraki Belhanda belki kendisine ilk on birde yer bulamayabilir. Tecrübeli futbolcunun, ikinci yarıdaki futbolunu maçın geneline yayması gerekiyor. Diğer taraftan ikinci yarıda oldukça etkili bir performans sergileyen Sinan Gümüş’ün de kendisini biraz daha geliştirmesi lazım. Eren Derdiyok’un üçüncü haftada ikinci golünü atması ise, bu futbolcunun moral motivasyonu açısından çok etkili olacaktır.
Maçın bir diğer güzelliğiyse, Fatih Terim’in 83’den sonra gençleri sahaya sürmesi ve onların da başarılı bir performans sergilemeleriydi. Genç Yunus Akgün, güven veren futbolunu güzel bir asistle süsledi. Bu gençler Galatasaray’ın ve Türk futbolunun güvencesi.
Hakem açısından geceye damga vuran ise penaltıdaki VAR olayıydı. Halil Umut Meler’in verdiği penaltı kararı zaten hatalıydı. Ama asıl skandal, Belhanda’nın penaltı atışında topa iki adımı kalmışken hakemin düdük çalıp pozisyonu izlemeye gitmesi oldu. Halil Umut Meler, pozisyonu ekrandan izlemeye daha önce gitmeliydi.
Sonuç olarak Galatasaray ilk yarısında zorlandığı karşılaşmayı, ikinci yarıda bulduğu gollerle farklı kazanmayı başardı. İkinci yarıdaki iştah, oyun ve goller tam puan aldı. Elbette Galatasaray’ın da eksikleri var. Sonuçta onlar da henüz transferi bitiremediler. Ama an itibariyle, izlediğim takımlar arasında en hazır görünenin Galatasaray olduğunu belirtmeliyim. Eğer transfer edilecek isimler de etkili oyuncular olurlarsa, Galatasaray bu sezon da şampiyonluğun en iddialı takımlarından birisi olur.