Galatasaray çok farklı
En baştan belirtmem gerekir ki bu başlık, Galatasaray’ın Sivasspor karşısında aldığı 6-1'lik farklı galibiyete istinaden sadece skor için seçilmedi. Galatasaray her açıdan çok farklı. Konsantrasyon, oyun, kalite, taktik, ...
Esasen Sivasspor maçı da bu durumun en son örneği oldu. Takım halinde kendi sahasında kapanıp hızlı çıkışlarla gol bulmayı amaçlayan Sivasspor, on dakika dayanabildi ev sahibi Galatasaray karşısında.
1-0'dan sonra oyunu ve tempoyu kontrol etmeyi sürdüren sarı- kırmızılılar, 2-0'ın verdiği iğreti rahatlıkla girdiler soyunma odasına.
İlk yarının sonunda bulduğu pozisyonla Galatasaray’a adeta uyarı veren Sivasspor, yaptığı değişikliklerle daha iyi başladığı ikinci yarının başlarında golü bulup umutlandı. Ancak burada farkını bir kez daha ortaya koydu sarı- kırmızılılar. Paniklemeden, soğukkanlı bir biçimde oyunlarını oynamaya devam ettiler, ağırlıklarını sahaya yansıttılar ve tabii kalitelerini konuşturdular. Nitekim Sivasspor’un bu golünden sonra golleri adeta seriye bağladı Galatasaray ve 6-1 gibi farklı bir skorla sahadan ayrılmayı bildi.
Değinilecek o kadar çok şey var ki Galatasaray’da... Elbette en başta Okan Buruk’tan başlamak gerekir. Teknik direktörlükteki formunu her geçen gün biraz daha arttırıyor. Bu maçın kazanılmasında da çok büyük etkisi oldu. Okan Buruk, dersine yani Sivasspor’a çok iyi çalışmış. Üç stoperli, beşli defansla kapanan konuk takımı nasıl çözeceklerini oyuncularına iyi anlatmış. Kenarlara yayılan oyun, Icardi’nin boşalttığı alanları dolduran diğer oyuncular, kaleye çekilen şutlar,
... Bunların ötesinde skoru korumayı değil daha fazlasını istemesi. 5-1'den sonra yaptığı değişiklerle sahada beş forvetle oynadı Galatasaray. Ama en önemlisi takımını mental olarak bu maça hazırlaması. Sağlanan yüksek konsantrasyon, kritik dönemeçte sadece maça odaklanabilme... Bunlar, başarıya giden yoldaki altın adımlar.
Öte yandan “ yıldız “ tabirinin içini tam anlamıyla dolduran yıldızlar var Galatasaray’da. Doğal olarak bu kategoride ilk olarak Icardi geliyor aklımıza. Sivasspor karşısında da çok büyük oynadı Icardi. Hem attı hem de attırttı. Ceza sahasında yaptığı koşularla ilk golde Ziyech’e, ikinci golde de Mertens’e alan boşalttı Arjantinli golcü. Hatta ikinci golde adeta topa dokunmadan Mertens’e asist yaptı. Dördüncü golde yine arkasındaki Mertens’e kafayla yaptığı asist de bir başka kaliteydi. Ve tabii çalışma, çalışma... Mertens’in nerede olacağını hissetme ama daha da öteye bunu bilme! Bu da çalışmanın bir ürünü.
Attığı goller de ayrı bir kaliteydi Icardi’nin. Filelere gönderdiği ilk golde zor pozisyonda zor bir vuruş yaptı Arjantinli. İkinci golünde kendisini boş alana atması ve vuruşu da izlenmeye değerdi.
Mertens... Gün geçtikçe daha da parlayan bir yıldız... İki gol attı Belçikalı. İlk golde Icardi’nin boşalttığı alanı doldurması ve vuruşu gerçekten güzeldi. İkinci golü ise muhteşemdi. Bunların dışında bir de asist yaptı ve hücumdaki her aksiyonun içerisindeydi Belçikalı. Onun bu performansını izleyince bu sezon sonunda futbolu bırakma ihtimali nedeniyle içi burkuluyor insanın. Çünkü henüz futbol bırakmamış Mertens’i! Ve futbolun ihtiyacı var böyle oyunculara, yaşına bakmadan!
Diğer bir yıldız Hakim Ziyech... Sakatlık dönüşü her geçen gün arttırdı performansını ve ilk on birin değişmezi oldu. Kilidi açan ilk goldeki boş alana koşusu ve vuruşu buram buram kalite kokuyordu. İkinci golü ise insanın izlemeye doyamayacağı bir Ziyech klasiğiydi!
Ve elbette Barış Alper Yılmaz. Bir futbolcunun çalışarak neler yapabileceğinin, nereden nereye gelebileceğinin dersini veriyor genç futbolcu. Sivasspor karşısında kanatları çok etkili kullandı, ilk iki golün asistini yaptı, Mertens’in attığı beşinci gol öncesinde topu çok güzel bir şekilde Icardi’ye aktardı ve altıncı gole neden olan faulü aldı. Kısacası oyunun her anında vardı Barış Alper Yılmaz. Çok çalıştı, çok mücadele etti.
İlk gol öncesinde topu çok güzel bir şekilde Barış Alper Yılmaz’la buluşturan Kerem Demirbay, orta sahanın atom karıncası Torreira, soldan yaptığı bindirmelerle Köhn de maçın öne çıkan oyuncuları arasına isimlerini yazdırdılar.
Sonuç olarak Galatasaray futbol açısından doğruları yapıyor. Sivasspor maçında da doğruları yaptılar. Elit bir Avrupa takımı gibi oynadılar. Sarı- kırmızılılar, şampiyonluk hedefine kilitlenmişler. Konsantrasyon, inanmışlık çok üst seviyede. Tabii fiziksel güç de öyle. Bunlardaki en büyük pay da teknik kadroya ait. Kadro kalitesi de yüksek. Son haftalara birebir girdiği şampiyonluk yarışlarının çoğunu kazandı Galatasaray. Çünkü ligin sonunu iyi oynuyorlar. Şimdi de bir maç fazlasıyla en yakın rakipleri Fenerbahçe’nin yedi puan önündeler. Üstelik Süper Lig’in puan rekorunu da kırdılar. Bakalım bu sezon yarış nasıl sonuçlanacak?
Son olarak, LEN Challenger Kupası ve Spor Toto Süper Lig şampiyonu olan Galatasaray Sutopu Takımı ile Turkcell Kadın Futbol Süper Ligi’nde şampiyon olan Galatasaray Petrol Ofisi Kadın Futbol Takımını tebrik ediyorum.