Şampiyonlar Ligi’ndeki Porto maçında iyi oyuna rağmen alınan mağlubiyet sonrasındaki Antalyaspor karşılaşması, Galatasaray için hem moral hem de üç puan açısından büyük önem taşıyordu. Elbette deplasmanlardaki kötü gidişi sonlandırma isteği de için cabasıydı.
Buna rağmen Galatasaray ilk yarıda efektif bir oyun ortaya koyamadı. Gelgelelim Antalyaspor da iyi değildi. Bu nedenle özellikle ilk yarı, yavaş ve sıkıcı bir futbola sahne oldu.
Antalyaspor’un topu çoğu zaman Galatasaray’a bırakıp, rakibi ikinci bölgede karşıladığı mücadelenin ilk yarısının sonlarına doğru Cim Bom oyunda etkinlik kazanmaya başladı. Çünkü sarı- kırmızılılar kanatları daha aktif kullanmaya başladılar.
İkinci yarıya da iyi başlayan Galatasaray oldu. Ancak gol gelmeyince Fatih Terim müdahalelere başladı. İlk kanca Rodrigues’e atıldı. Rodrigues, Porto maçının ikinci yarısında kaçırdığı net pozisyonun neredeyse aynısını Antalyaspor maçının 58.dakikasında da benzer bir şekilde kaçırdı. Rodrigues’den beklediği verimi zaten alamayan Fatih Terim, bu pozisyonun hemen ardından genç futbolcuyu kenara alarak Feghouli’yi sahaya sürdü.
Fakat Fatih Terim’in asıl can alıcı müdahaleleri son bölümde geldi. Fatih Terim, Galatasaraylı futbolcuların sağlı sollu ortalara rağmen Antalyaspor’un uzun stoperlerini geçememeleri üzerine, ilk olarak stoper Maicon’u Belhanda’nın yerine sahaya sürdü ve onu santrafora yerleştirdi. Böylece 4-4-2’ye dönen sarı- kırmızılıların santrafor hattı Sinan Gümüş ve Maicon’dan oluştu.
Terim’in, ileri uçtaki operasyonu tamamlayan altın hamlesi ise Donk oldu. Fatih Terim, 85’de Donk’u sahaya sürdü ve sarı- kırmızılıların santrafor hattını iki uzun savunmacıdan, yani Donk ve Maicon’dan kurdu. İstediğini de bu değişikliğin hemen ardından aldı ve Donk’un kafa vuruşu sonucunda gelen golle sarı- kırmızılılar altın değerinde bir üç puan kazandılar.
Biri stoper, diğeri de stoper özellikli iki futbolcudan santrafor hattı kurmak kolay bir karar değil. Çünkü sonuç istediğiniz gibi olmazsa eleştirilerin hedef noktası olursunuz. Ama Fatih Terim, elindeki kısıtlı kadrodan böyle bir çözüm üretti ve başarılı oldu. Santraforsuz Terim, Antalyaspor’un uzun stoperlerini aşabilmek için kulübeden ürettiği çözümle üç puanı aldı. O nedenle de Fatih Terim, bu galibiyetin baş mimarı oldu.
Gelgelelim sarı- kırmızılıların kadro sıkıntısı büyük. Santrafor yok, Belhanda ve Feghouli’nin performansları vasatı aşmıyor, hatta çoğu zaman vasatın da altında. Rodrigues düşüşte, Onyekuru ise sezon başındaki kısa patlamasının ardından kayıplarda. Galatasaray’ın Ocak ayına kadar en az hasarla yol alıp, Ocak ayında bir santrafor alması şart. Öte yandan Belhanda ve Feghouli’nin de iyi talipleri çıkması durumunda gönderilip, yerlerine transfer yapılması düşünülebilir. Lakin ara transferde işine yarayacak iyi futbolcuyu bulup bulamamak bir sorun, kulübün ekonomik durumu başka bir sorun. İşin özeti, iyi ki şu anda Galatasaray’ın başında Fatih Terim var. Başka biri bu tablonun altından kalkamaz, hatta altında ezilirdi. Terim ise kulübesinden mucizeler çıkartıyor.
Muslera ile Antalyasporlu Maicon iki önemli pozisyonda karşı karşıya kaldılar. Bence bu ikilinin maçın başındaki karşılaşmalarında Muslera’ya sarı kart gösterilmesi gerekiyor. Muslera’nın amacı topla oynamak ama zamanlama hatası yapıyor. Pozisyon ceza sahasına çapraz bir bölgede olduğu için sarı kart yeterli. Ama uzatmalardaki pozisyonda Muslera, Maicon’u itiyor ve bunun karşılığı penaltı olmalıydı. Elbette burada da Muslera’ya bir sarı kart gerekecekti. Cüneyt Çakır görmemiş olsa bile VAR hakemlerinin onu uyarmaları gerekiyordu.
Şimdi milli maç arası var. Bakalım bu ara, Galatasaray’daki kimi futbolcuların performanslarında kısmi de olsa bir artış sağlayabilecek mi?