Değerli Milliyet okurları, hatırlayacağınız gibi dün spor sayfamızda, “Ya aday olursa” başlığı altında bir Galatasaray analizi yapmış, Fatih Terim’in Antalya maçı sonrası açıklamalarına değinmiş ve seçim süreciyle ilgili yorumumu dile getirmiştim. Ayrıca Galatasaray Kulübü İkinci Başkanı Abdurrahim Albayrak’a bazı sorular sormuştum. Yazım yayınlandıktan sonra yoğun geri dönüşler aldım. “Malumun ilamı olmuş” diyenler çoğunluktaydı. “Bunlar bilindik şeyler” diyenler de oldu elbette...
Ama en ilginç açıklama saat 18.07’de Galatasaray’ın nöbetçi (!) başkanı ile nöbetçi (!) yöneticilerinden geldi. Bu son derece çirkin, seviyesiz, tam da bu yönetime yakışacak üslupla kaleme alınan açıklamada, ne şerefim kalmış ne de haysiyetim... 41 yıllık gazeteci olan bana, “gazeteci müsveddesi” deme hadsizliğini yapmışlar. Tıpkı önceki yalanlamaları gibi... Onlardan beklenen kalibrede bir açıklama olduğu için de hiç şaşırmadım.
Şimdi onlara, tam da onların üslubuyla yanıt verebilirim, Ama, hem bana yakışmaz, hem de buna değmezler. Ben hayatım boyunca “Türk Adaleti”ne güvendim. Bu nedenle içim rahat... Hukuk önünde hesaplaşacağız mutlaka.
Şair Nefi’nin dizesiyle veda edeyim:
Bana Tahir efendi kelp demiş
İltifatı bu sözde zahirdir
Maliki mezhebim benim zira
İtikatımca kelp tahirdir.